Sumud Filosu Aktivistleri: İsrail'in Saldırısı, Alıkoyma ve İşkence İddiaları

Sumud Filosu'ndaki yabancı aktivistler, İsrail'in uluslararası sularda saldırı düzenlediğini, alıkoyma ve fiziksel-psikolojik şiddet uyguladığını anlattı; Türkiye'ye teşekkür etti.

Yayın Tarihi: 04.10.2025 21:15
Güncelleme Tarihi: 04.10.2025 21:32

Sumud Filosu Aktivistleri: İsrail'in Saldırısı, Alıkoyma ve İşkence İddiaları

Sumud Filosu Aktivistleri İsrail'in Müdahalesini ve Alıkoymayı Anlattı

Küresel Sumud Filosunda yer alan yabancı aktivistler, İsrail tarafından uluslararası sularda gerçekleştirilen müdahale sırasında uğradıkları fiziksel ve psikolojik şiddeti anlatarak, Türkiye'nin kendilerini güvenli şekilde geri getirmesinden duydukları minnettarlığı dile getirdi. Aktivistler, Türkiye'ye dönüşlerinin Türk Hava Yolları (THY) uçağıyla İstanbul Havalimanı'na yapıldığını belirtti.

Ömer el-Hasi'nin anlatımı

Libya'nın eski başbakanlarından Ömer el-Hasi, filodaki tüm gemi ve teknelere yönelik müdahalenin uluslararası kara sularında gerçekleştiğini söyledi. İsrail askerlerine gemide "Sivil aktivistleriz. Ne Gazze kara sularında ne de uluslararası kara sularda sizinle hiçbir şekilde karşı karşıya kalmak istemiyoruz. Bizler, sizin için herhangi bir tehdit oluşturmuyoruz. Bizler, Cenevre ve Roma yasalarına göre, çatışma alanlarında zarar gören masum sivillere ulaşmak istiyoruz. Gazze'deki masum siviller, çocuk, kadın, yaşlı, hasta ve yaralılardan oluşuyor. Biz onlara gıda maddeleri, çocuk mamaları, halı, konaklama çadırları ve bazı vitaminlerden oluşan malzemeleri götürmek istiyoruz." dediklerini aktardı.

El-Hasi, askerlerin söylediklerini reddettiğini, gemiyi ele geçirip kendilerini geminin bodrum katına hapsederek limana götürdüklerini anlattı. Limanda elleri ve ayakları kelepçeli şekilde tutulduklarını, İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in kendilerine "Sizler Hamas'ı destekliyorsunuz." dediğini ve hapsin yanı sıra işkence ve baskı ile tehdit ettiklerini belirtti.

El-Hasi, liman civarında açık alanda 8 saat elleri arkadan bağlanmış şekilde tutulduklarını, sonrasında hangara alınarak kötü üst aramalarına maruz kaldıklarını, çantalarının ve özel eşyalarının kaybolduğunu söyledi. Sabah erken saatlerden itibaren zırhlı araçlarla alınarak işgal altındaki Filistin topraklarının güneyindeki hapishanelere nakledildiklerini aktardı.

Hapishanedeki koşulların daha da kötüleştiğini belirten el-Hasi, "İçme suyundan mahrum bıraktılar. Kötü koşullarda sürekli soruşturmaya alıyorlardı. Hapishanede bizlere ne yiyecek içecek ne de ilaç verdiler. Hapishaneye girer girmez üstümüzü çıkarıp başka kıyafetler giydirdiler ve Türkiye'nin gönderdiği uçağa bininceye kadar bu kıyafetlerden kurtulamadık." dedi. El-Hasi, "Uçak Türkiye'nin bir armağanıydı. Bu güzel karşılama ve cömertlikleri için Türk yönetimi ve halkına teşekkür ediyoruz." ifadelerini kullandı.

El-Hasi, Türkiye'nin karşılamasının yaşadıklarını bir nebze unutturduğunu, tek üzüntülerinin Gazze'deki Filistinli çocuklarla buluşamamış olmaları olduğunu vurguladı.

İsviçreli aktivist Tabea Zouk: "Bize terörist muamelesi yaptılar"

İsviçreli Tabea Zouk, hapiste geçirdikleri süreci anlattı ve İsrail'in uluslararası siyasi baskı nedeniyle serbest bırakılmak zorunda kaldığını düşündüğünü söyledi. Zouk, yaşadığı zorlukları şöyle özetledi: "Onlar hakkında güzel bir şey söyleyemem. Beyaz tenli, mavi gözlü ve İsviçre pasaportumun olduğunun farkındayım. Bana gemideki diğer yolculardan çok daha iyi davrandılar. Bu beyaz ayrıcalığıdır ama buna rağmen bizimle dalga geçtiler ve bizi taciz etmeye çalıştılar. Sırf bizi rahatsız etmek ve kötü hissettirmek için bir saat boyunca başlarımız yerde, güneş altında diz çökmemizi sağladılar. Kötü hissettirmek için bize terörist muamelesi yaptılar. Bir gün boyunca su içmedim. Sonra musluk suyu verdiler, onu içtim ama hiçbir yemeğe dokunmadım. Hastalanabileceğimin farkındaydım."

Zouk, Türkiye'ye dönüş uçuşunun çok iyi geçtiğini, THY'nin kendilerine iyi davrandığını ve yemek, su ile portakal suyu verildiğini söyledi.

Arjantinli Nicolas Calabrese: "Bize yaptıklarının çok daha kötüsünü Filistin halkına yapıyorlar"

Nicolas Calabrese, uluslararası sularda seyir haklarının ihlal edildiğini belirterek, "Bizi silah zoruyla kaçırdılar, hiçbir silahımız yoktu. Yüzlerimizi gizlemiyorduk ama onların yüzleri maskeliydi. Bize çok kötü davrandılar, ittiler, başlarımızı eğdirdiler, hatta vurdular. Neler olduğunu anlamamız, diğer teknelerdeki arkadaşlarımızın nerede olduğunu öğrenmemiz için birbirimizle konuşmamıza izin vermediler. Annemle ancak 3 gün sonra konuşabildim. Bu maruz kaldığımız büyük bir hak ihlalidir ama bize yaptıklarının çok daha kötüsünü Filistin halkına yapıyorlar. Biz mücadele etmeye devam edeceğiz." dedi.

Calabrese, filoya katılma kararını, yaşananları "kabul edememesi" ve yardım etme isteğinin tetiklediğini belirtti.

İtalyan kaptan Tommaso Bortolazzi: Hapiste Müslüman oldu

"Maria Cristina" gemisinin kaptanı Tommaso Bortolazzi, hapishanede Müslüman olduğunu söyledi. Bortolazzi, soykırımı görmezden gelemediği için filoya katıldığını ve hapiste arkadaşlarıyla dayanışma içinde olduklarını anlattı. Bortolazzi, arkadaşlarının namaz kılarken polis müdahalesine karşı durduğunu ve daha sonra şehadet getirerek yeniden doğmuş gibi hissettiğini belirtti.

Cezayirli aktivist Ammar Ounnas'tan Türkiye'ye teşekkür

Cezayirli Ammar Ounnas, İsrailli askerlerin kendilerine hakaret ettiğini, uluslararası baskı altında kötü muamele gördüklerini ve iki gün boyunca belirsizlik içinde tutulduklarını söyledi. Ounnas, "Türkiye'ye çok çok teşekkür ederiz, bizlere hayatımızın en güzel sevincini yaşattı. Bizleri hapishaneden çıkarınca 'İstanbul'a gideceksiniz.' dediklerinde inanmamıştık. Havalimanına vardığımızda THY'yi görünce inanmaya başladık." ifadelerini kullandı.

Sumud Filosundaki aktivistlerin anlatımları, alıkoyma sürecinde yaşadıkları iddia edilen hak ihlallerini ve kötü muameleyi gözler önüne seriyor. Aktivistler, Türkiye'nin sağladığı dönüş ve karşılama nedeniyle teşekkürlerini yineledi.

(Sürecek)

İsrail tarafından uluslararası sularda saldırıya uğrayıp alıkonulan Küresel Sumud Filosu'ndaki...

İsrail tarafından uluslararası sularda saldırıya uğrayıp alıkonulan Küresel Sumud Filosu'ndaki yabancı aktivistler, İsrail'in filodaki teknelere saldırısında yaşadıklarını ve alıkonuldukları süreçte maruz kaldıkları fiziksel ve psikolojik şiddeti anlatarak, kendilerini İsrail'den güvenli şekilde getiren Türkiye'ye minnettarlıklarını ifade etti. Filoda yer alan "Maria Cristina" gemisinin kaptanı İtalyan Tommaso Bortolazzi, açıklamalarda bulundu.

İsrail tarafından uluslararası sularda saldırıya uğrayıp alıkonulan Küresel Sumud Filosu'ndaki...