ABD Başkanı Donald Trump, uzun süredir gündemde tuttuğu tarife tehditlerini hayata geçirerek küresel ticaretteki gerilimi artırdı. ABD yönetiminin düzensiz göçmen ve fentanil akışını gerekçe göstererek Kanada ve Meksika'dan ithal edilen mallara yüzde 25 oranında gümrük vergileri uygulamasına 4 Mart'ta başlamasıyla birlikte, Çin mallarına uygulanan mevcut tarifelerin de %10’dan %20’ye çıkması dikkat çekti.
Tarifelerle karşılaşan Belize, Meksika ve Çin, Trump’ın politikalarına misilleme yapacaklarını açıkladı ve bu durum, küresel piyasalarda ticaret savaşına dair endişeleri artırdı. Trump yönetimi, söz konusu tarifelerin bir ticaret savaşından ziyade bir “uyuşturucu savaşının” parçası olduğunu belirtse de, ek tarifeler için 2 Nisan’a işaret ediliyor.
ABD, toplam ticaretinin yüzde 40'ından fazlasını Kanada, Meksika ve Çin ile gerçekleştirmekte. Bu ülkelerle yapılan yaklaşık 2,2 trilyon dolarlık mal ticareti, şu an tehdit altında. ABD Ticaret Bakanlığı verilerine göre, Meksika ile 2024’teki ticaret hacmi yaklaşık 840 milyar dolar, bu miktarın içinde ithalat 506 milyar dolar ve ihracat ise 334 milyar dolar olarak belirtiliyor. Meksika’ya verilen mal ticareti açığı ise 172 milyar dolar civarında.
Kanada ile yapılan ticaret hacmi 762 milyar doları geçerken, Kanada’ya verilen mal ticareti açığı 63 milyar dolar oldu. 2024’te Çin ile yapılan ticaret hacmi 582 milyar dolarla en düşük seviyede kalsa da, bu ülkeden yapılan ithalat açığı 295 milyar doları aşmakta. Böylece, ABD'nin bu 3 ülkeye verdiği mal ticareti açığı toplamda 531 milyar dolar olarak hesaplandı.
Trump’ın tarifeleri arasında otomobil, ilaç, çip gibi ürünler de yer almakta, Avrupa Birliği’ne %25 gümrük vergisi gündemde. Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü (PIIE), Trump’ın tarifelerinin ortalama bir ABD hanesine yılda 1.200 dolar ekstra maliyet getireceğini öngörüyor. Bu durum, hem enflasyonu hem de duraklamayı tetikleyebilir.
American Enterprise Institute uzmanı Steven Kamin, tarifelerin enflasyon üzerinde doğrudan etkisinin 0.50 ila 0.75 puan arasında olabileceğini belirtiyor. Ayrıca, ticaret gerilimlerinin tedarik zincirini değiştirme ve yeni ticari ittifaklar oluşturma potansiyeli de dikkat çekiyor.
Son olarak, ABD Başkanı Trump’ın ticaret politikası çerçevesinde 20 Ocak’tan bu yana yaşanan önemli gelişmeler arasında tarifelerin artışı ve ülkelere yönelik misillemeler yer almakta. Bu sürecin sonucunda, ticaretin geleceği ve ekonomik ilişkiler üzerindeki etkilerin yakından takip edilmesi gerekmektedir.