İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Terör Soruşturmasındaki İfadesi Açıklandı
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, İBB'ye yönelik başlatılan terör soruşturması kapsamındaki ifadesine ulaşıldı. Gözaltında bulunan İmamoğlu, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü polislerine 18 sayfalık ifade verdi.
Soruşturmanın Gelişimi
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından İmamoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ve Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan'ın da dahil olduğu toplam yedi şüpheli hakkında yürütülen soruşturma sürüyor. İfadesinde, telefon numaralarının geçmişini anlatan İmamoğlu, 25 yıldır kullandığı bir numara ile son dönemlerde aktif olarak kullandığı başka bir numara hakkında bilgi verdi.
Azad Barış ile İletişimi
İfadesine göre, İmamoğlu'na tanıdığı belirtilen firari şüpheli Azad Barış hakkında sorular yöneltildi. İmamoğlu, Barış'a dair olan sorulara yanıt vermeden önce diğer soru ve detayların okunmasını talep etti. Barış ile geçmişteki ilişkisiyle ilgili olarak, “Siyasi değerlendirmeler yapmak amacıyla bir araya geldik.” dedi.
Kent Uzlaşısı ve İddialar
Terör örgütü PKK/KCK ile ilgili soruları da yanıtlarken, İmamoğlu, Kent Uzlaşısı kavramının DEM Parti söylemi olduğunu vurguladı. “Kent Uzlaşısı, bana dair bir kavram değil, siyasi partilerin bir araya gelerek oluşturduğu bir anlayıştır.” dedi. İmamoğlu, listesindeki isimlerle ilgili eleştirileri ise “Bu süreç, parti genel merkezimiz üzerinden onaylı listelerle ilçelere iletilmiştir.” şeklinde yorumladı.
Gizli Tanık İfadeleri ve Reddi
Gizli tanık ifadelerine de maruz kalan İmamoğlu, “Bana okunan tüm tanık ifadelerini şiddetle reddediyorum; tamamen yalan ve iftira niteliğindedir.” şeklinde karşılık verdi. Ayrıca, soruşturmanın içinin boş olduğunu ve kişinin yaşamının tehdit altında olduğunu belirterek, hukuki haklarını arayacağının altını çizdi.
Sonuç ve Eleştiriler
İmamoğlu, gözaltında geçen süre zarfında yürütülen soruşturmayı sert bir dille eleştirerek, “Gözaltına alınmama neden olan süreç, siyasi iftiralarla doludur.” ifadelerini kullandı. İçinde bulundukları siyasi ortamın, ülkenin geleceği açısından tehlikeli olduğunu vurguladı.
