DOLAR
42,59 -0,05%
EURO
49,58 0,02%
ALTIN
5.756,24 -0,29%
BITCOIN
3.962.493,45 -2,6%

Salda Gölü'nde Su Kaybı: Kuraklık Değil, Kötü Su Yönetimi de Sorumlu

Prof. Dr. Mustafa Sarı: Salda Gölü’ndeki su kaybında kuraklık tek başına suçlu değil; kötü su yönetimi, baraj ve göletler gölleri tehdit ediyor.

Yayın Tarihi: 09.12.2025 09:51
Güncelleme Tarihi: 09.12.2025 09:51

Salda Gölü'nde Su Kaybı: Kuraklık Değil, Kötü Su Yönetimi de Sorumlu

Salda Gölü'nde su seviyesindeki düşüş endişe veriyor

Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, Salda Gölü'ndeki su seviyesinin azalmasında yalnızca kuraklığın sorumlu olmadığını, kötü su yönetimi uygulamalarının da etkili olduğunu açıkladı.

Stromatolitler ve beyaz kumsallar

Sarı, Salda Gölü'nün beyaz kumsalları ve masmavi sularıyla Anadolu'nun nazar boncuğu olduğunu belirterek, gölde bulunan hidromanyezit içerikli stromatolitlerin cyanobakteriler ile kalsiyum karbonat etkileşimi sonucu oluştuğunu anlattı. Bu yapıların dünyadaki yaşamın geçmişine ilişkin önemli bilgiler taşıdığını ve göl sahillerindeki beyaz kumsalları oluşturduğunu vurguladı.

Uzman: Tek sorumlu kuraklık değil

Sarı, göllerde yaşanan su kayıplarına ilişkin değerlendirmesinde şunları söyledi: "Göl, ülkemizdeki diğer tüm göller gibi su kaybı yaşıyor. Bölgedeki Burdur Gölü'nde su kaybı neredeyse yüzde 50, yakınlarındaki Yarışlı Gölü'nde neredeyse yüzde 90 seviyesine ulaşmış durumda. Salda Gölü'nde durum daha iyi olsa da su kaybı kıyılarda çıplak gözle görülür durumda. Ülke olarak yarı kurak iklim kuşağındayız. Bu yüzden yağışlarımız da su debilerimiz de düzensiz. Su yönetiminde uzun dönem verilerine göre en kurak yılı dikkate alarak hesap yapmamız lazım."

Prof. Sarı, nedenlere ilişkin olarak da "Nedeni bakarsanız kuraklık. Derine inerseniz asıl nedeni kötü su yönetimi. Bütün göle ulaşan akarsuların üzerine baraj ve gölet yaparsak su nasıl gelecek buraya" ifadelerini kullandı.

Ayrıca Sarı, "Kurak periyot geldiğinde etrafına baraj ve göletler yaptığımız sular göllere ulaşamadığı için göllerdeki gider gelirden fazla oluyor; su bütçesi bozuluyor ve su seviyesi düşüyor. Salda Gölü'nde de yaşanan bu. Sonra başlıyoruz kuraklığı suçlamaya. İklim değişikliği bir fekalet var, kuraklık var ama göllerimizin çekilmesinin sorumlusu tek başına bunlar değil" diye konuştu.

Uyarı: Göllerimizi kaybedebiliriz

Sarı, her akarsuyun üzerine inşa edilen baraj, gölet ve su toplama yapılarının; açılan her su kuyusunun, derin su yollarını değiştiren madencilik faaliyetlerinin ve tarımda kuraklığı dikkate almayan ürün deseninin göllerdeki su kaybını hızlandırdığını belirtti. "Kısaca uzun dönem yağış-buharlaşma dengesinin dışında, su bütçesine yaptığımız müdahalelerle su döngüsünü bozduğumuz için göllerimizi kaybetme riskiyle karşı karşıyayız. Hep 'kuraklık var ne yapalım' savunması yapsak da sorun büyük oranda kökü suyu yanlış ve kötü yönetmemizden kaynaklanıyor" dedi.

Prof. Sarı, son olarak şu uyarıda bulundu: "Akarsular, göller ve denizlere hayat taşıyan can damarları gibidir. Damar tıkanırsa vücutta sorunlar çıkması gibi göllerde de sorunlar yaşanır. Su yönetimi, bulunduğumuz coğrafi ve iklim şartları dikkate alınarak bütünsel (holistik) bir yaklaşımla yapılmalı. Aksi takdirde göllerimizi birer birer kaybederiz."

BANDIRMA ONYEDİ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ DENİZCİLİK FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. MUSTAFA SARI...

BANDIRMA ONYEDİ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ DENİZCİLİK FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. MUSTAFA SARI, SALDA GÖLÜ'NDEKİ SU SEVİYESİNİN DÜŞMESİNDE TEK SORUMLUNUN KURAKLIK OLMADIĞINI, KÖTÜ SU YÖNETİMİNİN DE ETKİLİ ROL OYNADIĞINI SÖYLEDİ.

BANDIRMA ONYEDİ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ DENİZCİLİK FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. MUSTAFA SARI...