Tunus'ta Devlet Güvenliğine Komplo Davası Gündemde
Tunus'un önde gelen siyasi partilerinden biri olan Nahda Hareketi, ülkede devam eden "devlet güvenliğine komplo kurma" davasının demokratik sürece ciddi bir tehdit oluşturduğunu ifade etti. Bu dava, 40 siyasetçinin yargılandığı bir süreç olarak dikkat çekiyor ve ilk duruşması 4 Mart'ta başkentteki Asliye Ceza Mahkemesi'nde gerçekleşti.
Yargılama Sürecine Eleştiri
Nahda Hareketi'nin yaptığı yazılı açıklamada, sanıklar arasında hareketin önde gelen liderleri ve muhalif siyasetçilerin bulunduğu belirtilerek, duruşmanın büyük endişe ile takip edildiği vurgulandı. Açıklamada, "Adil yargılanmanın açık bir ihlali olan bu dava, Tunus'taki demokratik süreç ve kamu özgürlükleri açısından ciddi bir tehdit oluşturmaktadır" denildi.
Ayrıca, davanın uzaktan yürütülmesi yönündeki kararın, sanıkların duruşmaya katılma hakkını ihlal ettiği ve savunma hakkının gasp edildiği ifade edildi. "Bu durum, dava süreçlerindeki sahtecilik boyutunu gizlemek amacıyla sistematik bir karartma politikasıdır" denildi.
Tehlikeli Siyasi Çatışmalar
Nahda Hareketi, yargının siyasi çatışmalara dahil edilmesinin tehlikelerine de dikkat çekti. Açıklamada, muhaliflere yönelik yürütülen adli kovuşturmaların ülkenin içindeki ekonomik ve sosyal krizleri çözmeye yardımcı olmayacağı, aksine bu tıkanıklığı daha da derinleştireceği aktarıldı.
Mevcut krizden çıkmanın tek yolunun, "ulusal diyalog, hak ve hürriyetlere saygı ve yargının muhaliflerin tasfiye aracı haline getirilmemesi" olduğunu belirten Nahda Hareketi, siyasi diyalogun önemini vurguladı.
Öne Çıkan İsimler ve Gözaltılar
Davada, Ulusal Kurtuluş Cephesi üyesi Cevher bin Mübarek, Cumhuriyet Partisi Genel Sekreteri İsam eş-Şabbi, Nahda Hareketi'nin eski yöneticilerinden Abdulhamid el-Celasi, eski bakan Gazi eş-Şevvaşi ve eski Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı Rída Belhac gibi önemli isimler yer alıyor.
2023'te başlayan gözaltı operasyonları sırasında, aralarında eski Meclis Başkanı ve Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi'nin de bulunduğu birçok siyasetçi, gazeteci, aktivist, hakim ve iş insanı "devlet güvenliğine komplo kurmak" suçlamasıyla tutuklu yargılanıyor. Bu gözaltıları muhalefet, kendilerine yönelik bir "sindirme operasyonu" olarak değerlendiriyor.
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said ise bazı siyasilerin, "devletin güvenliğine karşı komplo kurmak" ve "ekonomik krizi körüklemek" suçlamalarıyla gözaltına alındığını ifade etti.
