YouTube, Trump Davasında 24,5 Milyon Dolarlık Uzlaşmayı Kabul Etti

YouTube, Trump'ın 2021'de hesabının askıya alınmasıyla açtığı davada 24,5 milyon dolar ödemeyi kabul etti; 22 milyon Trump'a, 2,5 milyon diğer davacılara dağıtılacak.

Yayın Tarihi: 30.09.2025 09:36
Güncelleme Tarihi: 30.09.2025 09:36

YouTube, Trump Davasında 24,5 Milyon Dolarlık Uzlaşmayı Kabul Etti

YouTube, Trump Davasında 24,5 Milyon Dolarlık Uzlaşma Sağladı

22 milyon dolar Trump'a, 2,5 milyon dolar diğer davacılara aktarılacak

ABD Başkanı Donald Trump'ın, hesabının kapatılması nedeniyle 2021'de YouTube'a karşı açtığı dava sonuçlandı. YouTube, davayla ilgili olarak toplam 24,5 milyon dolar ödemeyi kabul etti.

Wall Street Journal gazetesinin mahkeme belgelerine dayandırdığı habere göre, ödenecek tutarın 22 milyon doları doğrudan Trump'a aktarılacak. Kalan 2,5 milyon dolar ise yazar Naomi Wolf ve American Muhafazakar Birliği (ACU) dahil diğer davacılara dağıtılacak.

Trump'ın YouTube hesabının askıya alınması, 6 Ocak 2021'deki Kongre baskınının ardından gerçekleşmiş ve aynı yıl YouTube'a karşı dava açılmıştı. Taraflar arasındaki uzlaşma, platformların içerik ve hesap yönetimine ilişkin tartışmaları yeniden gündeme taşıdı.

Trump'ın medya ve teknoloji şirketleriyle süregelen davaları

Bu uzlaşma, Trump'ın son dönemde medya ve teknoloji devleriyle sürdürdüğü bir dizi hukuki mücadelenin parçası olarak değerlendiriliyor. ABC News, Aralık 2024'te Trump'a yönelik iftira davasında 15 milyon dolar tazminat ödeyeceğini açıklamıştı.

Trump, Aralık 2024'te 60 Minutes programında Demokrat rakibi Kamala Harris ile yapılan mülakatın yanıltıcı şekilde düzenlendiği iddiasıyla CBS News'e 20 milyar dolar tazminat davası açmış; bağlı olduğu ana şirket Paramount Global ise temmuz ayında davada 16 milyon dolar ödemeyi kabul ederek uzlaşmıştı.

Ayrıca, Trump'ın 6 Ocak 2021'deki Kongre baskını nedeniyle Facebook hesabının kapatılmasının ardından açtığı dava kapsamında da anlaşmaya varıldığı ve Meta'nın yaklaşık 25 milyon dolar ödemeyi kabul ettiği bildirilmişti.

Mahkeme belgeleriyle doğrulanan bu uzlaşma, platformların içerik denetimi ve hesap kapatma uygulamalarına ilişkin hukuki sınırların tartışıldığı ortamda önemli bir gelişme olarak kayda geçti.