DOLAR
42,54 0%
EURO
49,57 0%
ALTIN
5.756,81 0%
BITCOIN
3.837.921,56 0%

Konteyner Navlunlarında Gerileme: Talep, Arz Fazlası ve Türkiye'nin Fırsatı

Tamer Kıran, konteyner navlunlarının talep zayıflığı ve arz fazlasıyla pandemi öncesine yaklaştığını; Türkiye'nin lojistik köprü rolünün güçlendiğini vurguladı.

Yayın Tarihi: 29.10.2025 11:14
Güncelleme Tarihi: 29.10.2025 11:14

Konteyner Navlunlarında Gerileme: Talep, Arz Fazlası ve Türkiye'nin Fırsatı

Konteyner Navlunlarında Gerileme: Talep, Arz Fazlası ve Türkiye'nin Fırsatı

İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) Başkanı Tamer Kıran, konteyner navlunlarının pandemi öncesi seviyelere yaklaştığını belirterek, düşüşte üç ana faktörün etkili olduğunu söyledi: talep normalleşmesi, kapasite artışı ve arz fazlası ile politik tansiyonun kısmen yumuşaması.

WCI verileri ve fiyatlamadaki gerileme

Kıran, Drewry Dünya Konteyner Endeksi (WCI) verilerine atıfta bulunarak, Ekim 2025 itibarıyla yaklaşık 40 fit uzunluğundaki bir konteyner (FEU) için endeksin 1740 dolar seviyesinde seyrettiğini; bunun 2023 sonuna göre yaklaşık %40 ve pandemi döneminin zirvesine göre yaklaşık %85 azalma anlamına geldiğini kaydetti.

Talep cephesinde yavaşlama

Kıran, pandemi sonrası ortaya çıkan güçlü mal talebinin 2024'te doygunluğa ulaştığını, ABD ve Avrupa'da tüketici harcamalarının hizmetlere kaydığını ve stok seviyelerinin yüksek kaldığını vurguladı. 2025’in ikinci yarısında özellikle ABD ve Avrupa pazarlarında belirgin bir yavaşlama görüldüğünü belirten Kıran, ABD'nin ithalatının Eylül 2025'te 2,31 milyon TEU seviyesinde gerçekleştiğini ve bunun yıllık bazda %8,4 düşüşe işaret ettiğini, ancak yılın ilk 9 ayında toplam ithalatın %1,9 artıda olduğunu aktardı.

Avrupa tarafında imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) Ekim 2025 itibarıyla risk seviyesi olan 50 değerinde kalırken, yeni siparişlerde gerileme sürüyor. Çin'in ihracatı 2025 yazında yeniden artışa geçmiş olsa da yıllık artışın pandemi sonrası ortalamanın altında, yaklaşık %3 civarında olduğunu belirtti.

Arz baskısı: Filoya yeni kapasite

Kıran, 2024'te dünya konteyner gemi filosuna yaklaşık 2,9 milyon TEU yeni kapasite eklenmesinin kısa vadede arz baskısını artırdığını söyledi. Yeni çevreci teknolojili gemilerin uzun vadede olumlu olsa da kısa vadede fazladan tonaj yarattığını vurgulayan Kıran, 2025 itibarıyla sipariş defterinin 8,3 milyon TEU seviyesine ulaştığını ve filonun 2026'ya kadar en az %25 büyüyebileceğini aktardı.

Bu nedenle hat operatörlerinin kapasiteyi dengelemek için "düşük hızda seyir" ve "sefer iptali" gibi yöntemlere başvurduğunu ifade etti.

Politik riskler ve piyasa algısı

Kıran, ABD'nin Çin'e yönelik ticaret adımlarında erteleme gibi gelişmelerin kısa süreli psikolojik iyimserlik yarattığını ancak kalıcı fiyat toparlanması yaratmadığını belirtti. Konteyner navlunlarındaki düşüşün, yapısal arz-talep dinamiklerinin bir sonucu olduğunu ve kriz sona erdi anlamına gelmediğini vurguladı. Hat operatörlerinin hâlâ yüksek yakıt fiyatları, karbon maliyetleri ve jeopolitik risklerle karşı karşıya olduğuna dikkat çekti.

Türkiye için stratejik fırsat

Kıran, Çin merkezli üretim bağımlılığının kısmen azaldığını, Vietnam, Hindistan ve Malezya gibi alternatif üretim merkezlerinin öne çıktığını söyledi. Bu değişimin Asya-ABD konteyner akışlarını yeniden şekillendirdiğini ve Türkiye'ye Avrupa ile Asya arasında lojistik köprü rolünü güçlendiren bir fırsat penceresi sunduğunu vurguladı.

Türk sahipli gemi filosunun tüm gemi tipleri dikkate alındığında 52 milyon DWT'yi aştığını ve Türkiye'yi dünya sıralamasında 10. sıraya taşıdığını belirten Kıran, limanlardaki konteyner elleçlemelerinde artış gözlemlendiğini aktardı. Türkiye’nin coğrafi konumu, çok modlu altyapısı ve ticaret diplomasisindeki aktif rolünün ülkenin lojistik üs olma hedefini güçlendirdiğini söyledi.

Operasyonel cevaplar ve maliyetler

Navlunlardaki gerileme hat operatörlerini ve forwarderları daha disiplinli kapasite yönetimine itti ve hız düşürme uygulamaları yeniden gündeme geldi. Kıran, bunun yakıt tasarrufu ve karbon salınımı açısından olumlu olduğunu ancak Avrupa Emisyon Ticareti Sistemi'nin deniz taşımacılığına dahil edilmesinin maliyetleri yukarı çektiğini belirtti.

Gelecek görünümü

Kıran, önümüzdeki dönemde navlunları belirleyecek üç ana faktörü şöyle sıraladı: Çin’in dış ticaret temposu, ECB projeksiyonları ve Kızıldeniz/Süveyş hattındaki güvenlik ve rota tercihlerinin maliyet ve süreye etkileri. Çin-ASEAN ticaretinin 2025 Ocak-Ağustos döneminde yaklaşık %9,7 artmasının rota tercihini Doğu/ASEAN eksenine kaydırdığını, ECB'nin 2026 için Avro Bölgesi büyümesini %1,0 olarak öngördüğünü belirtti.

Küresel çerçevede Dünya Ticaret Örgütü'nün küresel mal ticareti büyümesi projeksiyonlarına atıfta bulunan Kıran, WTO'nun 2025 için %2,4 ve 2026 için %0,5 büyüme tahminlerinin navlunlarda inişli-çıkışlı ancak genel olarak ılımlı bir döneme işaret ettiğini söyledi.

Kapanış olarak, Kıran navlunlardaki düşüşün büyük ölçüde arz-talep dengesinin yeniden kurulması sürecinden kaynaklandığını, jeopolitik risklerin tamamen ortadan kalkmadığını ve Türkiye'nin bu dönemi hizmet kalitesini artırma ve maliyet verimliliği sağlama fırsatı olarak değerlendirdiğini vurguladı.

İstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz ve Karadeniz Bölgeleri (İMEAK) Deniz Ticaret Odası (DTO) Yönetim...

İstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz ve Karadeniz Bölgeleri (İMEAK) Deniz Ticaret Odası (DTO) Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran, açıklamalarda bulundu.