Kozmetik: Stratejik Hamle Yerli Markaların Önünü Açabilir
SEDA TOLMAÇ - KÜAD Başkanı Fuat Arslan'ın değerlendirmesi
Kozmetik Üreticileri ve Araştırma Derneği (KÜAD) Uluslararası Kozmetik Kongresi Başkanı Fuat Arslan, kozmetiğin stratejik bir sektör olarak kabul edilmesi ve bu doğrultuda sağlanacak teşviklerin yerli markaların uluslararası pazardaki gücünü artıracağını vurguladı.
Sektör büyüklüğü ve ihracat hedefleri
Arslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada Türkiye kozmetik pazarının büyüklüğünün 3,7 milyar dolar seviyesine ulaştığını ve hedefin 5 milyar dolar olduğunu belirtti. Sektörün yıllık büyüme hızının %8-10 aralığında seyrettiğini söyleyen Arslan, ihracatın yıl sonu itibarıyla yaklaşık 2 milyar dolar olmasını beklediklerini, kozmetiğin dış ticaret açığı vermeyen sektörlerden biri olduğunu kaydetti.
Yerli markalar ve uluslararası yayılım
Türkiye'nin yaklaşık 190 ülkeye ihracat yaptığını aktaran Arslan, yerli markaların Orta Doğu, Körfez, Avrupa ve Afrika pazarlarında hakimiyet kurduğunu ifade etti. Rusya pazarında da yer edinilmeye başlandığını ve 'uzak kaldığımız' Güney Amerika pazarına girişlerin başladığını belirterek, önümüzdeki dönemde ihracat potansiyelinin artacağını düşündüklerini söyledi.
Tüketici eğilimleri ve ürün trendleri
Arslan, tüketici beklentilerindeki değişime dikkat çekerek cilt bakımı ile kozmetiği birleştiren ürünlerin başarılı olduğunu; çevresel duyarlılık, kimyasallardan arınmış içerikler ve temiz formüllere talebin arttığını kaydetti. Ayrıca endemik bitkilerden elde edilmiş, organik sertifikalı ve doğal içerikli ürünlerin yoğun talep gördüğünü belirtti.
İndirim kampanyaları ve marka algısı
İndirim kampanyalarının pazarı dinamik tuttuğunu söyleyen Arslan, kampanya oranlarındaki anormal artışların riskler doğurduğuna dikkat çekti. Arslan, 'Burada "kaliteli" algısının bozulmaması çok önemli. Tüketicilerin kampanyalarda hassas davranması gereken konulardan biri ürünün içeriği' sözleriyle tüketici okuryazarlığının önemini vurguladı ve sadece kampanyaya odaklanmanın yanlış ürün seçimlerine yol açabileceğini belirtti.
Teşvikler, vergi yükü ve AR-GE
Yerli üreticilerin pazarlama ve üretim hacmiyle küresel markalara yaklaştığını ifade eden Arslan, uluslararası rekabette devlet desteklerinin kritik rol oynadığını söyledi. Firmalara fuar ve personel desteği sağlandığını belirtirken, sektörün karşılaştığı ciddi vergi yüküne de dikkat çekti. Arslan, kozmetiğin stratejik sektör kabul edilip teşviklerin verilmesinin yerli markaların güçlenmesini sağlayacağını belirtti. Türkiye'nin genç nüfus, yüksek üretim potansiyeli ve nitelikli tesisler açısından avantajlı olduğuna; üniversite-sanayi işbirlikleri ve akademisyen ilgisinin AR-GE'yi güçlendirdiğine dikkat çekti.
9. Uluslararası Kozmetik Kongresi: Holistik yaklaşım
Arslan, 15-17 Aralık'ta Antalya'da gerçekleştirilecek 9. Uluslararası Kozmetik Kongresi'nin birçok ülkeden katılımcıyı bir araya getireceğini söyledi. Kongrenin bu yılki temasının 'Holistik Kozmetik' olduğunu belirten Arslan, kongrede tüketici beklentilerinin öncelikli olarak ele alınacağını, eğitim ve sunumlarla akademisyenlerin, araştırmacıların ve üreticilerin bir araya geleceğini aktardı.
Geçen yıl kongreye 950 bin kişinin katıldığını ve etkinliğin bu yönüyle dünyada en büyük uluslararası kongreler arasında yer aldığını söyleyen Arslan, kozmetiğin estetikten öte sağlıklı beslenme, spor, genetik ve psikolojik etmenleri de kapsayan bütünsel bir yaklaşımla ele alınması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, sürdürülebilirlik ve geçmiş uygulamalarla günümüz teknolojisini birleştirmenin sektöre rekabet avantajı sağlayacağını ifade etti.
Kozmetiğin stratejik bir sektör olarak kabul edilmesi ve bu yönde teşviklerin sağlanmasının, yerli markaların uluslararası pazarda gücünü artırması öngörülürken Türkiye’de kozmetik sektörünün pazar büyüklüğü 3,7 milyar dolara ulaştı.