Gazze'de Gazetecilere Saldırı: İsrail Soykırımını Belgeleyen 254 Gazeteci Öldü

Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de gazetecilere yönelik saldırılarda 254 ölü, 433 yaralı, 48 alıkonma bildirildi; medya altyapısı da hedef alındı.

Yayın Tarihi: 07.10.2025 17:04
Güncelleme Tarihi: 07.10.2025 17:04

Gazze'de Gazetecilere Saldırı: İsrail Soykırımını Belgeleyen 254 Gazeteci Öldü

Gazze'de Gazetecilere Saldırı: İsrail Soykırımını Belgeleyenler Hedefte

Gazze Şeridi'nde 8 Ekim 2023'ten bu yana süren çatışmalar sırasında, bölgede yaşananları dünyaya aktarmaya çalışan basın mensupları ağır bedeller ödedi. Yerel hükümetin verilerine göre, basın mensuplarına yönelik ihlaller ve saldırılar sistematik şekilde devam ediyor.

Ölüm, yaralanma ve alıkoymalar

Gazze'deki hükümetin açıkladığı son verilere göre, İsrail ordusu Ekim 2023'ten beri Gazze Şeridi'nde medya kurumlarını bombaladı; 27'si kadın olmak üzere 254 gazeteci öldürüldü, 433 gazeteci yaralandı ve 48 gazeteci alıkonuldu. Bu saldırılar, bölgede basın özgürlüğünü hedef alan insan hakları ihlallerini görünür kılıyor.

Medya altyapısına yönelik hedeflemeler

Gazze'deki hükümetin Basın Ofisi Müdürü İsmail es-Sevabite tarafından verilen bilgilere göre, İsrail ordusu son iki yılda 12 yazılı basın organı, 23 dijital medya platformu, 11 radyo ve 16 televizyon kanalı (bunlardan 4'ü yerel, 12'si yurt dışı merkezli) hedef aldı. Ayrıca 5 büyük ve 22 küçük matbaa hedef alınırken, 53 gazetecinin evleri bombalandı ve basın haklarıyla ilgili 5 sendika ve mesleki-sivil toplum kuruluşu doğrudan saldırıların hedefi oldu.

Gazze hükümetinin hesaplamalarına göre medya sektöründeki kaybın 800 milyon dolar civarında olduğu tahmin ediliyor. Tüm zorluklara rağmen 143 medya kuruluşu, ölüm ve yıkım gölgesinde faaliyetlerini sürdürmeye çalışıyor.

Öne çıkan trajik vakalar

Basın mensuplarının hedef alınarak hayatını kaybettiği birçok olay raporlandı:

25 Ağustos 2025 - Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'ne düzenlenen hava saldırısında; Independent Arabia, AP ve diğer kuruluşlarda görev yapan Meryem Ebu Dakka, Al Jazeera kameramanı Muhammed Selame, NBC News muhabiri Muaz Ebu Taha, Husam el-Mısri ve Ahmed Ebu Aziz hayatını kaybetti.

10 Ağustos 2025 - Şifa Hastanesi avlusunda gazetecilerin kaldığı çadıra yapılan saldırıda, Al Jazeera muhabirleri Enes eş-Şerif ve Muhammed Kurayka dahil olmak üzere 6 gazeteci öldürüldü.

Haziran 2025 - Ehli Baptist Hastanesi bahçesine yapılan saldırıda "Filistin El-Yevm" muhabiri Süleyman Haccac, "Filistin El-Yevm" kameramanı İsmail Bedah ve "Şems Haber Ajansı" çalışanı Semir er-RıfaiYusuf en-Nehhale da daha önce aldığı yaraların ardından hayatını kaybetti.

Ocak 2025 - AA'nın serbest kameramanı Said Ebu Nebhan, Nusayrat Mülteci Kampı'nda görev sırasında, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nde İsrail keskin nişancısının saldırısı sonucu öldürüldü.

Ekim 2024 - Serbest kameraman Hasan Hamad, Gazze'nin kuzeyinde görevi başındayken bombardımanda hayatını kaybetti; kardeşi Muhammed Hamad, vücut bütünlüğü bozulan kardeşini ancak basın yeleği ve saçlarından teşhis edebildi.

Ocak 2024 - Al Jazeera muhabiri Vail ed-Dahduh'un oğlu, Al Jazeera muhabiri Hamza ed-Dahduh, ve meslektaşı Mustafa Surayya, Han Yunus'ta gazetecilere ait araca düzenlenen bombardımanda öldürüldü. Hamza ed-Dahduh, 25 Ekim 2023'teki saldırılarda ailesinden çok sayıda kişiyi kaybetmişti.

15 Aralık 2023 - Al Jazeera Gazze Bürosu Müdürü Dahduh, Han Yunus'ta elinden ve karnından yaralandı; aynı saldırıda kameraman Samir Ebu Dakka (47) ağır yaralandı ve ambulanslara erişim engellendiği için kan kaybından öldü.

Aralık 2023 - AA foto muhabiri Muntasır es-Savvaf (35) ve kardeşi gazeteci Mervan, İsrail saldırısında hayatını kaybetti. Muntasır es-Savvaf, daha önce ailesinin evine yapılan saldırıda yakınlarını yitirmişti.

Kasım 2023 - "Basın Evi" başkanı ve gazeteci Bilal Cadallah (47), araç içerisindeyken hedef alınarak öldürüldü. Cadallah, Filistin'de gazetecilerin korunması için uluslararası işbirlikleri yürütüyordu.

Basın özgürlüğü ve belgelemenin bedeli

Gazze'de gazetecilerin maruz kaldığı bu saldırılar, bölgedeki soykırım iddialarını dünyaya taşıyanların hedef alınması olarak değerlendiriliyor. İnsan hakları ve basın özgürlüğü savunucuları, belgelenen vakaların uluslararası toplum tarafından yakından izlenmesi gerektiğini belirtiyor.

Not: Haberde yer alan tüm özel isimler, tarihler ve sayısal veriler kaynak metindeki şekliyle korunmuştur.