Plan-S: Türkiye 4-5 Yılda 200+ Uyduyla Yeni Uydu Hizmetlerine Kavuşuyor
GÖKSEL YILDIRIM - Türkiye, özel sektörün aktif rolüyle uzay ekosisteminde yeni uydu servisleriyle tanışmaya hazırlanıyor. Plan-S Genel Müdürü Özdemir Gümüşay, şirketin 'yeni uzay' yaklaşımıyla daha çevik, risk alabilen ve ticarileşmeyi ön planda tutan projeler yürüttüğünü söyledi.
Plan-S'in hedefleri
Gümüşay, Plan-S'in 2021 yılında kurulduğunu ve geçen 4 yılda uzaya 17 uydu gönderdiğini, yıl sonunda fırlatılacak 4 uydu ile bu sayının 21'e ulaşacağını belirtti. Şirketin önceliğinin IoT haberleşmesi olduğunu vurgulayan Gümüşay, yeryüzü gözlem projelerinin ise 2026 itibarıyla başlayacağını söyledi.
IoT haberleşmesinin küresel bir hizmet olduğunu, bu nedenle çok sayıda uyduya ihtiyaç duyduklarını aktaran Gümüşay, uyduları kendilerinin tasarlayıp ürettiğini ve bunun sağladığı esneklikle 4-5 yıl içinde yaklaşık 200 uyduyı yörüngeye göndermeyi hedeflediklerini ifade etti. Yeryüzü gözlem tarafında ise teknik karmaşıklık ve yüksek finansman gereksinimi nedeniyle 60 uyduluk bir takım kurulması planlanıyor; önümüzdeki 4 yıl içinde 25 uydu fırlatılıp sonrasında sayı 60'a tamamlanacak.
Yetkilendirme ve uluslararası lisanslar
Gümüşay, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından Türkiye'de uydu haberleşme hizmetleri için yetkilendirildiklerini ve ülkenin ilk yakın dünya yörüngesi uydu operatörü olduklarını hatırlattı. Bu yetkilendirmenin hem Türkiye'deki faaliyetler hem de diğer ülkelerden alınacak lisans süreçleri açısından hızlandırıcı olacağını belirtti.
Plan-S'in ayrıca Avustralya'da IoT hizmeti vermek üzere lisans aldığı; Suudi Arabistan, Katar gibi Körfez ülkelerinde, Azerbaycan'la iş birliği ve ABD pazarına yönelik yetkilendirme süreçlerinin devam ettiği bilgisi paylaşıldı. Gümüşay, önümüzdeki iki yıl içinde birçok ülkede yetkilendirme süreçlerini tamamlamayı hedeflediklerini söyledi.
Uygulamalar: IoT ve yeryüzü gözlem
Plan-S'in IoT alanındaki uygulamaları arasında enerji sektörüne yönelik sayaç endeks okumaları bulunduğu, su ve doğal gaz sayaçları için benzer çalışmaların sürdüğü belirtildi. Kamunun enerji ve güvenlik ihtiyaçlarına yönelik başarılı testler sonrası saha uygulamalarına başlandığı kaydedildi. Sahada yaklaşık 1000 cihaz kullanıma alındı.
Uluslararası uygulama alanları arasında Körfez bölgesinde petrol ve doğal gaz boru hatları ile deniz ve okyanuslarda varlık ve konteyner takibi, balıkçı gemilerinin izlenmesi sayıldı. Ayrıca Antarktika'da ODTÜ bilim ekibiyle gönderilen 4 cihaz örneğiyle, karasal iletişimin mümkün olmadığı bölgelerde uydu tabanlı çözümler sunulduğu vurgulandı.
Telekom ile entegrasyon ve strateji
Gümüşay, telekom ve uzay sektörlerinin giderek yakınlaştığını, karasal ağların fizibil olmaması durumlarında uydu teknolojilerinin önem kazandığını söyledi. Cep telefonlarına uydudan servis sağlama çalışmalarına Türkiye olarak dahil olduklarını, AR-GE ve fizibilite çalışmalarının sürdüğünü aktardı.
Mobil operatörlerle ortak çalışmalara ve yerli-milli çözümler geliştirmeye yönelik iş birliklerine önem verdiklerini belirten Gümüşay, bu konunun stratejik olduğuna dikkat çekti ve Batılı çözümlere tamamen bağımlı bir altyapı kurmanın ülke açısından uygun olmayacağını ifade etti.
Sektöre çağrı: Cesur hamlelerle desteklenmeli
Gümüşay, dünyada uzay sektöründe kamu tekeli yerine özel sektörün etkinliğinin arttığı bir paradigma değişimi yaşandığını belirterek, Türkiye'de özel sektör oyuncularının ortaya çıkmasının sevindirici olduğunu söyledi. Bu sürecin ABD örneğindeki gibi cesur kamu-özel iş birlikleriyle desteklenmesi gerektiğini vurguladı ve SpaceX-NASA ilişkisine atıf yaptı.
Özetle, Plan-S önümüzdeki dönemde hem IoT haberleşme hem de yeryüzü gözlem alanlarında yoğun uydu fırlatma planlarıyla Türkiye merkezli ama küresel ölçekli uydu servisleri sunmayı hedefliyor.
Türkiye, uzay ekosistemine katılan özel sektör oyuncularının çalışmalarıyla yeni uydu servisleriyle tanışacak.