Düzce'de 'Tarım Akademisi' 200 Dönüm Araziyi Üretime Kazandırdı, 100 Kişi Sertifikalı
ÖMER ÜRER - Düzce'de belediye öncülüğünde hayata geçirilen "Tarım Akademisi" projesi kapsamında, 2 yılda 200 dönüm atıl arazi tarıma kazandırıldı ve çoğunluğu kadın ve gençlerden oluşan 100 kişi sertifikalarını alarak sektörde yerini aldı.
Proje ortakları ve hedef
Proje, Düzce Belediyesi, Düzce Üniversitesi, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Düzce Ticaret ve Sanayi Odası ve Doğu Marmara Kalkınma Ajansı işbirliğiyle 2023'te başlatıldı. Amaç, tarım arazilerinin değerlendirilmesi ve kadın ile gençlere istihdam sağlanması olarak belirlendi.
Uygulama ve üretim
Daha önce meyve fidanlığı olarak kullanılan 200 dönüm arazi, çoğunluğu dezavantajlı kadın ve gençlerin katılımıyla tarıma elverişli hale getirildi. Alan, nitelikli üretimin gerçekleştirildiği ve modern uygulamaların denendiği "Akıllı Tarım Merkezi" olarak anılıyor.
Proje kapsamında köylerde yapılan çalışmalarla ata tohumu toplanıp bir tohum bankası oluşturuldu. Bu tohumlarla, ziraat mühendisleri rehberliğinde kadın ve gençler organik biber, domates, salatalık, fasulye, karpuz ve kavun gibi mahsuller yetiştirdi.
Kursiyerler aynı zamanda ada çayı, biberiye, kekik, melisa gibi tıbbi aromatik bitkiler ve peyzaj süs bitkileri yetiştirmeyi öğrendi. Ürünlerin proje ortaklarıyla yapılan anlaşmalar doğrultusunda satışı sağlanarak hem katılımcılara gelir imkânı sunuldu hem de projenin sürdürülebilirliği desteklendi.
Eğitimler ve gelecek planı
Mücella Öztürk, Düzce Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürü ve projenin sorumlusu, AA muhabirine yaptığı açıklamada projenin 2 yılda ürün çeşitliliğini artırarak sürdüğünü söyledi. Öztürk, "Projemizin amacı, sektörde yer almak isteyen özellikle kadın ve gençlere tarımsal faaliyetleri öğrenmede yardımcı olmak ve onlara istihdam sağlamak." dedi.
Bu yıl kurslarda fındık yetiştiriciliği, seracılık ve budama eğitimleri verildi. Öztürk, "Bundan sonraki kurslarda ise mantar yetiştiriciliği ve arıcılık eğitimleri vereceğiz." ifadelerini kullandı. Ayrıca gelecek yıl kültür mantarı yetiştiriciliği için sera eğitimlerine başlanması planlanıyor.
Ata tohumu ve geleneksel yöntemlerin önemi
Ziraat mühendisi Metehan Keser projede ata tohumuna verdiği önemi vurgulayarak, "Atalık tohum yaşadığımız bölgede tarihi simgedir. Toprakta yetişen bitkilerimizin özgürlüğünü, zenginliğini ve çeşitliliğini temsil eder. Bu tür yetiştiricilik tarımın geleceği için oldukça önemlidir." dedi.
Keser, eğitimlerin sahada ve eğlenceli geçtiğini belirterek, üretimlerden tohumluk ayrılan ürünlerin tohum bankasında saklandığını, gençleri tarıma yönlendirmeye çalıştıklarını söyledi: "Gençlerimiz, lise ve üniversite eğitimi alan arkadaşlarımız burada bizlerle. Başlıca amacımız tarımın bir gelecek olduğunu aşılamak."
Katılımcıların deneyimleri
Kursiyerlerden 60 yaşındaki Saadet Algül projede yer almaktan memnuniyet duyduğunu ifade etti. 25 yaşındaki Ceyda Nur Dursun ise ata tohumunu yetiştirip nesillere aktarmanın kendisini mutlu ettiğini belirterek, "Burada toprağa dokunarak stresimizi atıyoruz. Ektiğimiz, diktiğimiz ürünlerin geliştiğini gördükçe mutlu oluyoruz. Toprakla uğraşmak bence mutluluk kaynağı." dedi.
Proje, hem atıl arazilerin ekonomiye kazandırılmasını hem de kadın ve genç nüfusun nitelikli tarıma katılmasını sağlayarak bölgesel kalkınmaya katkı sunmayı hedefliyor.
Düzce'de belediyenin öncülüğünde hayata geçirilen "Tarım Akademisi" projesiyle 2 yılda hem 200 dönüm atıl arazi tarıma kazandırıldı hem de çoğunluğu kadın ve gençten oluşan 100 kişi sektörde yerini aldı. Katılımcılar, "Tarım Akademisi" projesi kapsamında sertifikalarını alarak çiftçiliğe başladı.