Ekim Ayı Divan Kurulu Toplantısı Yapıldı
Galatasaray Kulübünde ekim ayı olağan divan kurulu toplantısı gerçekleştirildi. RAMS Park'ta Aykutalp Derkan başkanlığında düzenlenen toplantıya, kulüp başkanı Dursun Özbek, ikinci başkan Metin Öztürk ile yönetim ve divan kurulu üyeleri katıldı.
Özbek: Galatasaray Adası prestijimizdir
Toplantıda konuşan Dursun Özbek, eleştirilerden faydalanmak istediklerini belirterek, futbol faaliyetlerinin kulüp gelirleri ve giderleri üzerindeki etkisine değindi. Özbek, Galatasaray Adası ile ilgili eleştirilere doğrudan yanıt verip, ada hakkında şunları söyledi: "Galatasaray Adası, bizim prestijimizdir." Özbek ayrıca, "Liverpool yöneticilerini Galatasaray Adası'nda ağırladık. İnsanlar çok şaşırıyor. 'Bu ada gerçekten sizin mi?' diye soruyorlar." ifadelerini kullandı ve "Galatasaray Adası satılmayacak." açıklamasını yaptı.
Mali Durum: Faaliyet dışı gelirlerin önemi
Özbek, faaliyet gelirlerinde açıklıklar bulunduğunu ve bunun Türkiye'nin sportif yapısından kaynaklandığını vurguladı. Yönetimin görevinin faaliyet dışı gelirleri artırmak olduğunu söyleyen Özbek, sürdürülebilir finansal yapının oluşturulmasının öncelikleri arasında olduğunu belirtti. Riva konusunda ise, "Riva'nın bir kısmını sattık. Bunun hesabını devamlı veriyoruz. İkinci aşamaya geçtik. Florya'da da satıldı bitti durumu yok. Bunu defalarca anlattım." sözleriyle yapılan işlemler hakkında bilgi verdi.
Şampiyonluk ve kurumsal hedefler
Galatasaray'ın her branşta şampiyon olma hedefinin altını çizen Özbek, "Hiçbir Galatasaraylı 'Biz şampiyon olmayalım.' dememeli. Galatasaray'ın bütün branşlarda şampiyon olmayı hedeflemesi lazım." dedi. Buna karşın finansal disiplinin de korunması gerektiğini vurgulayan Özbek, "Galatasaray, her manada öncü bir camiadır." ifadesini kullandı ve şampiyonluktan vazgeçmenin kabul edilemez olduğunu belirtti.
"Futbol aklı" tartışmasına yanıt
Üyelerin "Yönetimin futbol aklına ihtiyacı var." sözleri üzerine konuşan Özbek, futbol aklının sahadaki teknik ekip olduğunu söyledi: "Futbolun aklı, takımın antrenörüdür. Çünkü sahada takımı o yönetiyor. Transferler yapılırken eksikleri o söylüyor. Futbolcularla sabah akşam beraber oluyor. Onları fiziksel ve zihinsel olarak takip ediyor." Ayrıca yardımcı antrenörler, gözlemci ekibi ve yönetimin raporlamaya dayalı organizasyonuna değindi.