İstanbul'da, özel hastanelerdeki yenidoğan ünitelerine sevk edilen bebek acil hastalarının ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları iddia edilen 47 sanık hakkında açılan davanın duruşması, 4. gününde devam ediyor. Bu önemli dava, Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda gerçekleştiriliyor.
Duruşmaya, organize suç örgütü elebaşı Fırat Sarı ile birlikte 22'si tutuklu olmak üzere toplam 36 sanık katılırken, bazı tutuksuz sanıklar Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlandı. Ayrıca, sanıkların ölümüne neden oldukları maktul Kaya bebeğin babası Mehmet Hanifi Kaya da duruşmada yer aldı. Çok sayıda avukat ve basın mensubu izleyici olarak davayı takip etti.
Pazartesi gününden itibaren 13 sanığın ifadesinin alındığı duruşmada, Esenyurt Reyap Hastanesinde çalışan tutuklu sanık Funda Özen savunma gerçekleştiriyor. Duruşma boyunca sanıkların sunmuş olduğu savunmalar merakla takip edilmektedir.
Suçlamalar ve İddianame Detayları
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 1399 sayfalık iddianamede, sanık doktor Fırat Sarı'nın örgütün elebaşı olarak hareket ettiği ve İlker Gönen ile Gıyasettin Mert Özdemir'in sevk ve idaresini üstlendiği belirtiliyor. İddianameye göre, sanıklar, 112 Acil Çağrı Merkezi üzerinden hastaların özel hastanelere sevk edilerek, durumlarının olduğundan daha ağır gösterildiği ve bu şekilde Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)'ndan yüksek ücret tahsil edildiği kaydediliyor.
Örgüt, bebeklerin sağlık durumlarını iyileştirmek yerine, maddi kazanç sağlamayı hedeflemiş. Bu nedenle hasta bebeklerin uygun sağlık hizmeti alacağı hastaneler yerine, finansal açıdan karlı görünen hastanelere yatırıldığı belgelenmiştir.
Cezalar ve İddialar
İddianamede sanıklara yönelik talepler oldukça ağır. Fırat Sarı ve İlker Gönen için, 10 bebeğin ölümü nedeniyle 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9 aya kadar hapis cezası talep ediliyor. Ayrıca sanık Gıyasettin Mert Özdemir için 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis cezası isteniyor. Toplamda 44 sanık hakkında da benzer suçlardan hapis cezası önerilmiştir.
İddianamenin diğer önemli bir talebi de, dolandırıcılık eylemleri sonucunda maddi menfaat sağlayan hastaneler ve şirketlerin kapatılması ve mal varlıklarına el konulmasıdır. Soruşturma sürecinde, İstanbul'da 9 ve Tekirdağ Çorlu'da 1 hastanenin ruhsatı iptal edilmiştir.
Yenidoğan çetesi davası, Türkiye'de sağlık sektöründe yaşanan yolsuzluk ve dolandırıcılık iddialarını bir kez daha gündeme getirirken, toplumda ciddi huzursuzluk yaratmaya devam ediyor.
Bu İçeriğimiz kaynak olarak Anadolu Ajansını kullanmıştır ve haberport.com editör ekibimiz tarafından derlenmiştir.
