İskilip’te 20 Yıllık Diorama Ustası: Şimdi Yurt Dışından Sipariş Alıyor
Çorum’un İskilip ilçesinde yaşayan 50 yaşındaki emekli sağlık memuru Cengiz Semerci, yaklaşık 20 sene önce hobi olarak başladığı atık malzemelerden minyatür ve maket üretimini zamanla mesleğe dönüştürdü. Semerci, tarihi arastada açtığı atölyesinde eserlerini hem üretiyor hem sergiliyor; sosyal medya aracılığıyla ulaştığı yabancı müşterilere de sipariş gönderiyor.
Atölye, ilham ve dönüşüm
Semerci, el sanatlarıyla uğraşan bir arkadaşından ilham alarak diorama çalışmalarına başladığını anlatıyor. Açtığı atölyeyi hem üretim hem de sergi alanı olarak kullanan usta, işini şu sözlerle özetliyor:
"Bu sanat, diorama olarak biliniyor. Diorama, minyatür sanatıdır. Bir olayı, bir durumu ya da bir sahneyi küçük figürler ve maketlerle canlandırarak anlatma tekniğidir. Bu sanat ilk olarak Uzak Doğu’da ortaya çıkmış, daha sonra tüm dünyaya yayıldı. Açıkçası bu işlerin buraya kadar ilerleyeceğini ben de beklemiyordum. Bir arkadaşımın yaptığı maketleri görüp ‘ben de yapabilirim’ diye düşünerek hobi olarak başladım. Küçük çalışmalarla adım attım ve yaklaşık 20 yıldır bu işle uğraşıyorum. İlk başlarda evde çalışıyordum, emekli olduktan sonra iş yerini açtım. Sabah geliyorum, bir bakıyorum akşam olmuş; zaman nasıl geçiyor anlamıyorum. Hobi olarak başladığım bu iş artık benim mesleğim oldu"
Malzeme çeşitliliği ve yurtdışı talepleri
Semerci, diorama sanatında her tür malzemenin kullanılabildiğini belirtiyor. Özellikle reklam firmalarının kullandığı dekota malzemesi ile ahşap, plastik ve çeşitli atıkların bir araya getirildiği çalışmalar ortaya çıkarıyor. Sosyal medya sayesinde eserlerinin yurtdışına ulaştığını ifade eden Semerci, talep aldığı ülkeleri şöyle sıralıyor:
"Özellikle Amerika, İtalya ve Güney Kore’den müşterilerim var. Onlardan özel siparişler alıyorum, onların istediği Diorama çalışmalarını hazırlıyorum ya da benim yaptığım modelleri beğenip sipariş verenler oluyor. Kargo yoluyla gönderiyorum ve çok memnun kalıyorlar. Özel çalışmalar da yapıyorum. Örneğin eski evlerini ya da iş yerlerini maket olarak yaptırmak isteyenler oluyor. Fotoğraflara bakarak o mekanları yapabiliyorum"
Herkese açık bir atölye ve davet
Atölyesinin sadece satış yeri olmadığını, ziyaretçilere nostalji ve ilham sunduğunu belirten Semerci, diorama sanatının zihne iyi geldiğini ve el becerisi olan herkesin deneyebileceğini vurguluyor. Ziyaretçilere kapısının açık olduğunu söyleyen usta, düşüncelerini şu şekilde aktarıyor:
"İş yerime çok farklı insanlar geliyor. Burası yalnızca bir satış yeri değil, aynı zamanda insanların gezip çocukluklarına dönebilecekleri adeta küçük bir müze gibi. Ben burada hem vakit geçiriyorum hem de insanların yaptığım ürünleri beğenmeleri beni mutlu ediyor. Diorama sanatı, insana huzur veren bir alan. Bu sanatla uğraşırken insan adeta zihnindeki olumsuzlukları atıyor. Kahve köşelerinde boş vakit geçirmek yerine, özellikle benim yaşımdaki ya da daha küçük veya büyük kişilerin böyle bir işle ilgilenmeleri zihni canlı tutar. En ufak el becerisi olan bir kişinin bile yapabileceği çalışmalar. Merak edenler olursa elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım"
SANAT USTASI CENGİZ SEMERCİ