Gazzeli ressam Taha Ebu Gali tablolarının çerçevelerini yakıyor
Abluka hayatı ve sanatı vurdu
Gazze Şeridi'nde, İsrail'in sınır kapılarını kapatması sonucu gıda, yakıt ve ilaç girişinin engellenmesi günlük hayatı felç etti. Bu ortamda Filistinli ressam ve eğitimci Taha Ebu Gali, yıllarca emek verdiği tabloların çerçevelerini yemek pişirmek için yakmak zorunda kaldı.
Han Yunus'a bağlı Mevasi bölgesinin kuzeyinde, 5 çocuğu ve eşiyle bir çadırda yaşamını sürdüren Ebu Gali, savaş öncesinde kuzeydeki Gazze kentinde bulunan Nasr Okulu'nda el sanatları ve hat eğitimi veriyordu. Savaşın ardından ailesiyle Han Yunus'a göç eden sanatçı, şimdi tablolarının çerçevelerini kırarak ateş yakıyor ve yemek pişiriyor.
Ebu Gali, eserlerine duyduğu bağlılığı ve içinde bulunduğu çaresiz durumu şöyle anlattı: "Tabloları korumak için bir kısmını yanımda getirmiştim. Bir kısmını kardeşlerime dağıtmıştım. Pek çoğu da saldırılarda tahrip oldu. Gördüğünüz gibi bir kısmının da çerçevelerini odun olarak kullanıyorum."
"Gaz yok, elektrik yok. Bu şekilde yapan çok arkadaşım var. Çünkü tüm alternatifler tükendi. Bu son..." sözleriyle Ebu Gali, abluka koşullarının sanatçılar ve siviller üzerindeki yıkıcı etkisini özetliyor.
Açlık ve hayatta kalma mücadelesi sanatın önüne geçti
Güzel sanatlar mezunu ve psikoloji alanında yüksek lisans yapan Ebu Gali, en az 20 yıllık ömrü olan tablolarını parçalarken yaşadığı üzüntüyü dile getirdi. Göç hayatının çok zor olduğunu ve 20 aydan uzun süredir açlığa mahkum edildiklerini belirten sanatçı, "Şu an sanatımızı icra etmemiz ve insanların durumlarını anlatmamız söz konusu değil. Şu an insanlar ölüyor. Onlar ölürken senin yaptığın tabloların nasıl bir faydası olabilir." dedi.
Çerçevelerini çıkardığı tablolardaki resimlere hasretle bakan Ebu Gali, savaşın sona ermesini ve yeniden resim yapmayı umut ediyor. Ancak şu an için öncelik, ailenin hayatta kalmasını sağlamak ve temel ihtiyaçları karşılamak.
Gazze'deki ablukaya bağlı kıtlık ve enerji kesintileri, sadece hayatı değil, bölgenin kültürel ve sanatsal mirasını da tehdit ediyor. Ebu Gali'nin durumu, bu yıkımın ne kadar kişisel ve derin olduğunu çarpıcı biçimde ortaya koyuyor.
