DOLAR
42,61 -0,03%
EURO
49,92 -0,2%
ALTIN
5.777,27 0,3%
BITCOIN
3.846.575,13 2,29%

INTERCEM 2025 İstanbul'da: Türkiye'nin Çimento Başarısı

INTERCEM 2025 İstanbul'da toplandı; Abdulhamit Akçay küresel trendleri, Türkiye'nin ihracat performansını ve yeni düzenlemelerin etkilerini değerlendirdi.

Yayın Tarihi: 10.09.2025 14:53
Güncelleme Tarihi: 10.09.2025 14:53

INTERCEM 2025 İstanbul'da: Türkiye'nin Çimento Başarısı

INTERCEM 2025 İstanbul'da: Türkiye'nin Çimento Başarısı

INTERCEM 2025, çimento sektörünün global oyuncularını buluşturarak İstanbul'da önemli bir platform sundu. Etkinlik, 50'yi aşkın ülkeden sektör temsilcilerini ağırladı ve piyasa trendleri, yeni fırsatlar ile teknoloji yeniliklerinin tartışıldığı bir merkez oldu.

Konferans ve fuar

Ana konferansın yanı sıra genişletilmiş fuar alanında çimento teknolojisi yenilikçileri ve tedarikçiler en son teknoloji, malzeme ve hizmetleri sergiledi. Alternatif yakıtlar, dijital çözümler, yeşil çimento stratejileri ve sektörü şekillendiren diğer yenilikler fuarda öne çıktı.

Piyasa değerlendirmesi

Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Abdulhamit Akçay, açılışta küresel görünümü değerlendirdi. Akçay, 2025'in ilk döneminin jeopolitik ve makroekonomik belirsizliklerin gölgesinde geçtiğini belirtti ve Çin pazarına ilişkin şu uyarıyı yaptı:

"Diğer taraftan, Çin'e baktığımızda gayrimenkul sektöründe yaşanan sorunlar ve iç talepteki daralma, ithalatı neredeyse durma noktasına getirdi."

Akçay, küresel talebe dair öngörüsünü ise şu ifadelerle aktardı:

"Küresel tüketimdeki zayıf performans genel olarak devam etse de Batı Afrika, Latin Amerika ve bazı Avrupa ülkelerinde talep artışı gözlemliyoruz. Bununla birlikte parasal sıkılaşmanınhafiflemesi ve dünyanın birçok ülkesinde eş zamanlı olarak başlayan faiz indirimleriyle küresel talepte bir canlanma oldu. Kısacası bir yanda durgunluk varken bir yandan taleplerin artması dolayısıyla bu yıl çimento sektörü olarak dünya genelinde geçtiğimiz yıla benzer bir performans sergileyeceğimizi öngörüyoruz."

Akçay ayrıca sektörün performansında sınırlı bir gerileme ihtimalinden söz ederek jeopolitik gelişmelerin belirleyici olacağını vurguladı: yüzde 1 civarında sınırlı bir düşüş olabileceğini, kesin değerlendirme için yılın tamamlanmasının bekleneceğini aktardı.

Türkiye'nin ihracat gücü ve pazar dinamikleri

Akçay, Türkiye'nin uluslararası pazardaki konumunu rakamlarla özetledi. Türkiye'nin Akdeniz bölgesinden yapılan çimento ihracatının yarısından fazlasını ve dünya genelindeki çimento ihracatının %10'unu tek başına gerçekleştirdiğini, ABD'nin ithalatındaki payımızın %30 olduğunu ve "Türkiye'den ABD'ye çimento ihracatında 8 ayda 2024'e göre %13 artış kaydedildiğini" belirtti.

Bu başarının nedenlerine değinen Akçay, tarife politikalarındaki değişikliklerin piyasalarda yeni dengeler arayışına yol açtığını söyledikten sonra, söz konusu etkiyi şöyle özetledi:

"Bu başarının ardında birkaç temel neden yatıyor. Bunlardan biri tarife politikalarındaki değişiklikler oldu."

Akçay, ilişkiler ve tarifelerin Türkiye'nin ABD pazarındaki önemini artırdığına dikkat çekerek şunları ifade etti:

"Türkiye ile ABD ilişkilerindeki olumlu gidişat ve açıklanan tarifeler de bu yorumumuzu destekler nitelikte. Bu nedenle başta doğu yakası olmak üzere ABD'li ithalatçıların gözünde Türkiye'nin önemi ciddi şekilde arttı."

Afrika pazarına ilişkin değerlendirmesinde Akçay, Batı Afrika'nın talep artışının belirgin olduğunu ve Kuzey Afrika tedarikçilerinin bu artışı karşılamada sorun yaşadığını aktardı. Mısır'daki iç talep artışı, tedarik zincirindeki kırılmalar ve lojistik ile düzenlemelerin mal akışını etkilediğine dikkat çekti.

Avrupa pazarına dair ise Akçay, enflasyonun kontrol altına alınmaya başlamasının sektör için olumlu yansımaları olduğunu ve Suriye'nin yeniden yapılanma sürecinin pazarı büyüttüğünü söyledi. Stratejik ticaret yolları olan Zengezur Koridoru ve Irak-Türkiye kalkınma yolu projelerinin Türkiye'yi daha önemli kıldığına işaret etti.

Akçay ayrıca şu noktayı vurguladı: Türkiye ihracat pozisyonunu uzun dönemli kontratlarla belirliyor. Bu yaklaşım nedeniyle spot piyasadaki yüksek taleple sınırlı kalma nedeninin kontrat sadakati ve güvenilirlik olduğunu belirtti.

"Dolayısıyla piyasada spot fiyatlar ne kadar yükselirse yükselsin, yükümlülüklerimizi yerine getirme ilkesinden sapmadık. Bu da Türkiye'nin neden dünya çimento sektöründe önemli ve güvenilir bir tedarikçi olduğunu gösteren en somut kanıtlardan biridir."

Yeni düzenlemeler ve gelecek beklentileri

Akçay, ABD'nin 14 Ekim'den itibaren Çin bağlantılı gemilere uygulamaya koyacağı yeni liman ücretlerinin küresel taşımacılıkta etkili olabileceğini belirtti ve düzenlemenin içeriğini aktardı:

"Bu düzenleme, Çin yapımı, Çin bayraklı veya Çinli operatörler tarafından işletilen gemilere, ABD limanlarına yanaşmaları halinde tonaj başına artan oranlarda vergi uygulanmasını öngörüyor."

Uygulamanın sektöre etkisine dair değerlendirmesinde Akçay, açıklanan 55 bin ton sınırının sektörü doğrudan etkileme ihtimalini sınırlı kılabileceğini ancak değişken koşullar nedeniyle navlun fiyatlarında artışlar görülebileceğini kaydetti:

"Her ne kadar açıklanan 55 bin ton sınırı dolayısıyla sektörümüzün etkilenmeme ihtimali yüksek olsa da her an değişen koşullarla karşı karşıyayız. Kaldı ki bu uygulama nedeniyle navlun fiyatlarında genel olarak dramatik artışlar görebiliriz."

Gelecek yıl için makroekonomik iyileşmelerin sektöre olumlu yansımasını beklediklerini belirten Akçay, faiz indirimlerinin inşaat ve konut sektöründe rahatlama sağlayacağı öngörüsünü şu cümleyle özetledi:

"Özellikle ABD'de faiz indirimlerinin başlaması ve devam etmesi, inşaat ve konut sektöründe rahatlamaya yol açacaktır."