DOLAR
42,57 0%
EURO
49,62 0%
ALTIN
5.762,01 0%
BITCOIN
3.879.542,84 0%

8 GW Hibrit GES ile Türkiye'nin Enerji Açığı Kapanabilir

Ember'e göre 8 GW hibrit GES yatırımıyla Türkiye güneş kurulu gücünü %35 artırıp 30 GW'ı aşabilir; uzmanlar depolama ve piyasa reformu öneriyor.

Yayın Tarihi: 19.09.2025 11:03
Güncelleme Tarihi: 19.09.2025 11:03

8 GW Hibrit GES ile Türkiye'nin Enerji Açığı Kapanabilir

8 GW Hibrit GES ile Türkiye'nin Enerji Açığı Kapanabilir

HÜMEYRA AYAZ - Uluslararası enerji düşünce kuruluşu Ember'in analizine göre, mevcut rüzgar ve hidroelektrik santrallerine 8 gigavat hibrit güneş enerjisi eklenmesiyle Türkiye'nin güneş kurulu gücü %35 artabilir ve toplam kapasite 30 gigavat'ın üzerine çıkabilir.

Analiz ve kapasite artışı

Ember'in değerlendirmesi, hibrit GES yatırımlarının şebekeye ek yatırım gerektirmeden güneş üretimini artırabileceğini gösteriyor. Bu model, mevcut RES ve HES altyapısının verimli kullanımını öne çıkarıyor.

Talep projeksiyonları

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın Ulusal Enerji Planı'na göre Türkiye'nin elektrik talebi 2030'da 455 teravatsaat, 2035'te ise 510 teravatsaat'e ulaşacak. Bu artışla talebin 2030'da 17 gigavat, 2035'te 27 gigavat yükselmesi bekleniyor. Daha düşük büyüme senaryosunda dahi 2035'e kadar 16 gigavat ilave kapasite ihtiyacı bulunuyor.

GÜYAD'ın değerlendirmesi

AA muhabirine değerlendirmede bulunan Enerji Yatırımcıları Derneği (GÜYAD) Başkanı Cem Özkök, "Türkiye'nin 2030 ve 2035 için öngörülen artan enerji talebini karşılamak ve yeşil dönüşümü hızlandırmak için hibrit güneş yatırımlarıyla birlikte geniş bir politika setine ihtiyaç olduğu aşikar." dedi.

Özkök, "Hibrit GES yatırımlarıyla birlikte depolama, piyasa teşvikleri, şebeke modernizasyonu ve enerji verimliliğini merkeze alan politikalar eş zamanlı hayata geçirilirse Türkiye, önümüzdeki 10-15 yıl içinde enerji dönüşümünü çok daha hızlı ve güçlü bir şekilde gerçekleştirebilir." diye konuştu.

Hibrit tesislerin faydaları

Özkök, hibrit kapasitenin özellikle tüketim merkezlerine yakın noktalarda arz güvenliğini artıracağını vurguladı. "Güneş üretiminin zirve yaptığı öğle saatlerinde barajlı HES'lerde su tutulabilir, akşam saatlerinde devreye girerek yük eğrisini dengeler. Rüzgarın düşük estiği yaz günlerinde ise güneş üretimi devreye girerek arz açığını kapatır. Hibrit kapasite, özellikle tüketim merkezlerine yakın noktalarda arz güvenliğini artırır." dedi.

Hibrit tesislerin frekans ve reaktif güç gibi yan hizmetleri destekleyerek şebeke esnekliğine katkı sunduğunu, tesislere ek elektriksel güç tahsis edilmediğini ancak mevcut kapasiteyi destekleyici üretim profili sunduğunu belirtti. Özkök, pompaj depolamalı HES'lerin ise büyük kapasitelerle uzun süreli depolama sağlayarak gündüz fazla üretilen elektriği geceye taşıdığını ve şebekenin istikrarlı çalışmasına katkı verdiğini ifade etti.

Engeller ve öneriler

Özkök, hibrit santral projelerinin önündeki en büyük engelin kapasite kısıtı olduğunu belirterek şu değerlendirmeyi paylaştı: "Santral işletmecilerinin istediği kapasitelerin kamu tarafından verilmemesinin nedenleri daha uygun fiyatlı elektrik üretimine erişim sağlama isteği. Kamunun ve mevcut santral işletmecilerinin ortak hedefine hizmet edecek modeller üzerinde kanun koyucular çalışıyor ve uygun modellerin ivedilikle uygulamaya geçme ihtiyacı olduğunun bütün paydaşlar farkında. Her iki teknolojinin de elektrik şebekesinde hem yük hem de üreteç olarak kullanılabilmesi şebeke esnekliğinin artırılmasına destek verici nitelikte."