AUKUS, Çin'e Karşı Hint-Pasifik'te Yeni Güvenlik Mimarisi Kuruyor
ECEM ŞAHİNLİ ÖGÜÇ - ABD, İngiltere ve Avustralya arasındaki "nükleer denizaltı ittifakı" AUKUS, Çin'in yükselişine karşı Hint-Pasifik'te yeni bir güvenlik yapısının temellerini atıyor.
AUKUS'un amacı ve kapsamı
ABD, İngiltere ve Avustralya'nın Çin'in askeri yapılanmasının ve teknolojik ilerlemesinin "açık tehdit" olduğunu kabul etmesinin ardından 15 Eylül 2021'de AUKUS anlaşması imzalandı. Üçlü işbirliği, nükleer teknolojilerin aktarımını ve Avustralya'nın nükleer denizaltılara erişimini hedefliyor.
AUKUS sayesinde ABD ve İngiltere'nin nükleer silahlara sahip olmayan Avustralya'ya teknoloji ve yüksek zenginleştirilmiş uranyum gibi nükleer materyalleri transfer etmesi amaçlanıyor. Sağlanacak nükleer tahrikli denizaltıların, Avustralya'nın mevcut denizaltılarına göre daha hızlı ve daha uzun menzile sahip olması; Canberra'nın uzaktaki hedeflere saldırı düzenleme kabiliyetini artıracağına işaret ediliyor.
RUSI Direktörü Neil Melvin'in değerlendirmesi
İngiltere merkezli Royal United Services Institute (RUSI) Uluslararası Güvenlik Çalışmaları Merkezi Direktörü Neil Melvin, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede AUKUS'un Hint-Pasifik'teki güvenlik durumunda önemli bir değişiklik yarattığını söyledi.
Melvin, anlaşmanın İngiltere, ABD ve Avustralya'yı 50 yıl boyunca birbirine bağlayacağını belirterek; yapay zeka, kuantum teknolojileri, hipersonik sistemler ve otonom denizaltı sistemleri gibi yeni savunma alanlarında işbirliğinin önünü açtığını ve bu nedenle Japonya ile Güney Kore'nin de AUKUS'a ilgi gösterdiğini ifade etti.
Melvin, AUKUS'un Çin'in yükselişine karşı ülkeleri yakınlaştırarak Hint-Pasifik'te yeni güvenlik mimarisinin temellerini attığını vurgulayarak, "Anlaşma, yalnızca nükleer denizaltı geliştirmeyi değil aynı zamanda bölgedeki ülkeleri Çin'e karşı birbirine bağlamayı amaçlıyor." dedi.
Çin'in savunma alanında hızlı hareket ettiğini ve büyük miktarlarda para harcadığını kaydeden Melvin, Pekin'in artan gücünü dengelemenin finansal ve siyasi açıdan zor olduğunu söyledi. Melvin'e göre AUKUS'un en büyük sınavı, Pekin'in kendi lehine yeni statüko oluşturmak için çaba gösterdiği dönemde bölgede dengeyi sağlaması olacak.
Avustralya için teknik ve siyasi zorluklar
Melvin, Avustralya'nın anlaşma doğrultusunda çok kısa sürede bir nükleer endüstri kurması ve yeni iş gücü yetiştirmesi gerektiğini belirterek bunun "devasa bir girişim" olduğunu söyledi. AUKUS'un üç ortak ülke için büyük bir teknolojik ve mali girişim olduğuna dikkat çekti ve başarının onlarca yıl boyunca farklı hükümetler altında kararlılıkla sürdürülmesine bağlı olduğunu vurguladı.
Melvin ayrıca, yüksek maliyetin ülkenin savunma bütçesine etkileri ile Avustralya'nın Çin ve ABD ile ilişkilerinde yaratacağı sonuçlar nedeniyle AUKUS'un Avustralya'da itirazlara yol açtığını belirtti.
ABD'de ise Donald Trump yönetiminin "Önce Amerika" politikası kapsamında üçlü AUKUS denizaltı anlaşmasını gözden geçirmeyi planladığını bildirmesi anlaşmanın geleceği hakkında soru işaretleri oluşturuyor. Melvin, "ABD Savunma Bakanlığındaki (Pentagon) bazı yetkililer, Avustralya'ya nükleer denizaltılar sağlamasının, ABD'nin Çin'e karşı kendi kapasitesini zayıflatabileceğinden endişe ediyor." dedi ve Trump'ın tutarsız yaklaşımlarının AUKUS'un geleceği hakkında belirsizlik yarattığını kaydetti.
Mali yük ve tesis yatırımları
Avustralya, AUKUS kapsamında Perth kentinde inşa edilecek tesis için 12 milyar Avustralya doları (yaklaşık 8 milyar dolar) harcayacağını bildirmişti. Savunma Bakanlığı açıklamasına göre bu fon, Avustralya Savunma Kuvvetleri için gemi ve nükleer güçle çalışan denizaltılar için kenetlenme istasyonunun inşası amacıyla kullanılacak.
Açıklamada, bu tesisin 2030'un başında ABD'den alacağı Virginia sınıfı denizaltıya hazırlık açısından önemli olduğu ve "Henderson Savunma Bölgesi" adı verilen tesis için 10 yıl içinde yaklaşık 25 milyar dolar harcama yapılmasının beklendiği kaydedildi.
Avustralya Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Richard Marles, basına yaptığı açıklamada, "Denizaltıların bakımı açısından bu, bir AUKUS tesisi olacak. Nihayetinde ABD'nin denizaltılarını nerede muhafaza edeceği ABD'nin meselesidir ancak biz kesinlikle bunun (ABD için) müsait bir tesis olacağını tahmin ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
AUKUS, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana bölgedeki en kapsamlı ittifaklardan biri olarak görülürken, özellikle Çin'in artan askeri varlığına karşı bölgesel dengeleri yeniden şekillendirme potansiyeli taşıyor.