Yeni Nesil Yazı Yazmakta Zorlanıyor: Mavi Ekranın Rolü

Uzmanlar, ekran kullanımı, ince motor beceri eksikliği ve dikkat sorunlarının yeni nesilde yazı bozukluğuna yol açtığını uyarıyor.

Yayın Tarihi: 06.12.2025 11:30
Güncelleme Tarihi: 06.12.2025 11:30

Yeni Nesil Yazı Yazmakta Zorlanıyor: Mavi Ekranın Rolü

Yeni Nesil Yazı Yazmakta Zorlanıyor: Mavi Ekranın Rolü

Uzmanlar, çocuklarda yazı yazma güçlüğünün arkasında birden fazla etken bulunduğunu; sürekli ekran kullanımı, eğitim uygulamaları ve dikkat eksikliği gibi faktörlerin yazı bozukluğunu tetikleyebileceğini belirtiyor. Yazı yazmanın parmak ve bileklerdeki küçük, hassas kas hareketlerini gerektiren bir ince motor becerisi olduğunu vurgulayan uzmanlar, erken yaşta ekranla yoğun temasın bu becerilerin gelişimini engellediğini söylüyor.

Yazı bozukluğunun başlıca nedenleri

Günümüzde çocukların sıkça maruz kaldığı mavi ekranlar, eğitim sistemindeki çoktan seçmeli sınavlara yönelik uygulamalar, öğretimde sık görülen kırmızı kalem yaklaşımı, kısa mesajlar, emojiler ve görsellerin yaygın kullanımı ile eğitim materyallerindeki doküman fazlalığı yazı yazmayı zorlaştıran başlıca nedenler arasında gösteriliyor. Bu faktörler, çocuklarda yazıya karşı isteksizlik ve zamanla ortaya çıkan yazı bozukluklarına zemin hazırlayabiliyor.

Uzman görüşleri

Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Yılmaz şu değerlendirmeyi yapıyor:

"Mavi ekranlar çocuklarda devamlı orayla haşır neşir olduğundan dolayı yazı yazması için gerekli olan el, kol becerisi gelişmiyor."

Prof. Dr. Yılmaz, devamında eğitim sistemi ve ölçme-değerlendirme uygulamalarının etkisini şöyle aktarıyor:

"İnsanlar yazı yazma sürecinde sahip olduğu duyguyu, düşünceyi, fikrini simgelerle ifade etmeye çalışır. Ama yazı yazma süreci fiziksel, duyusal ve zihinsel bir beceri de gerektirir. Bu beceriler çoğu zaman öğrenciye bir takım zorluklar da çektirebilir. Bu zorluklar zamanla öğrencinin bir yazı bozukluğuna sebep olabilir. Öğrencinin yazı bozukluğuna sebep olabilecek bir takım değişkenler var, etkenler var. Bunlardan birisi mavi ekranın etkisi diyorum ben buna. Yani çocuklar küçük yaştan itibaren mavi ekranla karşı karşıya. Bu mavi ekranlar çocuklarda devamlı orayla haşır neşir olduğundan dolayı yazı yazması için gerekli olan el, kol becerisi gelişmiyor. Bu zamanla gelişmediği için de bunlara ince motor becerisi diyoruz, ince motor becerisi gelişmediği için de zamanla çocuk yazı yazmakta bir zorluk çekebilir ve bu yazı bozukluğuna sebep olabilir. Diğeri kırmızı kalem etkisi. Yani çocuk yazı öğrenirken disiplinin çok hakim olduğu, kuralların hakim olduğu ve çocuğa sert değişiklikler yaptığımız zaman bu kırmızı kalem zihniyeti dediğimiz bir inanca sahip oluyor çocuklar. Bu da yazı yazmayla ilgili bir korkuyu ortaya çıkartabiliyor. Bu korku da zamanla bir yazı bozukluğuna sebep olabiliyor. Diğer bir olay ölçme değerlendirme. Yani bizim şu anda eğitim sistemimiz çoktan seçmeli test dediğimiz ölçme araçlarına dayalı bir şekilde gerçekleşiyor. Dersler işlenirken, öğrenme gerçekleşirken daha çok öğretmenler soru çözme üzerinden bunu gerçekleştiriyor. Bu soru çözme de okuma ve işaretleme becerisi gerektiriyor. Bu okuma ve işaretleme becerisi de zamanla çocuklarda bir yazı yazma isteksizliği oluşturabilir. Bu da yazı bozukluğuna sebep olabilir" dedi.

Prof. Dr. Yılmaz, sosyal medya ve dijital iletişimin de yazıyı fiziksel olarak yazmayı zorlaştırdığını şöyle özetliyor:

"Şu anda okullara baktığımız zaman çocuklarımızda dikkat ve konsantrasyon bozukluğuna sahip olan öğrencilerin oranı yüzde 11 civarında. Hatta pandemi döneminde ciddi bir artış meydana geldi. Öğretmenler çocukların dikkat süresinin kısaldığını dile getiriyor. Yazı yazmak da bir dikkat ve konsantrasyon gerektirdiği için bu dikkati ve konsantrasyonu gösteremeyen öğrencilerde bir yazı bozukluğu ortaya çıkabilir. Yine sosyal medya etkisi diyorum, sosyal medya da, yapay zeka da bizim yerimize yazı yazabiliyor. Yani daha çok kısa mesajlar, emojiler, görseller fiziksel bir şekilde yazı yazmayı daha eziyetli, zorlu bir süreç haline getirebilir. Zamanla da bu çocuklarda yazı bozukluğunu ortaya çıkarabilir. Diğer bir etki doküman fazlalığı. Aslında eğitimin tedarikçileri çok fazla. Yani yardımcı ders kitapları olsun, test kitapları olsun, ana ders kitapları olsun, fotokopiler olsun hatta akıllı defterler dediğimiz uygulamalar var. Aslında bu doküman fazlalığının içerisinde çocuklar yazı yazmaya fırsat bulamıyor. Bulamadığı zaman da bu yazı bozukluğu dediğimiz olay ortaya çıkabiliyor" ifadelerini kullandı.

Yılmaz, yazı yazmanın öğrenme ve hafıza üzerindeki olumlu etkilerini de vurgulayarak şöyle konuştu:

"Biz yazı yazarken beynimizin bazı bölgelerinde aktivite oluyor. Öğrenme dediğimiz şey aslında beyinde meydana gelen bir kimyasal değişimdir. Yani çocuk öğrenme sürecinde yazı da yazarsa hem beyni daha iyi gelişiyor hem de öğrenmesinin niteliğini de arttırıyor. Aynı zamanda yazı yazmak anlamlı öğrenmeyi de sağlıyor. Nedir anlamlı öğrenme? Çocuk yazı yazarken kendi kelimesini, kendi cümlesini kullanıyor. Çocuk geçmişte yani yeni gelen bilgiyi geçmişte gelen bilgilerle ilişkilendirdiği için anlamlı öğrenmeyi ve derin öğrenmeyi sağlayabiliyor. Yine araştırmalar şöyle diyor; yazı yazmak aynı zamanda hatırlamayı da sağlıyor. Bu hatırlama bilgiyi hatırlama, bilgiyi geri getirme, çocuklarda ciddi bir oranda akademik başarının artmasına da sebep olabiliyor. Yine yazı yazmak aynı zamanda stratejik bir olaydır. Yani çocuğun ders işlenirken stratejik bir şekilde notlar alması hem derse katılımını arttırıyor hem de çocuk ders sürecinde gelen bilgiyi, kavramları kendi cümlesiyle ifade ettiği, yazılı bir şekilde ifade ettiği için bu akademik başarıyı, öğrenme niteliğini de artırabiliyor. En son yazı yazmak fikri bir eylemdir. Çünkü biz düşüncelerimizle yazılı bir şekilde fikri, hayatımızı, düşüncemizi ifade etmeye çalışıyoruz. Bu düşünceyi de beyni de geliştirebiliyor. Çocuklardaki tabletler, akıllı telefonlar bir şekilde gelen mesajları yani sesli mesajları kayıt altına alabiliyor. Bu kayıt altına alma zamanla çocuklarda yazı yazmaya karşı bir isteksizlik oluşturabiliyor. Hatta bu zamanla yazı bozukluğunu ortaya çıkartabiliyor" diye konuştu.

Öne çıkan tespit: Yazı yazma becerisinin korunması ve geliştirilmesi için erken yaşta ekran kullanımının dengelenmesi, ince motor becerilerin desteklenmesi ve eğitim uygulamalarında yazmaya imkan veren yöntemlerin artırılması gerektiği belirtiliyor.

YAZI YAZMA SÜRECİNİN FİZİKSEL, DUYUSAL VE ZİHİNSEL BİR BECERİ GEREKTİRDİĞİNİ BELİRTEN UZMANLAR...

YAZI YAZMA SÜRECİNİN FİZİKSEL, DUYUSAL VE ZİHİNSEL BİR BECERİ GEREKTİRDİĞİNİ BELİRTEN UZMANLAR, ÖĞRENCİNİN YAZI BOZUKLUĞUNA SEBEP OLABİLECEK BİR TAKIM DEĞİŞKENLERİN VE ETKENLERİN OLDUĞUNU BUNLARDAN BİRİNİN DE MAVİ EKRAN OLDUĞUNU BELİRTTİ.

NECMETTİN ERBAKAN ÜNİVERSİTESİ AHMET KELEŞOĞLU EĞİTİM FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. ERCAN...