TÜİK'ten 'en mutsuz iller' haberlerine açıklama
TÜİK, bazı basın ve yayın organlarında yer alan ve kurum tarafından yeni bir istatistik yayımlanmış gibi sunulan "Türkiye'nin en mutsuz illeri" haberlerinin gerçeği yansıtmadığını belirtti. Kurum, bu tür haberlerin kamuoyunu yanıltabileceğini vurguladı.
TÜİK'in paylaşımı ve YMA'nın uygulama geçmişi
TÜİK, Next Sosyal hesabından yaptığı paylaşımda, Yaşam Memnuniyeti Araştırması'nın (YMA) 2003'ten itibaren her yıl düzenli olarak uygulandığını hatırlattı. YMA ile bireylerin öznel mutluluk algısı ile sağlık, sosyal güvenlik, eğitim, çalışma hayatı, gelir, kişisel güvenlik, adalet, ulaştırma hizmetleri ve kişisel gelişim gibi temel yaşam alanlarındaki memnuniyetlerinin ölçüldüğü ve bu göstergelerin zaman içindeki değişiminin izlendiği ifade edildi.
İl düzeyi tahminler ve örneklem değişikliği
Açıklamada, araştırmanın 2013'e kadar Türkiye, kent ve kır ayrımında tahmin üretmek amacıyla uygulandığı; 2013'te ise ilk defa il düzeyinde tahmin üretmeye yönelik olarak uygulandığı belirtildi. Ayrıca, 2014'ten itibaren araştırmanın örneklem büyüklüğünün Türkiye düzeyinde tahmin üretecek biçimde hesaplandığı kaydedildi.
İllerde Yaşam Endeksi ve yayımlanma tarihi
TÜİK, 2015'te gerçekleştirdiği "İllerde Yaşam Endeksi" çalışmasının sonuçlarını 22 Ocak 2016'da kamuoyuyla paylaştığını anımsattı. Bu endeksin konut, çalışma hayatı, gelir ve servet, sağlık, eğitim, çevre, güvenlik, sivil katılım, altyapı hizmetlerine erişim, sosyal yaşam ve yaşam memnuniyeti olmak üzere 11 boyutu kapsadığı ve bu boyutların 41 gösterge ile temsil edildiği belirtildi. Kurum, bu çalışmanın mutluluk kavramıyla doğrudan aynı anlama gelmediğini ve her yıl il düzeyinde yapılmadığını vurguladı.
2013 YMA sonucu
Açıklamada ayrıca, mutluluk kavramına yönelik il bazlı araştırmanın 2013'te YMA adı altında gerçekleştirildiği ve bu sonuçlara göre Sinop'un yüzde 77,7 ile en mutlu il olarak açıklandığına yer verildi.
Sonuç olarak, TÜİK, basında yer alan haberlerin kurum tarafından yeni yayımlanmış bir istatistiğe dayandırılmasının doğru olmadığını ve bu şekilde aktarılmasının kamuoyunu yanıltacağını bildirdi.
