İsrail'in Gazze saldırılarında 99 Filistinli hayatını kaybetti
İsrail ordusunun, dün sabah saatlerinden bu yana Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği saldırılarda 99 Filistinli yaşamını yitirdi. Hastane kaynakları ve görgü tanıkları, saldırıların sivil yerleşim alanları ile yardım bekleyen sivilleri hedef aldığı bilgisini paylaştı.
Bölgeler bazında can kayıpları
Resmi ve görgü bilgilerine göre, İsrail güçlerinin Gazze Şeridi'nin kuzeyine yönelik saldırılarında 77 Filistinli hayatını kaybetti. Güney bölgelerdeki saldırılarda 18 sivil öldü, Şeridin orta kesimlerindeki ağır saldırılar sonucu ise 4 kişi yaşamını yitirdi.
Saldırıların kapsamı ve hedefler
Tanıklar ve sağlık görevlileri, İsrail ordusunun evleri, çadırları ve yardım bekleyen sivilleri hedef aldığını belirtti. Ordunun Gazze kentini havadan ve topçu atışlarıyla vurmayı sürdürdüğü, ayrıca evleri ve yüksek katlı binaları havaya uçurmaya devam ettiği bildirildi.
İşgale yönelik karar ve üst düzey açıklamalar
İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nde işgali genişletecek ve kalıcı hale getirecek saldırı planını uygulamaya başladığı ifade ediliyor. Başbakan Binyamin Netanyahu, Gazze Şeridi'nin tamamını işgal edeceklerini duyurmuştu. Ayrıca İsrail Güvenlik Kabinesi 8 Ağustos'ta bölgenin kuzeyindeki Gazze kentinin işgal edilmesine yönelik plana onay vermişti. İsrail Savunma Bakanı Katz, 15 Eylül'de yaptığı açıklamada yeniden kara saldırılarına başladıkları Gazze kentini yok etme tehdidinde bulunmuştu.
Bombardıman, tahliyeler ve insani kriz
İsrail ordusunun dün yaptığı açıklamada, iki gün içinde Gazze şehrine 150'den fazla hava ve topçu saldırısı düzenlendiği belirtildi. Kuzeye yönelik yoğun bombardıman ve zorunlu tahliye uyarıları nedeniyle yüzlerce Filistinli ailenin kuzeyden güneye göçü devam ediyor. Göç edenler, saatler süren yürüyüşlerde çocuklarını kucaklarında taşıyarak bombardıman ve insansız hava araçlarının tehdidi altında ilerliyor.
Güneye ulaşan Filistinliler, gıda, temiz su ve ilaç sıkıntısının yaşandığı geçici barınma merkezlerinde zor koşullarla karşılaşıyor. 'Ölüm yolu' olarak nitelendirilen göç sırasında çok sayıda sivil hayatını kaybederken, hayatta kalanlar güvenli barınak ve temel insani ihtiyaçlardan yoksun bir şekilde yaşam mücadelesi veriyor.