Filipinli Yönetmen Lav Diaz'dan Sinema Üzerine Çarpıcı Açıklamalar
Filipinler'in 'yavaş sinema' akımının öncülerinden olan Lav Diaz, Doha Film Enstitüsü tarafından düzenlenen 2025 Qumra Sinema Günleri'nde ustalık sınıfında düşüncelerini paylaştı. Etkinlik, @Georgetown Üniversitesi Doha Kampüsü ziyaretçi akademisyeni Richard Pena moderatörlüğünde, Doha İslami Eserler Müzesi Oditoryumu'nda gerçekleştirildi.
Diaz, sinemanın insanları ve toplumsal gerçeklikleri anlama konusundaki etkisine dikkat çekerek, "Sinema şiir gibidir. İçinde yaşadığımız gerçekliğin bir yansımasıdır. Sanat yapmak ruhu olan bir eylemdir. Ben de filmlerimi Filipin ruhunu anlamak ve keşfetmek için yaptım," ifadelerini kullandı.
Cehalete Karşı Mücadele
Diaz, karanlık bir zemin üzerine gelişen iyilik mücadelesini vurgulayarak, "Bugün artık fazlasıyla kalınlaşan ve yükselen cehalet duvarına karşı tüm sinemacıları mücadele etmeye çağırıyorum," dedi.
Sosyal hizmet uzmanı ve öğretmen olan babasının etkisiyle edebiyatla iç içe büyüdüğünü belirten Diaz, "Rus edebiyatına saygı duyan bir ailede büyüdüm. Dostoyevski ve Tolstoy'un klasiklerinin etkisi filmlerime yansımıştır. Hafta sonları yakındaki bir kasabada sinemaya gitme alışkanlığı sayesinde zihnimde biriken imgelerle sinemayı bir ifade aracı haline getirdim," şeklinde konuştu.
Filipin Sinemasının Dönüm Noktası
Diaz, ünlü yönetmen Lino Brocka'nın "Işığın Pençelerindeki Manila" (1975) filminden etkilendiğini belirterek, "İzlerken şok oldum. Bu, Filipin sinemasının toplumsal bilince sahip ilk örneğiydi. Sinemanın nasıl kullanılabileceğine dair bakış açımı değiştirdi," dedi.
ABD'ye taşındıktan sonra sinema anlayışının dönüştüğünü ifade eden Diaz, "Sinemada kurgu ve belgesel ayrımına takılmıyorum. İkisinin de hikaye anlattığını düşünüyorum," dedi.
Hayatı Olduğu Gibi Gösterin
Filipinler ve birçok Güneydoğu Asya ülkesinde zaman ve mekan algısının farklılığını vurgulayan Diaz, "Doğanın düşmanımız olduğu, fırtınalarla dövülmüş bir ülkeyiz. Zaman, bu yozlaşmanın son bulmasını beklemekle geçiyor. Amacım, sinemanın derinliklerine nüfuz ederek hayatı göstermek. Hayatı manipüle etmeyin, sadece gösterin ve deneyimleyin," ifadelerini kullandı.
Qumra'ya Dair Değerlendirmeler
Diaz, Qumra 2025'in sinema endüstrisine katkısını değerlendirerek, "Doha Film Enstitüsü 15 yıldır bölge sineması için çok şey yaptı. Qumra, özellikle genç yönetmenler için büyük dağıtımcı ve programcıları bir araya getirerek sinemayı ileri taşıyor," dedi. Etkinlikte ayrıca yönetmen Karim Kassem'in Lübnan-Hollanda yapımı "Moondove" filmi seyirciyle buluştu.
Lav Diaz Kimdir?
Siyah beyaz epik filmleriyle tanınan ve çağdaş sinemanın sınırlarını zorlayan özgün bir sanatçı olan Lav Diaz, toplumsal adaletsizlik, insan ruhunun karmaşık katmanları ve kolektif hafıza gibi temaları, saatler süren filmlerinde derinlemesine işleyerek dünya sinemasında kendine özgü bir dil oluşturmuştur. Diazc, filmlerinde sömürge tarihini, yerel mitleri ve bireyin varoluş mücadelesini, şiirsel bir dille harmanlayarak, 2013'te Norte, the End of History ve 2016'da The Woman Who Left ile Venedik Film Festivali'nde Altın Aslan ödülünü kazanmıştır.
Minimalist yaklaşımı, uzun plan sekansları ve doğal ışık kullanımıyla seyirciyi içine çeken Diaz, aynı zamanda müzik ve edebiyatla beslenen çok katmanlı bir anlatı sunuyor. Çalışmaları, Cannes ve Berlin gibi festivallerde de geniş yankı uyandıran Diaz, evrensel insani meselelere yerel bir perspektiften dikkati çekiyor.
"Yavaş sinema" akımının öncülerinden, filmleri genellikle siyah-beyaz ve saatler süren epik anlatımlara sahip Filipinli yönetmen Lav Diaz (sağda), Doha Film Enstitüsünce düzenlenen "2025 Qumra Sinema Günleri"nde ustalık sınıfında konuşma yaptı.
"Yavaş sinema" akımının öncülerinden, filmleri genellikle siyah-beyaz ve saatler süren epik anlatımlara sahip Filipinli yönetmen Lav Diaz (sağda), Doha Film Enstitüsünce düzenlenen "2025 Qumra Sinema Günleri"nde ustalık sınıfında konuşma yaptı.