DOLAR
42,55 0%
EURO
49,61 0%
ALTIN
5.761,08 0%
BITCOIN
3.901.000,15 0%

Filistinliler İsrail'in El Halil'i 'Emirlik'e Çevirme Planını Reddediyor

Filistinliler, İsrail'in El Halil'i Filistin Yönetimi'nden ayırıp aşiretlerin yöneteceği 'emirlik' kurma planını kararlı biçimde reddediyor.

Yayın Tarihi: 04.09.2025 14:36
Güncelleme Tarihi: 04.09.2025 14:36

Filistinliler İsrail'in El Halil'i 'Emirlik'e Çevirme Planını Reddediyor

Filistinliler İsrail'in El Halil 'emirlik' planını reddediyor

KAYS EBU SEMRA - Gazze Şeridi'ne neredeyse 2 yıldır şiddetli saldırılarını sürdüren ve işgal altındaki "Batı Şeria'yı ilhak" planlarını devam ettiren İsrail'in, Filistinlilerin itirazlarına rağmen El Halil kentini Filistin Yönetimi'nden ayırarak aşiretlerin yönetimine vereceği yönündeki iddialar arttı.

El Halil'in stratejik önemi

İsrail'in Batı Şeria'yı ilhak etme planları kapsamında ön plana çıkan El Halil, konumu ve ekonomik önemi nedeniyle kilit şehir olarak görülüyor. Şehir, yaklaşık 1 milyon nüfusu ve geniş yüzölçümüyle Batı Şeria'nın en büyük kenti olma özelliğini taşıyor.

El Halil'in ticaret ve sanayi merkezi olması, bölgesel etkisi ve dini önemi planların temel gerekçeleri arasında. Eski Şehir bölgesinde bulunan ve Müslümanlar için büyük öneme sahip olan Harem-i İbrahim Camisi, şehrin hassasiyetini ortaya koyuyor.

Caminin altındaki mağarada Hazreti İbrahim ve eşinin kabirleri ile Hazreti İshak, Hazreti Yakup, Hazreti Yusuf ve eşlerinin mezarları bulunuyor. Bölgedeki camiyle ilgili kullanım düzenlemeleri, tarihsel ve toplumsal gerilimlerin merkezinde yer alıyor.

Tarihsel arka plan: H1 ve H2

El Halil'deki çatışmanın kökeni, 1997 yılında Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ile İsrail arasında imzalanan ve kenti H1 ve H2 olarak ayıran El Halil Anlaşması'na dayanıyor. Anlaşmaya göre H1 bölgesi Filistin Yönetimi'nin idaresinde olup kentin büyük bölümünü kapsarken; Eski Şehir ve İbrahim Camii'sini de içeren H2 bölgesi İsrail kontrolünde bulunuyor.

Cami, 25 Şubat 1994'te Baruch Goldstein adlı Yahudi fanatiğin saldırısı sonrası kapatıldı; yeniden açıldığında caminin kullanımının yüzde 63'ü Yahudilere, yüzde 37'si Müslümanlara ayrıldı. UNESCO, Temmuz 2017'de camiyi Filistin mirası olarak tanıdı.

"El Halil Emirlik" iddiası

İsrail 24 kanalının haberine göre Başbakan Binyamin Netanyahu, El Halil'i Filistin Yönetimi'nin etkisinden çıkarmayı, bölge liderleri yerine yerel aşiretleri göreve getirmeyi ve bir "emirlik" kurmayı görüşecek. Haberde bu hamlenin, bazı Batılı ülkelerin Filistin Devleti'ni tanıma niyetine bir yanıt olabileceği öne sürüldü.

Sahadaki gerilim ve operasyonlar

El Halil'de tartışmalar sürerken sahada da uygulamalar arttı. İsrail askerlerinin okullara baskın düzenleyerek öğretmenlere ve öğrencilere saldırdığı, kitaplara ve bayraklara el koyduğu bildirildi. Filistin Yönetimi kontrolündeki İbn Rüşd Meydanı'na yapılan ilk baskında ise, İsrail ordusunun Filistinlilerin alıkonulan cenazelerin iadesi talebiyle düzenlenen bir protestoyu dağıttığı aktarıldı.

Yerel yetkililer de hedef alındı; İsrail'in 2 Eylül'de El Halil Belediye Başkanı Teysir Ebu Sinine'nin evine baskın düzenlediği ve Ebu Sinine'nin gözaltına alındığı belirtildi. İsrail, Ebu Sinine'nin "terörizm ve propagandayı" desteklediğini iddia etti ve bazı güvenlik kaynakları Ebu Sinine'nin Hamas ve İslami Cihad'a destek verdiğini öne sürdü.

Neden El Halil?

El Halil Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölüm Başkanı Bilal eş-Şubeki, İsrail'in kentte daha önce başarısız olan "Köy Birlikleri" uygulamasını yeniden denemek istediğini, aşiretlerin gücünün bu plan için bir giriş noktası olarak görüldüğünü söyledi. Şubeki, kentteki aşiretlerin planı başından beri reddettiğini vurguladı.

1978'de kurulan "Köy Birlikleri" ile Tel Aviv'in alternatif Filistin liderliği yaratma girişimleri hatırlatılıyor; o dönemde plan başarısız olmuştu. Şubeki, El Halil'in çevresinin yerleşimlerle çevrili oluşunun İsrail'e yerleşimcilerle ideolojik bağlar ve daha fazla güvenlik kontrolü sağladığını belirtti.

Şubeki, "El Halil Emirliği bahsi özerk bir yapı izlenimi verse de aslında İsrail'in 1997'de imzalanan El Halil Protokolü'nü ortadan kaldırmaya yönelik bir girişimdir" değerlendirmesini yaptı ve planın Filistin Yönetimi'ni zayıflatacağını savundu.

Filistin tepkisi: Halk ve yönetimden reddiye

Plan, Filistin halkı ve yönetimi tarafından açıkça reddediliyor. Filistin Yönetimi Dışişleri Bakan Yardımcısı Ahmed ed-Dik, "El Halil ve Filistin coğrafyasının tek ve bölünmez bir bütün olduğunu" belirterek Doğu Kudüs dahil 1967'de işgal edilen tüm topraklarda Filistin Devleti'nin kurulacağını vurguladı.

El Halil'deki aşiretler valilik önünde protesto düzenleyerek planı kınadı. Aşiret lideri Adnan er-Recebi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "İsrail, Filistin halkına karşı kapsamlı bir savaş yürütüyor. Bugün Batı Şeria'yı bölmek ve El Halil'i Filistin Yönetimi'nden ayırmak için uğraş veriyor; biz bunu tümüyle reddediyoruz" dedi.

Recebi, "El Halil'de İsrail planını kabul eden bir aşiret yok. Bölünmeyi ve emirlik kurulmasını reddediyoruz" ifadelerini kullandı ve şehrin teslim olmayacağını vurguladı.

Artan baskılar: 7 Ekim sonrası bilanço

İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırı başlattığı 7 Ekim 2023'ten bu yana işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşandı. Bu süreçte en az 1017 Filistinli hayatını kaybetti, yaklaşık 7 bin kişi yaralandı, 18 binden fazla kişi gözaltına alındı.

Aynı dönemde Gazze'deki saldırılarda ise en az 64 bin 231 Filistinli hayatını kaybetti, 161 bin 583 kişi yaralandı.

El Halil meselesi, hem sahadaki güvenlik düzenlemeleri hem de siyasi hamleler açısından bölgesel barış ve müzakereler açısından kritik bir merkez olarak kalmaya devam ediyor.