Gazze, En Büyük Ekolojik Kırımına Sahne Oluyor
İsrail'in Gazze'ye yönelik işlediği eylemler bir yılını doldururken, saldırılar doğal çevreyi kapsamlı, uzun dönemli ve ciddi şekilde zararlandırıyor. Yeter Ada Şeko – Gazze'de 7 Ekim 2023'ten itibaren devam eden askeri operasyonlar sırasında birçok sivil yaşamını yitirirken, çevresel tahribat da ekokırıma dönüşmekte. Bu süreçte 40 binden fazla Filistinli hayatını kaybederken, 100 bine yakın kişi de yaralandı. İnsani felaketin yanı sıra, saldırılar tarım arazileri, su kaynakları ve biyolojik çeşitlilik üzerinde de kalıcı hasara yol açtı.
Ekokırım Nedir?
Ekokırım terimi, Avrupa Hukuk Enstitüsü tarafından tanımlanmış olup, çevrenin yıkımına neden olmayı ifade etmektedir. Biyoloji profesörü Arthur W. Galston tarafından 1970'lerde ortaya atılan bu kavram, Amerika Birleşik Devletleri'nin Vietnam Savaşı sırasında bitki örtülerine karşı kullandığı kimyasal silahlara atıfta bulunmuştur. Uluslararası Ceza Mahkemesi, ekokırımı "savaş suçu" olarak değerlendirmekte ve kapsamlı zarar verecek nitelikteki saldırıları suç saymaktadır.
Gasze’de Ekolojik Tahribatın İzleri
Gazze hükümeti, saldırıların ilk dört ayında bölgeye 70 bin ton bomba atıldığını bildirdi. Bu bombalar arasında, Birleşmiş Milletler tarafından yasaklanan fosfor bombası da yer almakta. Mustafa Al-Kharouf tarafından çekilen fotoğraflarda, yerel olarak tanımlanan beyaz fosfor mühimmatlarının etkileri gözler önüne serilmektedir. Bu tür mühimmatlar, çevrede ciddi tahribatlar yaratarak su kaynaklarına geçişte zehirleyici etkiye neden olmaktadır.
Tarım Alanlarının Tahribi
Birleşmiş Milletler Eğitim ve Araştırma Enstitüsü'nün (UNITAR) hazırladığı rapora göre, Gazze'deki tarım verimi büyük oranda düşerken, tarım arazilerinin üçte ikisi zarar görmüş durumdadır. Uydudan alınan görüntüler, özellikle kuzey bölgelerde tarımsal tahribatın ciddi boyutlarda olduğunu belgelemektedir.
Atık Yönetimi ve Sağlık Problemleri
Altyapının büyük hasar görmesi sebebiyle bölgede atıkların birikiminde büyük artış gözlemlenmekte. PAX for Peace tarafından yayımlanan rapora göre, Ekim 2023 ile Mayıs 2024 arasında sadece 225 çöp sahası tespit edilmiştir. Atıkların yakılması, hava kirliliğine ve çeşitli hastalıklara zemin hazırlamaktadır.
Biyoçeşitlilikte Risk
Gazze’de şu ana kadar 150 ila 200 kuş türü, 20 civarında memeli türü ve kritik seviyede tehdit altındaki sürüngen türleri tespit edilmiştir. Prof. Dr. Mazin Qumsiyeh, bu çevresel kayıpların bir kısmının geri dönüşü olmayan bir sürece girdiğini ifade etmiştir. Ona göre, bölgedeki su akiferleri ciddi zarar görebilir ve onarımlarının tekrar sağlanması uzun yıllar alabilir.
Qumsiyeh, bu olayların uluslararası hukuk nezdinde bir otoritenin olmamasından ve belirli ülkelerin etkisiyle cezasız kaldığını vurguladı. Gazze'deki insanlık krizinin sadece bölgesel değil, aynı zamanda küresel bir sorun olduğunu; dünya barışını tehdit ettiğini ifade etti.