Fransa'da Başörtüsü Yasağı Tasarısı Tartışmaları
Fransa'da spor alanında başörtüsü takmayı yasaklamayı öngören tasarı, gençlik örgütlenmesi ANESTAPS'ın Başkanı Lily Rogier tarafından 'dışlayıcı' olarak değerlendirildi. Rogier, bu tasarının sorunlarını AA muhabirine şu sözlerle açıkladı: 'Bu, spor başörtüsü takan tüm kadınların spordan dışlanmasını amaçlıyor.'
Geçmişteki Yasağının Sürdürücü Etkileri
Fransa’da 2004’ten itibaren kamu çalışanlarına ve eğitim alanına başörtüsü yasağı getirildi. 2010 yılında ise peçe yasağı uygulanmaya başladı. Okul gezilerine katılan annelere yönelik başörtüsü yasağının da gündemde olduğunun altı çizildi.
Tasarı Hakkında Endişeler
Tasarı, 18 Şubat 2023 tarihinde Senato tarafından kabul edildi ancak yürürlüğe girebilmesi için Ulusal Meclis'ten geçmesi gerekiyor. Uluslararası Af Örgütü ve diğer kuruluşlar, tasarının uluslararası hukuka ve vicdan özgürlüğüne aykırı olduğunu belirtiyor.
Rogier, 'Bu yasa, spor başörtüsü takan kadınların mesleklerden dışlanmalarına neden olacak' diyerek tasarının olumsuz etkilerine dikkat çekti. Ayrıca havuzlarda tesettürlü mayo kullanımının yasaklanmasının da bu tasarı ile mümkün olabileceğini belirtti.
Sporun Rolü ve Sağlık Üzerindeki Etkisi
Rogier, sporun ruhsal ve bedensel sağlık üzerindeki önemini vurgulayarak, 'Spor, toplumsal birliği sağlıyor ve farklı kültürlerin tanınmasına katkıda bulunuyor.' dedi.
Çocuklar Üzerindeki Olumsuz Etkiler
Rogier, yeni nesiller üzerinde bu tasarının caydırıcı bir etkisi olabileceğinden endişeli olduğunu ifade ederek, 'Genç kızların, sporda kendilerini görmekte zorlanmaları, spor yapma cesaretlerini kırabilir.' dedi.
Sonuç Olarak
Rogier, 'Bu tasarı ile laiklik esasları arkasına saklanıldığını fakat aslında laiklik prensibinin, din ve vicdan özgürlüğünü güvence altına aldığını' belirtti. Başörtülü kadınların spor dünyasındaki yerinin korunması gerektiğini vurguladı ve ilgili kadınların söz hakkı olduğuna dikkat çekti.