Yakın Doğu Üniversitesi'nden şap uyarısı: Karantina ve aşılama şart
Yakın Doğu Üniversitesi Veteriner Hekimliği Fakültesi ile Yakın Doğu Üniversitesi Hayvan Hastanesi uzmanları, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde kırmızı alarma yol açan şap hastalığıyla ilgili önemli uyarılarda bulundu. İskele bölgesinde bir mandırada tespit edilen 70-80 baş büyükbaşta görülen belirtiler, ülke genelinde alarma neden oldu.
Veteriner Dairesi Başkanlığı öncülüğünde kurulan Teknik Komite'de görev yapan Yakın Doğu Üniversitesi yetkilileri, hastalığın kontrol altına alınabilmesi için hem hayvan yetiştiricilerinin hem de toplumun bilinçli hareket etmesinin hayati önem taşıdığını vurguladı.
Hızlı müdahale çok önemli
Prof. Dr. İsfendiyar Darbaz (Yakın Doğu Üniversitesi Veteriner Hekimliği Fakültesi Dekanı), şap hastalığının sığır, koyun, keçi ve domuz gibi çift tırnaklı hayvanları etkileyen, son derece bulaşıcı bir viral enfeksiyon olduğunu belirtti. Darbaz, ateş, iştahsızlık, aşırı salya, topallık ile ağız ve ayaklarda yaralar gibi belirtiler görüldüğünde vakit kaybetmeden veteriner hekimlere ve yetkili mercilere bilgi verilmesi gerektiğini söyledi. Erken teşhis ve hızlı müdahale ile hastalığın yayılımının önlenmesinin ve hayvan refahının korunmasının mümkün olduğuna dikkat çekti.
Bulaşma yolları ve virüsün dayanıklılığı
Dr. Mehmet İsfendiyaroğlu (Yakın Doğu Üniversitesi Hayvan Hastanesi Başhekimi), hastalığın enfekte hayvanlarla doğrudan temasın yanı sıra solunum yolu, salya, süt, dışkı, hayvansal ürünler, ekipmanlar, nakil araçları ve insanlar aracılığıyla hızla yayılabildiğini belirtti. Aşılama yapılmamış, hassas ve genç hayvanlarda bulaşma oranının çok yüksek olabileceğini ifade etti.
Dr. İsfendiyaroğlu, virüsün ısı ve dezenfektanlara karşı dayanıksız olduğunu belirterek şu bilgileri paylaştı: 'Virüs; 60-65 derecede yarım saatte, 85 derecede ise birkaç dakika içinde etkisiz hale gelir. Enfekte hayvanların etlerinde +4 derecede 24-36 saat içinde ölür. Kimyasal dezenfektanlarla kısa sürede inaktive olur. Ancak salya, yem ve toprak gibi ortamlarda 20 haftaya kadar bulaşıcılığını sürdürebilir.'
Karantina, dezenfeksiyon ve aşılama ihmal edilmemeli
Hastalığın yayılmasının önlenmesi için sıkı karantina tedbirlerinin alınması, hayvan hareketlerinin kısıtlanması veya tamamen durdurulması gerektiği vurgulandı. Dr. İsfendiyaroğlu, aşılama ve gerektiğinde itlaf uygulamalarının en etkili mücadele yöntemleri arasında olduğunu belirtti. Enfekte çiftliklerde giriş-çıkışların ciddi dezenfeksiyon işlemlerine tabi tutulması gerektiğine, mezbahaya sevk edilen hayvanları ile süt ve hayvansal ürünleri taşıyan araçların hem çıkışta hem de varış noktasında dezenfekte edilmesi gerektiğine dikkat çekti.
Tüketici ve yetiştirici uyarısı
Uzmanlar, şap hastalığının insanlara nadiren bulaştığını ve genellikle hafif seyirli olduğunu belirtirken, muhtemel risklere karşı çiğ süt ve çiğ sütten yapılan ürünlerin kesinlikle tüketilmemesi gerektiğini vurguladı. Resmi denetimlerden geçmiş, güvenilir kaynaklardan temin edilen et ve süt ürünlerinin tüketilmesinde ise herhangi bir sakınca bulunmadığı ifade edildi.
Prof. Dr. İsfendiyar Darbaz son olarak, 'Aşılama yalnızca bireysel bir tercih değil; toplumsal ve sektörel bir sorumluluktur. Yetiştiricilerimizin hem kendi sürülerinin sağlığı hem de ülke hayvancılığının geleceği için aşılama programlarına eksiksiz uyması hayati öneme sahiptir' diye konuştu.
YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ VETERİNER HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ İLE YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ HAYVAN HASTANESİ UZMANLARI, KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ’NDE KIRMIZI ALARMA YOL AÇAN ŞAP HASTALIĞINA İLİŞKİN ÖNEMLİ UYARILARDA BULUNDU.