Merkez Bankası’nın Gündemi: Küresel Ekonomi ve Faiz Politikaları
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özeti, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde faiz indirim süreçlerinin devam ettiğini ancak artan küresel belirsizliğin merkez bankalarını daha temkinli bir yaklaşıma sevk ettiğini belirtti. Özette, 'Kredi büyümesine dayalı zorunlu karşılık uygulamasında 4 Ocak 2025 tarihinde değişiklik yapılmıştır' ifadesi dikkat çekti.
Küresel Büyüme ve Türkiye’nin Durumu
Toplantı özetinde, Türkiye’nin dış ticaret ortaklarının ihracat paylarıyla ağırlıklandırılan küresel büyüme endeksinin, 2024 yılında %1,9 artışla 2023 yılındaki %1,8’in üzerinde olacağı tahmin edildi. 2025 yılında ise büyüme oranının %2,2 ile tarihsel ortalamalara yaklaşacağı öngörülüyor. Özellikle hizmet sektöründeki olumlu seyir, imalat sanayisindeki zayıf görünümle birlikte değerlendirildi.
Emtia Fiyatları ve Küresel Belirsizlikler
Küresel talep görünümü ve jeopolitik risklerin emtia fiyatlarındaki dalgalanmalara neden olduğu belirtilen özette, 'Küresel ekonomi ve ticaret politikalarına ilişkin artan belirsizlikler, küresel iktisadi faaliyet açısından önemli risk faktörleri' olarak değerlendirildi.
Enflasyon ve Faiz Oranları Üzerindeki Etkiler
Küresel enflasyondaki düşüşün devam ettiğine dikkat çekilirken, güçlü hizmet enflasyonunun enflasyon üzerindeki yukarı yönlü riskleri sürdürdüğü kaydedildi. Özette, mevduat faizlerinin 17 Ocak itibarıyla %52,9 seviyesine gerileyerek 282 baz puan düştüğü bilgisi verildi. Aynı dönemde, TL ticari kredi faizleri %53,5’e indi.
Kredilerde Dikkat Çeken Gelişmeler
Bireysel kredilerde ihtiyaç kredisi faizleri %68,3, konut kredisi faizleri ise %40,4 seviyesinde gerçekleşti. Özet, taşıt kredisi faizlerinin %47,3 seviyesinde bulunduğunu da vurguladı.
Kur Korumalı Mevduat Düzenlemeleri
Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarına dair olarak, 20 Ocak 2025 tarihinden itibaren döviz ve altın dönüşümlü KKM hesaplarında vadelerin kısıtlanacağı bilgisi verildi. Ayrıca, TCMB'nin brüt uluslararası rezervlerinin 17 Ocak itibarıyla 163,3 milyar dolara yükseldiği kaydedildi.
Sonuç ve Piyasalara Etkisi
Türk lirasının kur oynaklığındaki değişimlerin de değerlendirildiği toplantı özetinde, toplamda 1,3 milyar ABD doları net portföy girişi olduğu açıklandı. Özellikle DİBS piyasasında 1,6 milyar dolar giriş yaşanırken, hisse senedi piyasasında 0,3 milyar dolar çıkış gözlemlendi.
Gelecek dönemde alınacak yeni kararlar, ekonomik dengelerin korunması adına büyük önem taşıyor.
