Filistin Kilise Komitesi: İsrail, Hristiyan Varlığını Yok Ediyor
Filistin Devlet Başkanlığına bağlı Kilise İşleri Yüksek Komitesi, İsrail'i Filistin'deki Hristiyan varlığını ortadan kaldırmakla suçladı ve Gazze Şeridi'ndeki soykırım kapsamında kiliselerin bombalanmaya devam ettiğini belirtti.
Komitenin açıklaması ve Netanyahu'ya yanıt
Komite, 26 Eylül tarihli Birleşmiş Milletler Genel Kurulu konuşmasında İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun "Orta Doğu'da Hristiyanların kendilerini güvende hissettikleri tek yerin İsrail" iddiasına sosyal medya üzerinden yanıt verdi. Komite, Netanyahu'nun konuşmasını, "pek çok ülkenin temsilcisinin terk ettiği yarı boş bir salonda Filistinliler ve Hıristiyanlar hakkında yalanlar söylediği" şeklinde nitelendirdi.
Kanıt ve tarihsel veriler
Açıklamada, komite tarafından paylaşılan ve 2002 yılında Batı Şeria'nın işgali sırasında Yeniden Doğuş Kilisesi önünde çekilmiş bir İsrail tankı fotoğrafına da atıf yapıldı. Komite, Hıristiyan nüfusunun düşüşüne ilişkin şu rakamları paylaştı: 1948'den önce Filistin nüfusunun yüzde 12,5'ini Hıristiyanların oluşturduğu; ancak bugün, 1967'de işgal edilen topraklarda bu oranın yüzde 1, tarihi Filistin'de (Kudüs, Gazze ve İsrail dahil Batı Şeria) ise yüzde 1,2 seviyesine gerilediği belirtildi.
Komitenin suçlamaları
Hıristiyan nüfusundaki düşüşün başlıca nedenleri olarak, komite etnik temizlik, zorla yerinden etme, toprak müsaderesi ve sistematik baskı politikalarını gösterdi. Açıklamada, Filistin'deki kiliselerin tarihsel varlıklarını ve Kutsal topraklardaki misyonlarını tehdit eden eşi benzeri görülmemiş saldırılar yaşandığı vurgulandı.
Gazze, Batı Şeria ve Beytüllahim'de iddialar
Komite, 7 Ekim 2023'ten bu yana devam ettiği belirtilen soykırım sürecinde İsrail'in Aziz Porphyrius Rum Ortodoks Kilisesi, Kutsal Aile Kilisesi ve El-Ehli Baptist hastanesi'ni bombaladığını ve bunun yüzlerce sivilin ölümüne yol açtığını hatırlattı. Ayrıca Batı Şeria'da, Ramallah yakınlarındaki Taybe Hıristiyan köyünün "terörist yerleşimci çetelerin" vahşi saldırılarına defalarca maruz kaldığı belirtildi.
Beytüllahim'e ilişkin tespitler
Açıklamada, Beytüllahim'in yasa dışı yerleşimler, askeri kontrol noktaları ve ırkçı ayrım duvarıyla adeta boğulduğu; Hristiyanlara ait toprakların yerleşim inşası için müsadere edildiği ifade edildi. Komite, Beytüllahim'in halihazırda 150'den fazla kontrol noktası, demir kapı ve beton bariyerle çevrili olduğunu ve bunun Batı Şeria'daki en yüksek sayı olduğunu vurguladı.
Kapanış ve güçlü ifade
Açıklama, "Şu gerçek inkar edilemez. Kutsal topraklardaki Hristiyan varlığını ortadan kaldıran taraf İsrail'dir. Netanyahu'nun BM'deki yalanları tarihi ve İsrail sömürgesi altındaki Filistinlilerin yaşadıklarını silemez." sözleriyle son buldu.
Netanyahu'nun iddiaları
Netanyahu, BM'deki konuşmasında "Orta Doğu'da Hristiyanların kendilerini güvende hissettikleri tek yer İsrail'dir. Bölgede her yerde kutsal mekanlar yıkılırken biz onlara önem veriyoruz." ifadelerini kullandı. Ayrıca, Filistin Yönetimi'nin kontrolü ele geçirmesinden bu yana Beytüllahim'deki Hristiyan nüfus oranının yüzde 80'den 20'ye düştüğünü iddia etmişti.