Vanuatu'nun İklim Davası, Küresel Fonlara Kapı Aralayabilir
Uluslararası Çevre Hukuku Merkezi İklim ve Enerji Programı kıdemli avukatı Joie Chowdhury, ada ülkesi Vanuatu'nun Uluslararası Adalet Divanı'nda (UAD) açtığı iklim davasının, gelişmekte olan ülkeler için sağlanan fonlara daha fazla kaynak sağlayabileceğini vurguladı.
Küresel ısınmanın etkisiyle yok olma tehdidiyle karşı karşıya kalan Vanuatu, 2021 yılında, yüksek karbon emisyonu yapan ülkelerin sorumluluğunu ortaya koyarak UAD'ye başvuru yapmak istedi. BM Genel Kurulu'nda 132 ülkenin desteğiyle kabul edilen bu talep, 29 Mart 2023'te resmiyet kazandı.
Dünyanın En Büyük İklim Davası Süreci
Yaklaşık 100 ülke ve uluslararası kuruluştan yazılı görüş alınan davanın duruşmaları 2-13 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilecek ve nihai kararın 2025 yılı içinde açıklanması bekleniyor.
Cahil Chowdhury, küçük ada devletlerinin küresel ısınmanın yıkıcı etkilerini ilk yaşayanlar arasında olduğunu aktararak, bu ülkelerin iklim değişikliği ile ilgili birçok sorunu çözmekte zorlandığını ifade etti. Tuvalu gibi, sera gazı emisyonu %0,01 olan ancak deniz seviyesi yükselmesi nedeniyle sular altında kalacak ilk ülkeler arasında yer alıyor.
Uluslararası Hukuk ve İklim Sorumluluğu
Chowdhury, Vanuatu'nun yanı sıra Angola, Antigua ve Barbuda, Bangladeş, Kosta Rika gibi birçok ülkenin bu davanın öncüsü olduğunu belirtiyor. UAD’deki dava, klasik anlamda taraflı bir dava olmayıp, istişari niteliğe sahip. Mahkeme, uluslararası hukukun tüm kaynaklarına başvurarak durumu aydınlatmayı amaçlıyor.
Vanuatu’nun, iklim değişikliğini tetikleyen emisyonların yasa dışı olduğu iddiasıyla duruşmalara katılacağını ifade eden Chowdhury, bu durumun uluslararası yasal sorumluluklar hakkında önemli soruları gündeme getireceğini belirtti.
Davanın Potansiyel Etkileri
Davanın sonuçlarının ulusal ve uluslararası mahkemeler üzerinde önemli etkileri olacağını kaydeden Chowdhury, UAD'nin görüşünün, iklim eylemleri üzerindeki mevcut siyasi engelleri aşmasına yardımcı olabileceğini öngörüyor.
Chowdhury ayrıca, geliştirilen Kayıp ve Zarar Fonu'na yönelik finansmanın yetersiz olduğunu belirtti ve davanın sonuçlarının, bu fonun güçlenmesine katkı sağlayabileceğini ifade etti. Mahkemenin iklim zararını telafi etme yükümlülükleri hakkında net bir karar vermesinin, iklim finansmanı müzakerelerine büyük bir ivme kazandıracağını belirtti.
Chowdhury sözlerini; "İklim değişikliği, insanlığın en büyük tehditlerinden biridir. Sadece tek bir yola başvurmak yeterli değil; çok taraflılık ve yasal yolların birlikte kullanılması gerekmektedir" diyerek tamamladı.