DOLAR
42,72 -0,06%
EURO
50,23 -0,06%
ALTIN
5.947,89 -0,49%
BITCOIN
3.709.963,3 0,93%

Tütüne Bağlı Akciğer Kanseri: Erkeklerde %89,9 Kadınlarda %43

Dr. Selma Aktaş, tütün kullanımına bağlı akciğer kanseri oranlarının erkeklerde %89,9, kadınlarda %43 olduğunu; yıllık yaklaşık 25 bin vakanın önlenebilir olduğunu açıkladı.

Yayın Tarihi: 12.11.2025 11:09
Güncelleme Tarihi: 12.11.2025 11:09

Tütüne Bağlı Akciğer Kanseri: Erkeklerde %89,9 Kadınlarda %43

Tütüne Bağlı Akciğer Kanseri: Erkeklerde %89,9 Kadınlarda %43

Bilecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Uzmanı Selma Aktaş uyardı

Bilecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Uzman Doktor Selma Aktaş, tütün ve tütün ürünlerinin kullanımına atfedilen akciğer kanseri oranının erkeklerde %89,9, kadınlarda %43 olduğunu belirtti. Bu veriler ışığında, ülkede bir yıl içinde ortaya çıkan yaklaşık 25 bin akciğer kanseri vakasının önlenebilir olabileceği kaydedildi.

Dr. Aktaş, akciğerin vücudun oksijen ihtiyacını karşılayan solunum sistemi organı olduğunu, akciğerin birçok hücreden oluştuğunu ve bu hücrelerin görev gereği bölünüp çoğaldığını ifade etti. Akciğer kanserinin, akciğer dokusunu oluşturan hücrelerin kontrolsüz çoğalarak kitle (tümör) oluşturmasıyla meydana geldiğini anlattı. Oluşan kitle önce bulunduğu alanda büyür, daha sonra çevre dokulara ve dolaşım yoluyla uzak organlara yayılarak hasara yol açar; bu yayılma metastaz olarak adlandırılmaktadır.

Akciğer kanseri iki ana alt türde görülmektedir. Küçük hücreli dışı akciğer kanseri (KHDAK) tüm akciğer kanseri vakalarının yaklaşık %85ini oluşturur ve küçük hücreli tiplere göre daha yavaş ilerler. Küçük hücreli akciğer kanseri ise daha az yaygın olmakla birlikte hızlı seyirli ve agresif bir tümördür, çevre dokulara ve uzak organlara kısa sürede yayılabilir.

Uluslararası veriler de durumu net biçimde ortaya koyuyor. GLOBOCAN 2022 verilerine göre dünyada bir yıl içinde yaklaşık 2,5 milyon yeni akciğer kanseri vakası görüldü ve 1,8 milyon kişi bu hastalık nedeniyle yaşamını yitirdi. Akciğer kanseri dünya genelinde erkeklerde en sık görülen, kadınlarda ise ikinci sıklıkta izlenen kanser türü olup kanser kaynaklı ölümlerde ilk sırada yer almaktadır.

Dr. Aktaş, tütün dumanının 7 binden fazla kimyasal içerdiğini ve bunların en az 70'inin kansere yol açtığı bilindiğini vurguladı. Sadece sigara değil; puro, pipo ve elektronik sigara gibi yeni nesil ürünlerin de akciğer kanseri riskini artırdığı ifade edildi. Tütün dumanındaki toksik karışımlar bronş epitelinde DNA hasarına yol açarak tümör gelişimini tetikliyor.

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl 1,3 milyon kişi pasif tütün dumanına bağlı hastalıklar nedeniyle hayatını kaybetmektedir. DSÖ pasif içiciliğin akciğer kanserine yol açtığını ve maruziyetin güvenli bir düzeyinin bulunmadığını belirtmektedir. Bu nedenle dumansız hava sahası uygulamaları ve ev içi maruziyetin azaltılmasına yönelik önlemler önem taşımaktadır.

Ülkemize ilişkin en güncel verilere göre yılda yaklaşık 30 bin kişi akciğer kanseri tanısı almakta ve 23 bin vatandaşımız bu hastalık nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Vakaların yalnızca %17'si erken evrede, %24,3'ü bölgesel, %58,6'sı ise uzak organ yayılımı evresinde tanı almaktadır. Tanı alma medyan yaşı 65'tir.

Erken tanının önemine de değinen Dr. Aktaş, akciğer kanserinin erken evrede tespit edilmesinin tedavi başarısını artırdığını, ancak belirtilerin genellikle ileri evreye kadar ortaya çıkmadığını belirtti. Belirtiler ortaya çıksa bile sıklıkla enfeksiyon veya sigaraya bağlı etkiler olarak değerlendirilip tanının gecikebildiği vurgulandı.

Tütün ürünlerini bırakmanın her yaşta sağlık açısından fayda sağladığını belirten Dr. Aktaş, sigara bırakıldıktan 10 yıl sonra akciğer kanseri riskinin içmeye devam eden bir bireye kıyasla yaklaşık %50 oranında azaldığını söyledi. Tütün ürünü kullanan vatandaşların Bakanlık tarafından sunulan hizmetlerden faydalanabileceği, ALO 171 Sigara Bırakma Danışma Hattı, Sigara Bırakma Polikliniği ve Mobil Sigara Bırakma Polikliniği gibi birimlerde kanıtlanmış ilaç tedavilerine ücretsiz erişim sağlandığı bildirildi.

Dr. Aktaş son olarak farkındalığın, erken tanının ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarının akciğer kanserinin önlenmesi ve erken evrede saptanmasında belirleyici olduğunu ifade etti.

BİLECİK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ GÖĞÜS HASTALIKLARI UZMANI  UZMAN DOKTOR SELMA AKTAŞ

BİLECİK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ GÖĞÜS HASTALIKLARI UZMANI UZMAN DOKTOR SELMA AKTAŞ