Küresel Sumud Filosu aktivistleri Adli Tıp Kurumundan ayrıldı
Soruşturma kapsamında 35 aktivistin ifadesi alındı, 6 kişi hastaneye sevk edildi
İsrail tarafından uluslararası sularda saldırıya uğrayıp alıkonulduktan sonra Türkiye'ye getirilen Küresel Sumud Filosu aktivistlerinden bazıları, Adli Tıp Kurumu Başkanlığında yapılan sağlık kontrolleri ve bilgi sahibi olarak alınan ifadelerinin ardından kurumdan ayrıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, Bahçelievler'deki Adli Tıp Kurumu Başkanlığına otobüslerle getirilen aktivistler, tedavi ve işlemlerinin tamamlanmasının ardından ifadeye tabi tutuldu. Türk olan aktivistler sağlık kontrolünden geçirildikten sonra bilgi sahibi olarak ifade verdi.
Türk vatandaşı olmayan aktivistlerin bazılarının ise suçun uluslararası suç kapsamında kalması nedeniyle isteğe bağlı olarak ifadelerine başvurulduğu öğrenildi. Şu ana kadar bilgi sahibi olarak ifadesi alınan 35 aktivist, Adli Tıp Kurumu Başkanlığından ayrıldı.
Sağlık kontrolünden geçirilen 1'i Türk, 6 kişi durumları takip edilmek üzere hastaneye sevk edildi. Evleri İstanbul'da olan aktivistler ailelerinin yanına dönerken, kalacak yeri olmayanların İstanbul Valiliğinin ayarladığı otellerde konaklayacağı bildirildi.
Adli Tıp Kurumu önünde, içeriden çıkan aktivistleri karşılamak için bekleyen vatandaşların bekleyişi sürüyor.
Bekir Develi: "Elimizdeki eşyaları çocuklarla buluşturamadan dönmek bizi yaraladı"
Sağlık kontrolünden geçirilerek ifadesi alınan yapımcı ve sunucu Bekir Develi, gazetecilere yaptığı açıklamada Gazze'ye tekneyle 36,8 mile kadar yaklaştıklarını ve müdahale edildiğinde bunun kendilerini çok üzdüğünü söyledi. Develi, "Gazze'ye o kadar yakındık ki müdahale edildiğinde çok zorumuza gitti. Oradan elimizdeki eşyaları sahilde bekleyen çocuklarla buluşturamadan dönmek bizi hakikaten yaraladı" dedi.
Develi, Sumud Filosu'nun ablukanın kırılabileceğine dair inancı kırdığını belirterek, "Allah'ın izniyle bir dahaki sefere daha fazla tekneyle aynı anda açılıp daha organize bir şekilde bu ablukayı kıracağız" ifadelerini kullandı.
İsrail askerinin kendilerine her türlü şiddeti uyguladığını aktaran Develi, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: "Hiçbir şekilde su vermediler, buraya gelen arkadaşlarımın hiçbiri 36 saattir su içmemişti. Çok aşağılayıcı bir şekilde yapıyorlar. Tuvalet musluklarından içmemizi söylediler. Yemekler verdiler ama yemeğin içine ne koyduğundan emin olamadığın için yiyemiyorsun. Namaz vakitlerinde biz hücre içinde beraberce arkadaşlarla namaz kılarken her defasında içeri girip provoke etmeye çalıştılar. Arabayla bir yerden bir yere transfer ederken önce montuna el koyuyor, sonra da o transfer aracını 16 derecede soğutuyor. Dişlerimizin zangırdadığını biliyoruz. Saatlerce o aracın içinde ellerimiz kelepçeli oturttular."
Develi ayrıca, İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in ziyareti sırasında kendilerini resmen kovduklarını ve bu hareketin ardından maruz kaldıkları psikolojik şiddetin arttığını söyledi.