TBMM Komisyonunda "Terörsüz Türkiye" Görüşmeleri Yoğunlaştı
TBMM'de kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu toplantısında milletvekilleri, baro temsilcileri, hukuki düzenlemeler ve silah teslimi süreçlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, son oturumda komisyon üyelerine söz verdi.
Baro çağrıları ve CHP talebi
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, partisinin "çoklu baro" uygulamasına karşı olduğunu belirtti. Emir, TBMM Başkanı Kurtulmuş'tan komisyonda ilerleyen dönemde İstanbul Barosu, Ankara Barosu ile İzmir Barosunun da dinlenilmesine yönelik talepte bulundu.
Silah teslimi ve sürecin ön şartı
Demokratik Sol Parti Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Önder Aksakal, bu sürecin ön şartını şu sözlerle özetledi: "Terörsüz Türkiye sürecinin ön şartının terör örgütü PKK ve diğer unsurlarının silahlarını kayıtsız şartsız teslim etmeleri ve devletin adaletine sığınmaları olduğunu" söyledi. Aksakal, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Malazgirt'te ifade ettiği kararlılığı vurgulayarak, "Kılıç kınından çıkarsa bu çalışmalarımızın da bir anlamı kalmayacaktır" dedi ve zaman kaybetmeme çağrısı yaptı.
Hukuk ve toplumsal dayanışma vurgusu
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, baro başkanlarının komisyonda yer almasının sürecin daha kapsayıcı bir zeminde yürütülmesinin göstergesi olduğunu belirtti. Yüksel, şu değerlendirmeyi yaptı: "Terörsüz Türkiye idealini başarıya ulaştırmak ve milletimizin beklentilerini karşılamak üzere kurulan komisyonumuzun nihayete erdirmesi gereken hususların başında, hukuki düzenlemeler yer almaktadır."
Yüksel, yapılacak hukuki düzenlemelerin geniş toplumsal ve siyasal uzlaşmayı barındırması gerektiğini vurgulayarak, "Terörsüz Türkiye sadece bir güvenlik vizyonu değil, aynı zamanda hukukun ve adaletin egemen olduğu toplumsal dayanışmanın inşasıdır." dedi.
Ceza hukuku düzenlemeleri ve infaz sistemi
Yeni Yol Partisi İzmir Milletvekili Mustafa Bilici, sürecin başarısı için "barışın hukuki boyutuyla da inşa edilmesi" gerektiğini belirtti. Bilici, "Silah bırakan kişilerin hukuki statüsü, bu sürecin en hassas ve tartışmalı başlıklarından birini oluşturmaktadır" diyerek, Türk Ceza Kanunu ve infaz sistemi açısından sürece özgü düzenlemeler gerektiğini ifade etti.
Davetiye listesi ve şeffaflık talebi
EMEP İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, komisyona davet edilen kurum ve kişilerin listesinin, bugüne kadar davet edilen kurumların hangilerinin katılıp katılmadığının komisyonla paylaşılmasının önemine dikkat çekti.
Barolar ve salon tepkileri
MHP Sakarya Milletvekili Muhammed Levent Bülbül, komisyonu Türkiye'nin gündemindeki birinci madde olarak nitelendirip, "İstanbul Barosu, Ankara Barosunun davet edilmediği, yerlerine İstanbul 2 No'lu Barosu ve Ankara 2 No'lu Barosunun davet edildiğine" yönelik söylemlere değindi. Bülbül, "İstanbul 1 No'lu Baro Başkanı'nın 'tiyatro' olarak dile getirmesini... son derece çirkin değerlendirmelerde bulunmasını hoş karşılamadığımızı, kınadığımızı da ifade etmek istiyorum" diyerek sert eleştiride bulundu ve katılım sağlamayanların isimlerinin bildirilmesinin yararlı olacağını ekledi.
Hasta hükümlüler ve güvenlik korucuları
DEM Parti Erzurum Milletvekili Meral Danış Beştaş, komisyonun hasta tutuklu ve hükümlülerin serbest bırakılması konusunda bir irade ortaya koyması gerektiğini söyledi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Kürşad Zorlu, komisyonda ayrıca sayısı 62 bini aşan güvenlik korucularının da dinlenmesi gerektiğini vurguladı. Zorlu, güvenlik koruculuğu sisteminin başladığı 1985'ten bu yana 1760 güvenlik korucusu ile 88 gönüllü güvenlik korucusunun şehit verildiğini hatırlattı.
Komisyonun odak ve amaç eleştirisi
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, toplumsal rızanın önemine dikkat çekti: "Herkesin fikrine çok saygı duyuyorum ama bu konuları konuşan, tartışan, yazan bir vekil, siyasetçi, akademisyen olarak, bu meselede söylenmemiş hangi söz kalmış? Türkiye bunu konuşuyor, toplum da konuşuyor. Fakat artık millet bizden konuşma değil, adım istiyor."
Yayman, komisyonda odak kaybı yaşandığını belirterek, sekretaryanın davetli misafirlere daha somut yönlendirme yapmasının faydalı olabileceğini söyledi: "Biz sizin terörsüz Türkiye; Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu ile ilgili fikirlerinizi almak istiyoruz." Ayrıca Yayman, komisyonun esas amacını şu ifadeyle özetledi: "Bu komisyonun kurulma gerekçesi PKK'nın feshi ve silahların teslimiyle ilgili doğrulama mekanizmalarının işletilmesidir."
Toplantıda dile getirilen görüşler, baro temsilcilerinin davet süreci, hukuki düzenlemeler ve silah teslimine ilişkin doğrulama mekanizmalarının önemi etrafında yoğunlaştı. Milletvekillerinin talepleri arasında baroların geniş çaplı dinlenmesi, ceza hukuku ve infaz düzenlemelerinin gözden geçirilmesi ile güvenlik korucularının da sürece dahil edilmesi yer aldı.