Mersin'de Hiranur Davası: 3 Sanık İlk Kez Hakim Karşısında
İddianame ve suçlamalar
Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve Mersin 5’inci Ağır Ceza Mahkemesiince kabul edilen iddianamede; sanık Hüseyin Arda Şark (19) hakkında "çocuğa karşı kasten öldürme" ve "ruhsatsız silah bulundurma" suçlarından, M.Z. (27) ile Nazmi Ç. (20) hakkında ise "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçlarından cezalandırılmaları istendi.
İlk duruşma ve katılım
Davanın ilk duruşması Mersin 5’inci Ağır Ceza Mahkemesinde yapıldı. Tutuklu sanıklar, bulundukları cezaevinden SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) aracılığıyla duruşmaya bağlandı. Hiranur’un anne ve babası ile taraf avukatları duruşma salonunda hazır bulundu.
Sanıkların savunmaları
Tutuklu sanık Hüseyin Arda Şark savunmasında, olay günü arkadaşlarıyla asker eğlencesine gittiklerini belirterek şunları söyledi: "Eğlencede havaya ateş etmek için silahı yanıma aldım. Daha sonra silahı bir arkadaşım aldı. Şarjörü kontrol ettiğimde boştu. Düğün sonrası bir büfeye gittik, alkol aldık. Daha sonra dışarıda sigara içtiğim sırada silahı Hiranur’a uzattım. Şakalaşıyorduk. 'Sıkayım mı' dedi. 'Silahla şaka olmaz' diyerek geri almak istedim. O sırada silah ateş aldı. İçinde mermi olmadığını sanıyorduk. Panikledim, korktum. Hiranur’u dere kenarına bıraktım, eve gittim. Sonra ağabeyime anlattım ve tekrar giderek Hiranur’u alıp hastaneye götürdük."
M.Z. ise kendisine yöneltilen "suç delillerini yok etme" suçlamasını reddederek, olay anında Hiranur’un arka koltukta olduğunu, Hüseyin’in araç dışında bulunduğunu ve Hiranur’un "gülerek 'Sık' dediğini" anlattı: "Silah bir anda ateş aldı. Hiranur’u hastaneye götürmesini söyledik ancak Hüseyin’i ikna edemedik. Daha sonra tekrar gidip Hiranur’u alarak hastaneye götürdük."
Tutuklu sanık Nazmi Ç. de üzerlerine atılan suçlamaları kabul etmediğini ve "suç delillerini yok etme" suçunu işlemediklerini savundu.
Ailenin tepkisi
Hiranur’un annesi Gülten Tan, kızının sanık Hüseyin Arda Şark ile yaklaşık iki aylık bir ilişkisinin bulunduğunu belirterek, "Kızıma bu kişiden uzak durmasını söylemiştim. Kızımı hayattan kopardılar. Bu bir şaka ya da kaza değil, bu olay cinayettir" dedi.
Babası Murat Aygar ise sanıklardan şikayetçi olduğunu ifade ederek, "Benim kızımın hayatı kimsenin şaka konusu olamaz. Türk adaletine güveniyorum" şeklinde konuştu.
Mahkeme kararı ve duruşmanın akıbeti
Mahkeme heyeti, tanıkların ve avukatların beyanlarının alınmasının ardından eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. Heyet, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.
Olayın özeti
Olay, 1 Eylül tarihinde merkez Toroslar ilçesi Akbelen Mahallesi’nde meydana geldi. 16 yaşındaki Hiranur Nilgün Aygar, park halindeki otomobilde tabanca ile vurularak hayatını kaybetti. Polis, Hiranur’un erkek arkadaşı Hüseyin Arda Şark (19), M.Z. (27) ile Nazmi Ç.'yi gözaltına almış; üç şüpheli sevk edildikleri mahkemece tutuklanmıştı.
HİRANUR’UN ANNESİ GÜLTEN TAN, "BU BİR ŞAKA YA DA KAZA DEĞİL, BU OLAY CİNAYETTİR" DEDİ.