Sürekli Susama ve Yorgunluk Diyabet Habercisi Olabilir
VM Medical Park Bursa Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Halil Eşenli, diyabetin sinsi başlayabildiğine dikkat çekerek toplum için uyarılarda bulundu.
Erken belirtiler sıklıkla göz ardı ediliyor
Dr. Halil Eşenli, "Sürekli susama, sık idrara çıkma, yorgunluk ve yaraların geç iyileşmesi çoğu zaman önemsenmiyor. Oysa bunlar diyabetin erken sinyalleridir. Erken tanı, komplikasyonların önlenmesinde büyük rol oynar." ifadelerini kullandı.
Diyabet yalnızca kan şekeri yüksekliği değil
Uzm. Dr. Eşenli, "Diyabet yalnızca kan şekeri yüksekliği değildir, tedavi edilmediğinde tüm organları etkileyebilen ciddi bir metabolik hastalıktır" uyarısını yineledi ve hastalığın yaygınlaştığına dikkat çekti.
Tip 1 ve Tip 2 diyabet: Benzer sonuçlar, farklı başlangıçlar
Dr. Eşenli, diyabetin iki temel formu olduğunu belirterek, "Tip 1 diyabet genellikle çocukluk döneminde başlar ve insülin eksikliği sonucu ortaya çıkar. Tip 2 diyabet ise yetişkinlerde daha sık görülür ve insülin direnciyle ilişkilidir. Her iki durumda da kontrolsüz kan şekeri kalp, böbrek, göz ve sinir sistemi üzerinde kalıcı hasarlara yol açabilir." dedi.
Tip 1 diyabette hızlı kilo kaybı, sık idrara çıkma ve ağızda aseton kokusunun önemli belirtiler arasında olduğunu vurgulayan Eşenli, tedavinin temelinin insülin olduğunu belirtti. Tip 2 diyabet içinse fazla kilo, hareketsiz yaşam ve düzensiz beslenmenin başlıca risk faktörleri olduğunu, diyet, egzersiz ve ilaçlarla kontrolün sağlanabileceğini söyledi.
Komplikasyonlar ve doğru yönetim
Uzun dönemde diyabetin kalp damar hastalıkları, böbrek yetmezliği ve sinir hasarı gibi çoklu organ hasarlarına yol açabileceğini hatırlatan Eşenli, düzenli takip ve kişiye özel tedavinin önemini vurguladı.
Dr. Halil Eşenli sözlerini, "Kan şekeri doğru kontrol edildiğinde bireyler sağlıklı bir yaşam sürdürebilir. En güçlü savunma, bilinçli hareket etmek ve hekim önerilerine uymaktır." diyerek tamamladı.
İÇ HASTALIKLARI UZMANI DR. HALİL EŞENLİ