Umut Davası'nda Mehmet Ağar SEGBİS ile ifade verdi
Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ve kamuoyunda "Umut Davası" olarak bilinen dosyada, eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar SEGBİS aracılığıyla tanık olarak dinlendi. Duruşmaya, öldürülen gazeteci Uğur Mumcu'nun kızı Özge Mumcu ve müşteki avukatı katıldı.
Duruşma ve Ağar'ın ifadesi
Mahkeme başkanı dosyaya gelen evrakı okuduktan sonra, tanık olarak Mehmet Ağar'ın dinleneceğini bildirdi. SEGBİS üzerinden bağlanan Ağar, Mumcu ile Ankara Emniyet Müdürü olduğu dönemde görüştüğünü, cinayetin işlendiği tarihte ise Erzurum Valisi olduğunu anlattı.
Ağar, "Biz Uğur Bey ile sık sık görüşürdük. Sık sık evine gider fikir alışverişinde bulunurduk. O zamanlar, 'Kazım Karabekir ile ilgili bir kitap hazırladığını' söyledi. Benden birtakım bilgiler istedi, ben de ona o belgeleri verdim. Güldal Mumcu ile Mülkiye'den sınıf arkadaşıydık." şeklinde beyanda bulundu.
Ağar, ayrıca Uğur Mumcu ile teröre her nereden gelirse gelsin karşı olduklarını ve ülke gündemindeki temel meselelere yaklaşımlarının benzer olduğunu vurguladı.
Basına yansıyan haberlerin aleyhine olduğunu belirten Ağar, medyada olayın çarpıtıldığını ve kendisinin cinayetin çözülmesine mani olurmuş gibi gösterilmeye çalışıldığını söyledi. "Uğur Mumcu'nun bahsettiği 'Gladyo örgütü' ile işimiz olmaz. Yaptıklarımız, tamamen yasal çerçevede bakanlık işleriydi ve devletin bilgisi dahilindeydi." ifadelerini kullandı.
Operasyonların tamamının devlet bilgisi dahilinde yapıldığını belirten Ağar, soruşturmanın 1993'te açıldığını, sürecin halen devam ettiğini ve bu süreçte kendisine herhangi bir baskı uygulanmadığını, herhangi bir bilgi sahibi olsaydı dosyada görevli arkadaşlara ileteceğini beyan etti.
Talepler, savcının görüşü ve ara karar
Müşteki avukatı, sanık ve yakınlarının yurt dışına kaçırıldığına dair şüpheler bulunduğunu belirterek, Dışişleri Bakanlığı ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT)'na yazı yazılarak konuyla ilgili bilgi ve belgelerin mahkemeye gönderilmesini talep etti.
Görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, hakkında yakalama kararı bulunan firari sanık Oğuz Demir'in yakalanmasının beklenmesine yönelik talepte bulundu.
Mahkeme ara kararında, MİT ve Dışişleri Bakanlığı'na sanık ve yakınları hakkında bilgi ve belge olup olmadığının sorulmasına, var ise bu bilgilerin mahkemeye gönderilmesine ilişkin müzekkere yazılmasına karar verdi ve hakkında yakalama kararı bulunan Oğuz Demir'in yakalanmasının beklenilmesine hükmederek duruşmayı 9 Şubat'a erteledi.
Davanın geçmişi
Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Muammer Aksoy ve Bahriye Üçok cinayetlerinin de yer aldığı dosyanın ilk yargılaması Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM)'nde yapıldı. DGM'lerin kapanmasının ardından yargılama Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam etti.
İlk derece mahkemesi kararının Yargıtay tarafından bozulmasının ardından yeniden görülen davada; 3 sanık "yasa dışı Tevhid-Selam ve Kudüs Ordusu örgütünü kurmak ve yönetmek" suçundan, 5 sanık ise aynı örgüte üyelikten çeşitli sürelerde hapis cezasına çarptırıldı. Sanıklar Mehmet Ali Tekin, Hasan Kılıç ve Ekrem Baytap 12 yıl 6'şar ay; Abdulhamit Çelik, Fatih Aydın, Yusuf Karakuş, Mehmet Şahin ve Recep Aydın ise 6 yıl 3'er ay hapis cezası aldı.
Davanın firari sanıklarından Oğuz Demir'in dosyası ayrılarak yargılaması Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sürdürüldü.