Türk Kızılay Başkanı Yılmaz'dan Gazze için acil eylem çağrısı
Türk Kızılay Genel Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyesi ülkelerin Türkiye'deki büyükelçiliklerine gönderdiği açık mektupta Gazze için acil eylem çağrısında bulundu. Yılmaz, insani yardım çalışanlarının güvenliğinin sağlanmasının uluslararası insancıl hukukun temel bir yükümlülüğü olduğunu vurguladı.
Dünya İnsani Yardım Günü ve artan saldırılar
Türk Kızılay açıklamasında, çatışma ve afet bölgelerinde görev yapan insani yardım çalışanlarının özverisi anılarak 19 Ağustos'un Dünya İnsani Yardım Günü olduğu hatırlatıldı. Uluslararası Kızılhaç Kızılay Dernekleri Federasyonu bu yılın temasını "İnsanlığı Koru" olarak belirledi.
Açıklamada, geçen yıl insani yardım çalışanları açısından kayıtlara geçen en kötü yıl olmasına rağmen 2025'in şimdiden daha kötü bir tablo sunduğu; yılın ilk 6 ayında 168 insani yardım çalışanının hayatını kaybettiği belirtildi. Gazze'de yaşanan insani felaketin, yardım çalışanlarına yönelik şiddetin artmasında önemli bir payı olduğu vurgulandı.
Metinde ayrıca, 2025'te 9'u Filistin Kızılayı'ndan olmak üzere Kızılay-Kızılhaç Hareketi altında faaliyet gösteren ulusal derneklerden 17 insani yardım çalışanının saldırıların hedefi olduğu, bölgede çatışmaların başladığı 7 Ekim 2023'ten bu yana 346'sı Birleşmiş Milletler, 51'i Filistin Kızılayı çalışanı olmak üzere 508 yardım çalışanının hayatını kaybettiği kaydedildi.
Türk Kızılay, başta Gazze olmak üzere dünya genelinde insani yardım çalışanlarına yönelik şiddetin son bulması çağrısını yineleyerek, korumanın sağlanmasının uluslararası hukuk gerekliliği olduğuna dikkat çekti.
Yılmaz'ın 5 maddelik acil eylem çağrısı
Yılmaz, üye devletlerin büyükelçiliklerine ilettiği mektupta şu acil önlemleri talep etti:
1. Sivillerin korunması, insani ihtiyaçların karşılanması ve krizin daha fazla derinleşmesinin önlenmesi için çatışmalar gecikmeden sona erdirilmelidir.
2. Birleşmiş Milletler kuruluşları ve tarafsız insani aktörler yardım faaliyetlerini kesintisiz sürdürebilmeli; işgalci güç, tüm geçiş noktalarını açık tutmakla yükümlü kılınmalıdır.
3. Tüm taraflarla iletişim kurabilecek bir elçi atanmalı ve insani operasyonların takibi için tarafsız ülkeler ya da Kızılhaç/Kızılay gibi yapılar 'hami güç' olarak görevlendirilmelidir.
4. İnsani yardım ve sağlık çalışanlarının tehdit, saldırı ya da engellemeye uğramaksızın görev yapabilmesi için çok uluslu bir İnsani Gözlem ve Koruma Gücü konuşlandırılmalıdır.
5. Güvenlik Konseyi'nin işleyemez hale gelmesi durumunda, BM Tüzüğü'nün 10-14. maddeleri ve 377 A (V) 'Barış için Birleşme' kararı çerçevesinde Genel Kurul devreye girmelidir.
Yılmaz, mektubunda uluslararası toplumun hareketsizliğine ilişkin olarak, 'Uluslararası toplumun hareketsizliği sadece insan ızdırabını derinleştirmekle kalmayacak, aynı zamanda Cenevre Sözleşmeleri'nin otoritesini zayıflatacak, kurallara dayalı uluslararası düzenin temelini sarsacaktır. Bugün artık açıklamalar dönemi geride kalmıştır. Gazze'deki trajedi, yalnızca bir insani acil durum değil, insanlık adına verdiğimiz ortak sınavdır.' değerlendirmesinde bulundu.
Türk Kızılay Genel Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyesi ülkelerin Türkiye'deki büyükelçiliklerine gönderdiği açık mektupta, Gazze için acil eylem çağrısında bulundu.