DOLAR
42,58 -0,01%
EURO
49,55 0%
ALTIN
5.766,86 -0,05%
BITCOIN
3.964.586,88 -0,08%

Petro'dan BM 80. Genel Kurul'da Sert Çıkış: 'Gazze'deki Soykırıma Artık Tahammül Yok'

Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro, BM 80. Genel Kurul'da Gazze'deki soykırımın durdurulması çağrısı yaptı ve ABD ile Trump'ı sert sözlerle eleştirdi.

Yayın Tarihi: 24.09.2025 07:03
Güncelleme Tarihi: 24.09.2025 07:03

Petro'dan BM 80. Genel Kurul'da Sert Çıkış: 'Gazze'deki Soykırıma Artık Tahammül Yok'

Petro'dan BM 80. Genel Kurul'da sert uyarı: Gazze'deki soykırım durdurulsun

Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro, Birleşmiş Milletler'in 80. Genel Kurul oturumunda yaptığı konuşmada, Gazze'deki duruma ilişkin sert eleştirilerde bulundu. Petro, salonu dolduran katılımcılara hitaben, "İnsanlık, Gazze’deki soykırıma artık bir gün daha tahammül edemez" ifadelerini kullandı.

Soykırım iddiası ve uluslararası sorumluluk çağrısı

Petro, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve soykırımdan sorumlu olanların ABD ve Avrupa kıtalarında serbestçe dolaşmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı. Petro, diplomasinin Gazze'deki soykırımı durdurmada başarısız kaldığını savunarak, "Filistin'in özgürleştirilmesi için soykırımı kabul etmeyen tüm ülkelerin ordularının güçlerini birleştirmesi gerektiğini" ifade etti.

"Ne üstün bir ırk vardır ne de Tanrı'nın seçilmiş halkı. Tanrı'nın seçilmiş halkı tüm insanlıktır. BM, farklı ve insani bir şekilde, her şeyden önce Gazze'deki soykırımı durdurmalıdır."

BM Güvenlik Konseyi ve veto eleştirisi

Petro, Gazze ateşkesi tasarısının ABD oyuyla veto edildiğini hatırlatarak, veto kararlarının daha fazla çocuk ölümüne yol açtığını söyledi. Konuşmasında, "Filistin'de masum bebeklerin ve çocukların bedenlerini paramparça eden füzeler her saniye düştükçe, konuşmaktan ve ısrar etmekten vazgeçmeyeceğiz. BM Güvenlik Konseyi'ndeki her veto daha fazla çocukların ölümüne yol açıyor. Veto eden anne değil mi? Baba değil mi? Yoksa bir robot mu? Zira bunu veto eden kalpsizdir." ifadelerini kullandı.

ABD Başkanı Trump'a sert eleştiri

ABD Başkanı Donald Trump'ın dış politikasını da hedef alan Petro, Trump'ı Gazze'deki sivillere yönelik saldırılara göz yummakla suçladı: "Trump sadece Karayipler'de gençlerin üzerine füzelerin düşmesine izin vermiyor, sadece göçmenleri hapse atıp zincire vurmakla kalmıyor, aynı zamanda Gazze'de kadınların, çocukların, gençlerin ve yaşlıların üzerine de füzelerin atılmasına göz yumuyor. Böylece soykırımın suç ortağı oluyor ve bunu defalarca haykırmak gerekiyor."

Karayipler, göç ve suçlamalar

Petro, Karayipler'deki askeri operasyonlara ve göçe dair endişelerini dile getirdi. Vurulan teknelere ilişkin, "Onlar Aragua Treni'ne (suç örgütü) mensup değillerdi. Onlar Karayiplilerdi, muhtemelen Kolombiyalıydılar. Eğer bunlar Kolombiyalıysa bu talimatı veren yetkililer hakkında ceza soruşturması açılmalı, hatta Trump'ı kapsasa bile." değerlendirmesinde bulundu.

Ayrıca göçün, iklim krizine karşı harekete geçmemek için bir bahane olarak kullanıldığını ve oy kazanma amacıyla istismara uğradığını söyledi. Petro, kömür ve petrol tüketiminin azaltılması gerektiğinin gizlendiğini belirtti.

Uyuşturucu, Latin Amerika algısı ve temiz enerji potansiyeli

Karayipler’deki füzelerin uyuşturucuyla mücadele bahanesiyle atıldığı iddiasını "yalan" olarak nitelendiren Petro, 2023 ve 2024 yıllarında en fazla kokainin ele geçirildiğini ve 700’den fazla uyuşturucu baronunun ABD ve Avrupa'ya iade edildiğini belirtti. "Latin Amerika sadece kokain, terörist ya da uyuşturucu kaçakçılarından ibaret değildir. Latin Amerika, su, rüzgar ve güneşe dayalı büyük bir potansiyele sahiptir." dedi.

Piyasa, kapitalizm ve iklim krizi eleştirisi

Petro, piyasanın iklim krizini çözemeyeceğini, çünkü krizi piyasanın bizzat yarattığını savundu: "Krizi yaratan, insan ilişkilerinde eşitsiz bir yapı olan kapitalizmdir; burada her seferinde daha fazla üretmek gerekir ki patron daha fazla satabilsin. Daha fazla üret, daha fazla sat, daha fazla kazan ve giderek daha fazla kömür ve petrol kullan. Yani seçim şudur: Kapitalizm mi, yaşam mı? Açgözlülük mü, yaşam mı? Barbarlık mı, küresel demokrasi mi?"

Konuşmasını, Latin Amerika'nın temiz enerji potansiyeli ve Amazon ormanları sayesinde gezegen ve insanlık için öncü olabileceği vurgusuyla sonlandırdı.