DOLAR
42,57 -0,05%
EURO
49,53 -0,03%
ALTIN
5.756,51 0,13%
BITCOIN
3.942.066,88 0,47%

KKTC'de EOKA Zulmünün Toplumsal Hafızası Korunmalı

Prof. Dr. Ulvi Keser, EOKA'nın Kıbrıslı Türkler üzerindeki etkisi ve hafızada korunması gerektiğini vurguladı.

Yayın Tarihi: 08.04.2025 11:09
Güncelleme Tarihi: 08.04.2025 11:09

KKTC'de EOKA Zulmünün Toplumsal Hafızası Korunmalı

KKTC'de EOKA zulmünün toplumsal hafızadaki yeri üzerine önemli açıklamalarda bulunan Uluslararası Final Üniversitesi Uluslararası İlişkiler ve Siyaset Bilimi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ulvi Keser, Kıbrıs Türk halkına yönelik terör saldırılarının yeterince hatırlanmadığını belirtti.

Keser, Yunanlıların EOKA’yı unutturmadığını ve mücadelesini sürdürdüğünü vurgulayarak, "Yunanlar, suyun gücünden değil, sürekliliğinden yararlandı. EOKA’yı hep yaşattılar, unutturmadılar. Biz ise ne yazık ki unuttuk," ifadelerini kullandı. Keser, bu konudaki sessizliğin geleceğin tehdit altına girmesine yol açabileceğine dikkat çekti.

EOKA'nın Gerçek Yüzü

Kıbrıs’ta silahlı eylemlere 1 Nisan 1955 tarihinde başlayan EOKA'nın, Kıbrıs Türk halkına yönelik bir etnik temizlik projesi olduğunun altını çizen Keser, "Örgüt sadece siyasi bir amaç uğruna değil, aynı zamanda Türk halkını yok etmeyi hedefleyen bir ideolojik proje olarak ortaya çıkmıştır," dedi.

EOKA ve Tarihi Arka Planı

Keser, Yunanistan’ın İkinci Dünya Savaşı sonrası yaşadığı zorluklardan bahsederek, bu ortamın EOKA’nın ortaya çıkmasına zemin hazırladığını ifade etti. Keser, "Yunanistan, kendi iç savaşının ardından EOKA’yı oluşturmuş ve bu süreçte Yunan hükümetinin desteği ile örgüte silah ve mühimmat sağlanmıştır," şeklinde konuştu.

Toplumsal Hafızanın Önemi

Prof. Dr. Keser, EOKA'nın kuruluşunun 70'inci yılı münasebetiyle yapılan kutlamalarda Rum lider Nikos Hristodulidis'in EOKA ruhunu yaşatacaklarına dair söylemlerine dikkat çekti. Keser, "Devlet kurumları, sivil toplum ve medya, yaşananların Türk toplumunun hafızasındaki yerini korumak için iş birliği yapmalı," dedi.

EOKA'nın Yıkıcı Etkileri

EOKA'nın yalnızca Türkleri değil, kendilerine muhalefet eden Rumları da hedef aldığını ifade eden Keser, örgütün 1960 yılında kendisini feshetmesinin yalnızca kağıt üzerinde bir işlem olduğunu vurguladı. Keser, "EOKA, Türk köylerine saldırılar düzenlemiş ve sivil katliamlara yol açmıştır," şeklinde konuşarak EOKA'nın varlığının köklü etkilerini yeniden hatırlattı.