AFAD'dan Son Dakika Uyarı: İstanbul Deprem Risk Haritası Yayınlandı
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), İstanbul İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) verilerine dayanarak şehrin deprem risk haritasını kamuoyuna sundu. 23 Nisan 2025'te Marmara Denizi'nde meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, İstanbul'daki sarsıntı riskini yeniden gündeme getirdi. 1999 depreminden bu yana yaşanan belirsizlikler ve korkular, vatandaşların yaşadıkları bölgelerin depreme karşı güvenliğini sorgulamasına yol açıyor.
Büyük İstanbul Depremi Gerçeği
İstanbul, jeolojik özellikleri nedeniyle en hassas deprem bölgelerinden biri konumunda. Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın yakınlığı, büyük bir depremin ihtimalini artırıyor. Uzmanlar, tüm İstanbul'un yüksek risk grubunda olduğunu belirtse de bazı ilçe ve bölgelerin zemin yapısı ve yapı kalitesi nedeniyle daha fazla tehdit altında olduğunu vurguluyor.
Riskli Bölgeler
AFAD, özellikle Avrupa Yakası'ndaki belirli ilçelerin birinci derece deprem riski taşıdığı bilgisini açıkladı. Bu ilçeler:
- Avcılar
- Küçükçekmece
- Bakırköy
- Zeytinburnu
- Beylikdüzü
- Esenyurt
- Bahçelievler
- Güngören
- Fatih
- Büyükçekmece
- Kadıköy
- Üsküdar
- Maltepe
- Kartal
- Pendik
- Sultanbeyli
- Tuzla
- Adalar
- Sancaktepe
Bu bölgelerde zemin sıvılaşması riski yüksek, bu da binaların deprem anındaki direncini olumsuz yönde etkiliyor.
Orta Riskli ve Güvenli Bölgeler
İstanbul'da bazı ilçeler, yüksek riskli alanlara göre orta riskli olarak değerlendiriliyor. Bu bölgeler arasında:
- Eyüpsultan (bazı bölgeler)
- Alibeyköy
- Güngören (bazı bölgeler)
- Merter
- Sultangazi
- Beykoz (bazı bölgeler)
- Esenler
- Eyüp (bazı bölgeler)
Düşük riskli olarak adlandırılan, deprem güvenliği açısından daha avantajlı ilçeler ise Beşiktaş, Beyoğlu, Sarıyer, Arnavutköy, Kağıthane, Çekmeköy, Gaziosmanpaşa, Kemerburgaz (Eyüp) ve Şile olarak sıralanıyor.
Büyük Deprem Olacak mı?
Marmara Denizi'ndeki 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından İstanbul genelinde hissedilen artçı sarsıntılar devam ediyor. Uzmanlar, bu durumun ana fay hattındaki stresin sürdüğünü belirterek artçı depremlerin gün geçtikçe devam edebileceği konusunda vatandaşları uyarıyor.
Komplo Teorileri ve Gerçekler
Depremin hemen ardından sosyal medyada yayılan bazı iddialar, kamuoyunda yanlış bir tedirginlik yarattı. İstanbul Boğazı'nda görülen bir Amerikan savaş gemisi veya HAARP teknolojisinin depremi tetiklediğine dair komplo teorileri ortaya atıldı. Ancak Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na bağlı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, bu iddiaların bilimsel dayanağının olmadığını vurgulayarak, durum hakkında resmi bir açıklama yaptı.
