Çin Ekonomisi Temmuzda Yavaşlama İşaretleri Gösterdi
ABD kaynaklı tarife belirsizliğinin gölgesinde, Çin ekonomisi Temmuz 2025 verilerinde üretim, tüketim ve yatırımlarda önceki aylara kıyasla yavaşlama gösterdi. Ulusal İstatistik Bürosu (UİB) tarafından açıklanan veri seti sanayi üretimi, perakende satışlar, sabit sermaye yatırımları ve işsizlik rakamlarını içeriyor.
Üretim ve Tüketimde İvme Azaldı
Yıllık cirosu 20 milyon yuanın üzerindeki sanayi işletmelerinin üretimini temel alan sanayi üretimi, Temmuz'da geçen yılın aynı dönemine göre %5,7 artış gösterdi. Bu oran, Haziran ayındaki %6,8 artışın gerisinde kaldı. Ocak-Şubat döneminde üretim %5,9, Martta %7,7, Nisan %6,1, Mayıs %5,8 ve Haziran %6,8 artmıştı.
Tüketimin önemli göstergesi olan perakende satışlar ise Temmuz'da %3,7 artış kaydederek Haziran'daki %4,8 büyümenin altında kaldı. Perakende satışlar Ocak-Şubatta %4, Martta %5,9, Nisan %5,1, Mayıs %6,4 ve Haziran %4,8 artış göstermişti.
Hükümetin iç talebi canlandırmak için uyguladığı teşviklerin etkisinin azaldığı değerlendirilirken, daha önce tüketim üzerinde etkili olan takas teşvik programlarının Temmuz ortasına kadar sağladığı katkı da not edildi. Çin Ticaret Bakanlığı verilerine göre, otomobil, beyaz eşya ve elektronik ürünlerde eskiyi yenisiyle değiştirmeye yönelik takas teşvik programları 16 Temmuz itibarıyla 1,6 trilyon yuan (223 milyar dolar) satış yarattı.
Yatırımlar Geriledi
Sabit sermaye yatırımları (altyapı, taşınmazlar, makine ve donanım harcamaları), ilk 7 ayda yıllık %1,6 artış gösterdi; bu oran ilk 6 aydaki %2,8 artışın altında kaldı. Yatırımlardaki yavaşlamada gayrimenkul sektöründeki üç yıldır süregelen gerilemenin etkisi öne çıktı.
Gayrimenkul yatırımları ilk 7 ayda %12 düşerken, ilk 6 aydaki %11,2 düşüşten daha derin bir gerileme kaydedildi. Gayrimenkul hariç tutulduğunda sabit sermaye yatırımları ilk 7 ayda %5,3 artış gösterdi.
İstihdam Görünümü
Kentlerdeki genel işsizlik oranı Haziran ayında %5 iken, Temmuz sonu itibarıyla %5,2ye yükseldi. Bu oran, işgücü piyasasındaki zayıflamanın işaretlerinden biri olarak değerlendiriliyor.
Genel değerlendirmede, üretim, tüketim ve yatırımlardaki ivme kaybı ABD'nin başlattığı tarife artışlarının yarattığı belirsizliğin etkilerinin sürdüğünü ve hükümetin iç talebi canlandırmaya yönelik politikalarının etkisinin zayıfladığını gösteriyor.
