Batı Trakyalı Türkler, eğitim özerkliğinin yeniden tesis edilmesi ve azınlık eğitimi alanındaki sorunların çözülmesi gerektiğini vurguladı. Bu talepler, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği'nin (BTAYTD) Gümülcine merkezinde düzenlenen toplantıda dile getirildi.
Toplantıya katılanlar, Batı Trakya Türk toplumunun eğitim alanındaki kaygılarını ele alarak, Lozan Antlaşması ile tanınan eğitim özerkliğinin, Yunanistan tarafından çeşitli yasa ve tek taraflı uygulamalarla ihlal edildiğini ifade etti.
Özellikle, Türk ilkokullarının öğrenci azlığı gerekçesiyle kapatılması, eğitim özerkliğine aykırı bir durum olarak değerlendirildi. Katılımcılar, eğitim özerkliğinin yeniden tesis edilmesi ve azınlık eğitimi alanındaki sorunların hızla çözülmesi gerektiğini belirttiler.
Toplantıda, Gümülcine'de nüfusun çoğunluğunu, İskeçe'de ise neredeyse yarısını Türk toplumunun oluşturmasına rağmen, Yunan makamlarının Türkçe ve Yunanca eğitim verecek iki dilli azınlık anaokullarının açılmasına izin vermediğinin altı çizildi.
Ayrıca, Batı Trakya Türk toplumuna mensup çocukların, kaliteli eğitime eşit erişim konusundaki sıkıntıları da gündeme getirildi. Yunan hükümetinin, Türklerin çift dilli anaokulu talebine karşı kayıtsız kaldığı ifade edildi.
2017 yılında Yunanistan'da uygulamaya alınan zorunlu anaokulu düzenlemesi, Batı Trakya'daki Türk azınlığı için önemli bir eğitim sorunu oluşturuyor. Bu uygulama, azınlık çocuklarını yalnızca Yunanca eğitim veren devlet anaokullarına yönlendiriyor, bu da yıllardır süregelen eğitim özerkliği taleplerini görmezden geliyor.
Ek olarak, 2011 yılından bu yana Yunan hükümetinin idari reform çalışmaları çerçevesinde, Batı Trakya'daki Türk azınlığa ait çok sayıda ilkokulun kapatılmış veya birleştirilmiş olduğu bilgisi paylaşıldı. Yunan yönetimi, bu işlemleri öğrenci yetersizliğinden kaynaklanan 'askıya alma' olarak nitelendirirken, Batı Trakyalı velilerse bunu azınlık öğrencilerinin Yunan devlet okullarına yönlendirilmesi amacıyla yapılan bir strateji olarak değerlendirmektedir.