DOLAR
42,56 0%
EURO
49,59 0%
ALTIN
5.751,33 0%
BITCOIN
3.875.162,53 0%

Filistinli Ressam Yasemin Esad Ebu Muhaysin Gazze'deki Zulmü Fırçasıyla Duyuruyor

Yasemin Esad Ebu Muhaysin (40), Gazze'deki İsrail saldırılarını ve Filistinlilerin çektiği acıları yağlıboya tablolarıyla dünyaya aktarıyor.

Yayın Tarihi: 23.09.2025 13:45
Güncelleme Tarihi: 23.09.2025 13:45

Filistinli Ressam Yasemin Esad Ebu Muhaysin Gazze'deki Zulmü Fırçasıyla Duyuruyor

Filistinli ressam Yasemin Esad Ebu Muhaysin Gazze'deki zulmü fırçasıyla anlatıyor

Yasemin Esad Ebu Muhaysin (40), 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'nde yaşananları yağlıboya tablolarına taşıyarak dünyaya duyurmaya çalışıyor. Deyr el-Belah kentinde, saldırıya uğramış ancak hâlâ oturulabilir bir evde üretim yapan sanatçı, eserlerinde Filistin halkının yaşadığı acı ve trajedileri yansıtıyor.

Tablolarında açlık, göç ve kayıp izleri

Refah'tan Deyr el-Belah'a göç etmek zorunda kaldığını anlatan Yasemin, eserlerinde açlık, zorunlu göç ve altyapı eksikliğinin yarattığı yaşam koşullarını vurguluyor. Sanatçının eserleri, Gazze'deki yıkım ve kıyım karşısında dünyanın duyarsızlığını kırmayı hedefliyor.

Yasemin, elinde un çuvalı olan bir çocuk, arkasında çadırlar ve feryat eden bir kadını resmettiği tablo üzerinden İsrail'in sınır kapılarını kapatması sonucu yaşanan açlık ve kıtlık meselesine dikkat çekiyor. Kamyonlara ya da at arabalarına yükledikleri eşyaların üzerinde yola düşen Filistinlileri betimlediği başka bir tablosunda ise Gazze'deki kesintisiz göç dalgasını anlatıyor.

Sanatçı, göçün yarattığı belirsizliği şu sözlerle özetliyor: "Bu resimleri yaparken insanların çektiği acıyı birebir yaşadım çünkü ben de o yoldan geçtim. Bu tabloya 'Sırada ne var?' adını vereceğim. Yani göç ettikten sonra daha ne yaşayacağız? Nereye varacağız? Başımıza daha neler gelecek?"

Gözyaşları, haberler ve kişisel tanıklık

Yasemin bir diğer tablosunda bombalardan kurtulan çocukların döktüğü gözyaşlarını resmediyor. Bu eseri oluştururken haberleri takip edip ekran görüntüleri topladığını ve bunları eserine yansıtmaya çalıştığını söylüyor. "Yaptığım bütün resimlerin 'beni' anlattığını düşünüyorum. Çünkü, açlığı, göçü biz de yaşadık. Bunlar yaşananların çok küçük bir kısmı, gerçekte yaşadıklarımız bunların kat kat fazlası." diye konuşuyor.

Sanata dönüş, kayıplar ve umut

Savaş öncesinde duvar resimleri de yapan sanatçının, okulların yıkılmasıyla bu çalışmalarının da yok olduğunu belirtmesi dikkat çekiyor. Refah'taki saldırı sırasında resim ekipmanlarını ve tablolarını alamadan göç etmek zorunda kaldıklarını anlatan Yasemin, kısa süre önce amcası ve diğer sanatçı arkadaşlarının desteğiyle yeniden resim yapmaya başladığını ifade ediyor.

"Başka koşullarda yaşıyor olsaydık, resimlerim de başka olurdu. Mutluluğu anlatan, oyun oynayan çocukların ve doğal güzelliklerin resmini yapardım," diyen sanatçı, savaşın bitmesini ve eski yaşantılarına dönerek daha güzel işler üretebilmeyi umuyor.

Yasemin, tablolarını Arap sanatçılar ve sanat meraklılarını buluşturan Sanat Platformu'na göndereceğini ve eserlerin satışından cüzi de olsa gelir elde etmeyi hedeflediğini belirtiyor.