Nükleer Güvenlikte Fransa-Rusya Dengesizliği
Fransa'nın envanterinde 300'ün üzerinde nükleer savaş başlığı bulunurken, Rusya'nın nükleer stokları dikkat çekici bir şekilde 4,380'e erişiyor. Bu durum, Avrupa'nın güvenliğinde önemli bir sorun haline geliyor.
Fransa'nın Askeri Stratejisi
ABD'de Donald Trump yönetiminin Avrupa'daki güvenlik şemsiyesini zayıflatma tehdidi, Fransa'nın nükleer kapasitesinin önemini artırmakta. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fransa'nın "en etkili orduya" sahip olduğunu vurgulayarak, nükleer caydırıcılığını güçlendirmek amacıyla ordu bütçesini 10 yıl içinde iki katına çıkarmayı planladığını açıkladı.
Almanya'da Nükleer Tartışmalar
Yeni kurulacak hükümette başbakan olacağı öngörülen CDU Genel Başkanı Friedrich Merz, ABD'nin güvenlik çekilmeleri sonrası, Almanya'nın Fransa ve İngiltere'ye güvenebileceğini belirtti. Merz, bu konuda müzakerelerin yapılması gerektiğini vurguladı.
Fransa'nın Nükleer Kapasitesi
Fransa, 1960'tan bu yana nükleer güç olarak kabul ediliyor. Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü'ne (SIPRI) göre, Fransa'nın yaklaşık 290 nükleer savaş başlığı var. Bu başlıklar, dört Triomphant sınıfı nükleer denizaltısı ve çeşitli savaş uçakları ile taşınıyor. Nükleer envanterini modernize etme çalışmaları sürerken, yeni nesil nükleer kapasiteli denizaltı ve füzeler üzerinde de çalışmalar yürütülüyor.
ABD'nin Avrupa Güvenliği Üzerindeki Etkisi
ABD'nin Avrupa'daki nükleer caydırıcılık taahhütleri, NATO ile bağlantılı. Ancak, Trump dönemindeki askeri angajman eksiklikleri, Avrupalıların güvenlik kaygılarını arttırıyor. Almanya'nın Avrupa güvenliğine ilişkin kısa aralıkta Fransa ve İngiltere üzerinden güvenliğini sağlamaya çalışması, aslında bu iki ülkenin sınırlı nükleer kapasiteleri ile çelişiyor.
Dünyada Nükleer Güçler ve İddialar
ABD ve Rusya, dünya nükleer silahlarının yaklaşık yüzde 90'ını elinde bulunduruyor. Rapora göre, Ocak 2024 itibarıyla ABD 3,708, Rusya ise 4,380 nükleer savaş başlığına sahip. Rusya'nın operasyonel güçlerinde artışlar gözlemlenirken, özellikle Ukrayna-Rusya savaşından beri bu ülkelerin nükleer güçleriyle ilgili şeffaflık seviyesinde azalma gözlemleniyor.
Sonuç olarak, Fransa'nın nükleer caydırıcılığı, Rusya'nın geniş envanteri karşısında yetersiz kalıyor. Bu denge bozukluğu, Avrupa'nın gelecekteki güvenliğini önemli ölçüde etkileyebilir.
