Güney Kore, Japonya ve Çin, küresel ticarette artan belirsizlik ortamı doğrultusunda bu alandaki işbirliğini güçlendirme kararı aldı. Yonhap'a göre, Güney Kore'nin başkenti Seul’de gerçekleşen 13. Üçlü Ekonomi ve Ticaret Bakanları Toplantısı, Güney Kore Sanayi Bakanı Ahn Duk-geun, Çin Ticaret Bakanı Vang Vıntao ve Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanı Muto Yoji’nin katılımlarıyla yapıldı.
Toplantının ardından verilen ortak açıklamada, bakanlar, merkezinde Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) bulunan kurallara dayalı, açık, kapsayıcı, şeffaf ve ayrımcı olmayan çok taraflı ticaret sistemini desteklediklerini vurguladılar.
Ayrıca, DTÖ’nün ticaretle ilgili sorunlara daha etkili yanıt verebilmesi amacıyla kurumun reforme edilmesi ve müzakere ile denetleme işlevlerinin güçlendirilmesi gerektiği ifade edildi.
Güney Kore, Japonya ve Çin, üç ülke arasındaki özel serbest ticaret anlaşmasının tamamlanması için müzakerelerin hızlandırılması ve Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık Anlaşması'nın geliştirilmesi hususunda anlaştılar.
Bu ülkeler, yenilenebilir enerji ve nükleer enerji gibi karbonsuz enerji teknolojileri alanındaki işbirliğini güçlendirmek ve dijital işbirliklerini ilerletmek amacıyla da birlikte çalışacaklar.
Bir sonraki üçlü ticaret bakanları toplantısının Japonya’da yapılması planlandığı belirtildi.
Çin, Japonya ve Güney Kore Arasında Üçlü Zirve Buluşmaları
Çin, Japonya ve Güney Kore arasındaki üçlü zirve buluşmaları, 2008 yılında başlamış ve 2012 yılına kadar her yıl düzenlenmiştir. Ancak, Doğu Çin Denizi'ndeki egemenlik ihtilafları nedeniyle bu buluşmalar askıya alınmıştı.
2015, 2018 ve 2019 yıllarında tekrarlanan zirve toplantıları, Kovid-19 salgını sürecinde ülkeler arasındaki diplomatik görüşmelerin durmasının ardından tekrar rafa kaldırılmıştı.
Japonya ile Güney Kore arasındaki ilişkiler, Güney Kore mahkemelerinin 2. Dünya Savaşı sırasında zorla çalıştırılan Koreli işçilerle ilgili verdiği tazminat kararları nedeniyle zayıflamış; ayrıca, Çin ile ABD arasındaki artan rekabetin, Pekin’in Tokyo ve Seul ile olan ilişkilerini etkilemesi de zirve toplantılarının yapılmamasında etkili olmuştur.