Toroslar'da 35 Yıldır Ağaç Kesimi: Güneş Çiftinin Zorlu Mesaisi

Mersin’den Akseki’ye uzanan Güneş çiftinin 35–40 yıllık orman işçiliği, Toroslar’ın sarp yamaçlarında damgalanan ağaçların kesimini ve aile geleneğini anlatıyor.

Yayın Tarihi: 17.11.2025 10:19
Güncelleme Tarihi: 17.11.2025 10:19

Toroslar'da 35 Yıldır Ağaç Kesimi: Güneş Çiftinin Zorlu Mesaisi

Toroslar'da kuşaktan kuşağa süren ormancılık

Mersin’in Bozyazı ilçesinden Antalya’nın Akseki ilçesine gelen Mehmet Güneş ve eşi Esen Gül (metinde ayrıca Esengül Güneş olarak yer almaktadır), Toros Dağları’nın zirvelerinde 40 yıllık meslek geleneğini sürdürüyor. Akseki Orman İşletme Müdürlüğü tarafından damgalanan ağaçların kesimini yapan çift, tomrukları traktörle yol kenarına indiriyor ve burada kabuklarını soyup odunları "ster" düzenine göre hazırlıyor.

40 yıla dayanan meslek geleneği

Mehmet Güneş, Mersin’in Bozyazı kazasından gelerek 15 yıldır Akseki Orman İşletme Müdürlüğü bünyesinde çalıştığını belirtiyor. Yaz-kış Toroslar’da çalıştıklarını vurgulayan Güneş, aileden kalan geleneği sürdürdüklerini ifade ediyor. Mehmet Güneş’in sözleri şöyle: "Bu bizim ata mesleğimiz. 40 yıldır Toroslarda ekmek paramızın peşindeyiz"

Güneş, mesleğini ve çocuklarının durumunu şu cümlelerle anlattı: "Ağaç kesiyorum, odun kesiyorum. Kestiğimiz ağaçları buradan kamyonlar götürüyor. Bir oğlum var, bir kızım var, kızım evli. Oğlanı da ormancı yetiştiriyoruz. Iğdır Üniversitesi’nde av ve yaban hayatı okuyor. Burada çalışarak çocuklarımızın ekmek parasını çıkarıyor, eğitimlerini sağlıyoruz"

Teknoloji ve çalışma şeklinin değişimi

Geçmişte işleri daha ağır yaptıklarını anlatan Güneş, değişimi şöyle özetledi: "Eskiden ağaçları ve tomrukları tek tek katırla çekiyorduk. Ama şimdi bir veya iki ağacı traktöre takıp komple indirebiliyoruz. Katır işi tamamen bitti. Memlekette katır kalmadı. Şimdi traktörle çalışıyoruz ama traktör de masraflı. Yapacak bir şey yok"

"Bu iş ağır ve çok riskli bir iş"

Mesleğin hem ağır hem de riskli olduğuna dikkat çeken Güneş, tecrübenin önemini vurguladı: "Bu bizim ata mesleğimiz. Ağır iş, zor iş ama yapacak başka bir işimiz yok. Ben 10 yaşından beri bu işi yapıyorum. Şu an 50 yaşındayım, 40 senedir orman kesim işi yapıyorum. Tecrübesiz insanların bu işe girmesi çok tehlikeli. Ağaç her an üzerinize devrilebilir, dal düşebilir. Kaza riski çok yüksek"

Torosların sarp yamaçlarındaki zorluğu anlatırken Güneş, "Ağaçları nerelerden getirdiğimizi gördünüz. Yerler çok sarp. Traktör olmasa bu iş çok zor yapılır. Ama ekmek davası. Biz elimizden geldiğince bu işi sürdürüyoruz" diye ekledi.

35 yıllık evlilik, ormanda geçen ömür

Esengül Güneş, "tahtacı" bir aile olduklarını ve eşiyle 35 yıldır birlikte Toroslar’da ekmeklerini kazandıklarını anlattı: "Bu işi eşimle beraber yapıyoruz. Evleneli 35 sene oldu. Başka hiçbir iş yapmadık. Sırf ormanda bu işlerle uğraşıyoruz. Eşim kesiyor, ben çekiyorum, soyuyorum. Beraber 30 seneyi aşkın bu işlerle uğraşıyoruz"

Çocukların da bu hayatın içinde yetiştiğini söyleyen Esengül Güneş, "Bir kızım, bir oğlum var. Kızım evlenmeden önce o da bu işi yapıyordu, sonra bıraktı. Oğlum üniversitede okuyor, Iğdır’da. O da hala bu işi yaparak okuyor. Biz de çocuklar için, onların geleceği için bu ormanlarda çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.

Ailenin tarihi ve "tahtacı" kökeni

Esengül Güneş, aile tarihlerini şu sözlerle anlattı: "Ben de çocukluktan beri bu işin içindeyim. Annemden, babamdan, atalardan gelen bir meslek. Ailemizin anlattığına göre Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethederken Haliç’e indirilen gemilerin tahtalarını bizim atalarımız biçmiş. Gönüllü olarak çalışmışlar. Sonra Fatih Sultan Mehmet ailemizi onurlandırmış. Biz de o zamandan beri "tahtacı" lakabını taşıyoruz. Türkmen’iz ama tahtacılık oradan geliyor"

Ailenin savaş ve göç geçmişine değinen Güneş, "Dedem Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda şehit olmuş. Babaannem dedemin ölüm haberini ormanda almış. O zamanlar lata yaparlarmış, işin içindeymişler. Bizim bildiğimiz, bu mesleği o zamandan beri sürdürüyoruz" dedi ve kökenleriyle ilgili olarak "Kökenimiz Orta Asya’dan gelmiş. Ailemiz. Yörüklerle birlikte göçüp gelmişler. Göç hayatı bizlere kadar sürdü. Biz son nesiliz gibi geliyor. Bizden sonrakiler yapar mı bilmiyoruz" diye konuştu.

Esengül Güneş, Toroslar’da her mevsim çalıştıklarını vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı: "Bozyazı kazasından geliyoruz. Yağmur, çamur demeden bu işi yapıyoruz. Çok zor bir meslek, herkes yapamaz. Ama ekmek için buralara geldik. On senedir Akseki’de çalışıyoruz"

MERSİN’DEN ANTALYA’YA GELİP TOROSLAR’ DA AĞAÇ KESİMİ YAPIYORLAR. 40 YILLIK MESLEK GELENEĞİNİ...

MERSİN’DEN ANTALYA’YA GELİP TOROSLAR’ DA AĞAÇ KESİMİ YAPIYORLAR. 40 YILLIK MESLEK GELENEĞİNİ SÜRDÜRÜYORLAR.

MERSİN'İN BOZYAZI İLÇESİNDEN ANTALYA'NIN AKSEKİ İLÇESİNE GELEN VE ORMAN KESİM İŞİNİ 40 YILDIR...