İsrail'in 'sözde insani yardım' noktalarıyla alıkoyma iddiası
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde haftalarca alıkoyduğu Filistinliler, ABD ve İsrail güdümlü olduğu öne sürülen yardım dağıtım noktalarının sivilleri tutuklamak için kullanıldığını söyledi. Serbest kalanlar, Tel Aviv yönetiminin 'Gazze İnsani Yardım Vakfı'na bağlı 27 Mayıs'tan itibaren kurulan dağıtım noktalarına Birleşmiş Milletlerin denetim yapmasına izin vermediğini belirtti.
Alıkonma ve serbest bırakılma
Bir süre alıkonulduktan sonra serbest bırakılan İbrahim Ebu es-Suud ve Muhammed Ebu Zeyd, yardım noktalarına gittikten sonra haftalardır haber alınamayanlar arasına girdiklerini aktardı. Ebu Suud, kendileriyle birlikte 8 kişinin daha serbest bırakıldığını ve Kissufim bölgesinden salıverildikten sonra Deyr el-Belah'taki Aksa Şehitleri Hastanesi'ne geldiklerini söyledi.
Ebu Suud, Refah'taki yardım dağıtım bölgesinden İsrail askerlerince alındıklarını belirterek, 'ABD güdümündeki sözde insani yardım yeri, İsrail'in sivilleri alıkoyması için kurulan tuzaklardır' dedi.
İşkence ve kötü muamele iddiaları
Alıkonulma sürecini anlatan Ebu Suud, 'İsrail ordusu, benim de aralarında bulunduğum yardım bekleyen bir grup sivil vatandaşı dronlarla kuşatmaya aldıktan sonra yakınlarına bombalar attı. Dronlarla bombalar atılınca kaçma imkânımız olmadı. Bombalı saldırılardan kısa süre sonra zırhlı 3 araçla gelen İsrail askerleri, hiçbir gerekçe göstermeden bizleri alıkoydu' ifadelerini kullandı.
Ebu Suud, alıkonulduktan sonra ağır dayak ve işkence altında sorgulandıklarını, askerlerin konuşmaya başladıkları anda kendilerini yere yatırıp darbettiklerini anlattı. Ayrıca İsrail istihbaratının sorgulamalarında 'disko' adı verilen yöntemle yüksek müzik sesine maruz bıraktıklarını ve elleri ile ayaklarının bağlandığını söyledi.
Hapishane koşulları ve toplu cezalandırma
Hapishanelerde günlük işkence uygulamaları yaşandığını ifade eden Ebu Suud, 'Gün batımından sonra Hücrelere ses bombaları atılıyor, ardından işkence etmek için iki hücre seçiliyor; içindekiler darp ediliyordu. Bu işkenceleri günlük yaşıyorduk' dedi. Ayrıca İsrail'in 'iyilik özeldir, kötülük geneldir' yaklaşımıyla herhangi bir esirin yanlışında tüm esirlere toplu ceza uyguladığını, ellerin ve ayakların bağlanması, battaniyelerin alınması ve metal ranzalarda uyumaya zorlanma gibi uygulamalarla karşılaştıklarını aktardı.
Sde Teiman Üssü'nde 38 gün: Ebu Zeyd'in anlatımı
Serbest bırakılan diğer Filistinli Muhammed Ebu Zeyd ise Netzarim Koridoru çevresindeki yardım dağıtım noktasından alındığını, işkenceleriyle bilinen İsrail ordusuna bağlı Sde Teiman Askeri Üssü'nde 38 gün tutulduğunu söyledi: 'Orada tutulduğum günler çok zor geçti. Sde Teiman Askeri Üssünde tutulmaya devam edilen Filistinli esirler çok acı çekiyorlar.'
Gazze'de insani felaket
İsrail saldırıları ve sıkı abluka altında bulunan Gazze Şeridi'nde açlık, su, ilaç, tıbbi gereç ve hijyen malzemesi kıtlığı derinleşiyor. Haberde yer verilen verilere göre, sözde yardım dağıtım bölgelerinde hedef alınan siviller nedeniyle bugüne kadar 1807 sivil hayatını kaybetti, 13 bin 21 kişi yaralandı.
Gazze'de nüfusu yaklaşık 2,3 milyon olan bölgede, saldırılar ve sürgün emirleriyle yerinden edilenlerin sayısının 2 milyona ulaştığı, çok sayıda kişinin defalarca yerinden edildiği bildiriliyor. Yerinden edilenler derme çatma çadırlarda veya kalabalık barınaklarda hijyen eksikliği ve bulaşıcı hastalık tehdidiyle karşı karşıya kalıyor.
Yerinden edilenlerin barındığı çadırlar ve sivil noktalara yönelik günlük saldırılar sürerken, yerel ve uluslararası çevreler İsrail'in 'açlık ve susuzluğu silah olarak kullandığını' belirtiyor.
Gazze İnsani Yardım Vakfı, BM denetimleri ve 27 Mayıs tarihi gibi metindeki özgün isim, tarih ve veriler korunarak aktarıldı.