Bakan Fidan: Türkiye’nin Özgün Sözü ve "Türkiye Yüzyılı" Vizyonu
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Dışişleri Bakanlığı tarafından "Barış, İstikrar ve Refah Üreten Dış Politika" temasıyla düzenlenen 16’ncı Büyükelçiler Konferansı’nın açılış konuşmasını yaptı. Fidan, konuşmasında Türkiye’nin krizler karşısında edilgen bir izleyici olmadığını, stratejik hamlelerle süreçleri şekillendiren bir aktör olduğunu vurguladı.
Türkiye'nin dış politika vizyonu
Fidan, Türk dış politikasının esasının bağımsız, milli ve Türkiye eksenli bir vizyon olduğunu belirterek, Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği "Türkiye Yüzyılı" hedefiyle güvenlik ve refah üreten bir bölgesel aktör inşa ettiklerini söyledi. Fidan, sözleriyle bu vizyonu özetledi: "Türkiye’nin her daim söyleyecek özgün bir sözü, masaya koyacak kendi doktrini olacaktır".
Günümüzün jeopolitik ve ekonomik dinamiklerinde ticaret, finans, enerji, teknoloji ve göç gibi alanların hibrit unsurlara dönüştüğünü hatırlatan Fidan, "Günümüzün diplomat profili, muhtelif alanlarda stratejik hakimiyet gerektirmektedir... uzun erimli ve vizyoner bir bakış açısıyla dünyayı okuma pratiği geliştirmek zorundayız" dedi.
Suriye: 15 yıllık zorlu sınav
Esad rejimi ve Suriye sürecine ilişkin değerlendirmesinde Fidan, "Geriye dönüp baktığımızda, son 15 yılda Suriye sahasında tarihin en zorlu sınavlarından birini verdik. Bunun siyasi ve ekonomik maliyetini ödedik; ancak insanlık onurundan taviz vermedik" ifadelerini kullandı. Fidan, yalnız bırakıldıkları dönemler olduğuna dikkat çekti ve 8 Aralık 2024’ü "Suriye halkı için yeni bir umut sayfasının açıldığı bir milat" olarak nitelendirdi. Türkiye’nin, dış müdahalelerden arınmış, istikrarlı bir Suriye hedefiyle dost ve kardeş Suriye halkının yanında olmaya devam edeceğini vurguladı.
Filistin ve Gazze
Fidan, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de yaşanan olayların küresel vicdanda bir uyanışa yol açtığını belirterek, "Gazze’de İsrail’in işlediği soykırım karşısında, küresel vicdanın sesi olduk" dedi. Filistin meselesinde Türkiye’nin ilkeli tutumunun ateşkesin sağlanmasında etkili olduğunu ifade eden Fidan, "Artık Batı başkentlerinde dahi iki devletli çözüm kabul görüyorsa, bunda Türk diplomasisinin ısrarlı ve ilkeli duruşunun payı büyüktür" değerlendirmesinde bulundu ve kalıcı barış için çalışmaya devam edeceklerini söyledi.
Rusya-Ukrayna savaşı ve İstanbul'un rolü
Rusya-Ukrayna savaşının dördüncü yılına dair konuşan Fidan, ilkelerinin "savaşın kazananı, adil bir barışın ise kaybedeni olmaz" olduğunu belirtti. Fidan, "İstanbul, halen tarafların teknik düzeyde bir araya gelebildiği ve barışın parametrelerini tartışabildiği yegâne platform olma özelliğini korumaktadır" diye konuştu.
NATO Zirvesi, bölgesel liderlik ve uluslararası roller
Fidan, Türkiye’nin bölgesel ve küresel platformlardaki etkinliğini anlattı; Türk Devletleri Teşkilatı Dönem Başkanlığı, İslam İşbirliği Teşkilatı dönem başkanlığı ve Birleşmiş Milletler’deki tavrın altını çizdi. AGİT bağlamında ve arabuluculuk faaliyetlerinde Türkiye’nin üstlendiği roller ile Feridun Sinirlioğlu’nun AGİT Genel Sekreterliği seçilmesinin Türk diplomasisinin uluslararası itibarı olduğunu vurguladı.
2026 yılında Türkiye’nin evsahipliği yapacağı NATO Zirvesi’ne de değinen Fidan, "Ankara’da düzenlenecek Zirve, Soğuk Savaş sonrasındaki en büyük dönüşümlerden birini yaşayan İttifakımızın birliği ve dayanışması bakımından tarihî bir buluşma olacaktır" diyerek hazırlıkların titizlikle sürdüğünü aktardı.
Bakan Fidan: "Türkiye’nin her daim söyleyecek özgün bir sözü, masaya koyacak kendi doktrini olacaktır"