DOLAR
42,56 -0,05%
EURO
49,52 -0,3%
ALTIN
5.730,95 -0,22%
BITCOIN
3.842.152,6 -0,63%

SEDDK Başkanı Davut Menteş: Prim Üretimi 700 Milyar Liraya Yaklaştı

SEDDK Başkanı Davut Menteş, ocak-temmuz prim üretiminin yıllık %47 artışla 700 milyar liraya yaklaştığını ve tahkim, değer kaybı ile TES düzenlemelerinde değişiklikler planlandığını açıkladı.

Yayın Tarihi: 24.09.2025 13:49
Güncelleme Tarihi: 24.09.2025 13:49

SEDDK Başkanı Davut Menteş: Prim Üretimi 700 Milyar Liraya Yaklaştı

SEDDK Başkanı Davut Menteş: Prim üretimi 700 milyar liraya yaklaştı

Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) Başkanı Davut Menteş, 14. Sigorta Haftası kapsamında düzenlenen basın sohbet toplantısında sektöre ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Prim üretimi ve finansal göstergeler

Menteş, ocak-temmuz döneminde sigorta sektörünün prim üretiminin yıllık bazda yüzde 47 büyüyerek yaklaşık 700 milyar lira seviyesine yaklaştığını belirtti. Özkaynak büyümesinin yüzde 56 düzeyinde gerçekleşerek 170 milyar liraya dayandığını aktardı. Sektörün aktif karlılığının yüzde 6, özkaynak karlılığının ise yüzde 50 civarında olduğunu ifade etti.

Menteş, bankacılıktan pozitif ayrışan bir görüntü sergileyen sigorta sektörünün enflasyondan arındırıldığında reel karlılık sağladığını, likidite ve finansal kaldıraç tarafında da güçlü olduğunu vurguladı. Sermaye yeterliliğinin tarihi zirvelerde olduğunu, en alt dilimlerde dahi anlamlı iyileşme olduğunu sözlerine ekledi.

Tahkim, arabuluculuk ve uyuşmazlık yaklaşımı

Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan sigorta uyuşmazlıklarına ilişkin düzenleme taslağına değinen Menteş, sigortalı ile sigorta şirketinin tazminatta anlaşamaması halinde Sigorta Tahkim Komisyonu'na başvurmadan önce arabuluculuğun zorunlu kılınmasının öngörüldüğünü anlattı. Bu konuda SEDDK olarak daha önce görüş bildirdiklerini ancak taslakta bu görüşlerin yer almadığını kaydetti.

Menteş, sigorta uyuşmazlıklarının ihtisas gerektiren yapısı nedeniyle arabuluculuğun zorunlu hale gelmesine karşı olduklarını belirtti. İhtilafa dönüşmeden iradi uzlaşma adımlarına destek verdiklerini ve zorunlu arabuluculuğun zamanla iskonto ve gerçek zararın tazmini yaklaşımından uzaklaşma riski taşıdığını ifade etti. Zorunlu arabuluculukta bir araya gelme zorunluluğu bulunduğunu, anlaşma sağlanamaması halinde ekstra masraf oluşabileceğini vurguladı.

Değer kaybı düzenlemesi

Değer kaybı hasarlarına ilişkin ölçümleme yönteminde yeknesaklık sağlamak amacıyla çalışma yürüttüklerini aktaran Menteş, TOBB bünyesindeki Sigorta Eksperleri İcra Komitesi'nden iç düzenleme ve standart belirlemesini talep ettiklerini söyledi. Bu düzenleme ile tahkim kararları ile başlangıçtaki tespitler arasındaki farkın kapanmasını, tahkime götürme motivasyonunun azaltılmasını hedeflediklerini belirtti.

Menteş, mevcut durumda söz konusu farkın yüzde 30'lar düzeyinde olduğunu, amaçlarının bunu yüzde 10'un altına indirmek olduğunu ve düzenlemeyi yakında uygulamaya alacaklarını açıkladı.

Tahkim kurumsal düzenlemeleri ve talepler

Menteş, Sigorta Tahkim Komisyonu için danışma kurulu ihdası, disiplin kurulu ve yargısal süreçlerde kurum içi mekanizmaların güçlendirilmesine yönelik talepleri olduğunu belirterek bu değişiklikleri Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile paylaşacaklarını söyledi. Amaçlarının sektörü iyileştirmek ve sigortalılara daha kaliteli hizmet sunmak olduğunu ifade etti.

Şirket tedbirleri ve hasar ödemeleri

Poliçe kesmelerini sonlandıran iki şirkete ilişkin soruya cevap veren Menteş, tedbir uygulanan şirketlerde önceliğin sigortalı hakları olduğunu, mevcut kaynakların öncelikle hasar ödemelerine tahsis edilmesi yönünde bir program oluşturulduğunu ve bu programın işlediğini kaydetti. Tedbir günü itibarıyla açılan hasarların ödendiğini ve yeni açılan hasarların da ödendiğini söyledi. Poliçe iptallerinin bir kısmının Güvence Hesabı tarafından yönetilerek ödendiğini anlattı.

Yabancı payı ve yatırım ilgisi

Menteş, sektörde yabancıların payına ilişkin değerlendirmelerde bulunarak 2021-2025 üretim esaslı dağılımda yabancıların payının tam olarak yüzde 50 olduğunu, aktif tarafta 2021'de yaklaşık yüzde 45 iken şu anda yüzde 44 seviyelerinde seyrettiğini aktardı. Bazı yabancı şirketlerin pazardan çekilmesinin sektörün üretim ve aktif tarafını etkilemediğini, yabancı yatırımcı ilgisinin devam ettiğini ve yeni kuruluş talepleri geldiğini söyledi.

TES takvimi

Komplemanter emeklilik sistemi (TES) ile ilgili çalışmaların sürdüğünü belirten Menteş, yaklaşık 30'a yakın ülkenin uygulamalarının tarandığını ve Türkiye'ye uygun modelin ele alındığını bildirdi. Çalışmaların devam ettiğini, 2026'nın ilk çeyreğinde takvimin daha da şekilleneceğini ve yürürlüğe girişin 2026'ın sonu veya ikinci yarısı olabileceğini söyledi.

Güvence Hesabı revizyonu ve düzenleyici adımlar

Menteş, Güvence Hesabı'nın yalnızca zorunlu sigorta kollarında sigortalıyı koruyan bir mekanizma olduğunu, diğer branşlarda benzer bir yapı bulunmadığını belirtti. Bankacılıktaki TMSF benzeri veya evrilebilecek bir yapı taslağı üzerinde çalıştıklarını, bu revizyonun piyasa müdahalesi veya rekabeti bozucu olmamasına özen göstereceklerini ve sektörel mutabakatla ilerlemek istediklerini aktardı.

Ayrıca Menteş, hayat dışından girilebilmesi için banka düzeyinde sermaye şartı, uluslararası standartlara uygun sermaye ölçümleri, gayrimenkul ve iştirak hisselerine ilişkin sınırlamalar, Sigorta Bilgi Gözetim Merkezi'nde kontrol uygulamaları ve kefalet senedi sahteciliğini önlemeye yönelik geliştirmeler gibi düzenleyici adımlar hakkında bilgi verdi. Eksperlerin mesleğini icra ederken önündeki engellerin kaldırılması yönünde çalışmaların sürdüğünü söyledi.

Hasar yönetmeliği ve katılım sigortacılığı

Menteş, sektörün ihtiyaç duyduğu ilk hasar yönetmeliği çalışmasının sürdüğünü ve bu konunun çok geniş destek bulduğunu belirtti. Çoklu paydaş grubuyla yürütülen bu çalışmanın SEDDK inisiyatifiyle ilerlediğini söyledi.

Katılım sigortacılığına ilişkin yeni düzenleme tasarısına da değinen Menteş, sisteme mesafeli duran kesimleri dahil etmek amacıyla hem Türkiye modelini koruyacak hem de uluslararası kabul görmüş ilkeleri barındıracak yeni bir tasarım hazırladıklarını aktardı. Bu çerçevede sigortalı havuzlarının şirket havuzundan ayrı raporlanması ve şeffaflığın önceki projelerden biri olduğunu belirtti. Tekafül modeline uygun düzenlemelerin yakın zamanda görüşe açılacağını ve uluslararası çevrelerden olumlu geri dönüşler aldıklarını söyledi.